İşsiz İletişimci Yerel Medyada Çalışmalı
İki gün süren etkinliklerde, "Türkiye'de Medyanın Dünü, Bugünü, Yarını" konulu panelde konuşan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Erinç, Ceza Yasası'nın yazılı basın ve televizyonu sıkı bir şekilde denetlerken, İnternet gazeteciliğini yeterince denetleyemediğini vurguladı.
Kutlamalar, telefonun bile zor bulunduğu dönemlerin en eski gazetecileriyle, iletişim teknolojisinin en yeni olanaklarıyla çalışan günümüzün en yeni kuşak gazetecilerinin mesleği tartıştıkları "Gazetecilik Sektörünün Dünü, Bugünü, Yarını" konulu panelle başladı.
İÜ Rektörlük Binası'ndaki Doktora Salonu'nda yapılan panelde en eski gazeteciler kuşağından TGC Başkanı Erinç ve Vasfiye Özkoçak ile en yeni gazeteci kuşağından Radikal Gazetesi Bilgi Teknolojileri Editörü Serdar Kuzuluoğlu, mesleğin kendi dönemlerindeki teknolojik ve niteliksel durumunu anlattı.
"Gazetecilik İnternet'le ölmeyecek"
İÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Suat Gezgin, Türkiye genelinde hukuk fakülteleri ve iletişim fakültelerinin açılması konusunda bir yarış olduğunu belirterek, her geçen gün öğrenci sayısının arttığını ve işsizler ordusuna yeni işsizlerin katıldığını söyledi.
Yerel medyanın ön plana çıkarılması gerektiğini kaydeden Gezgin, "İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde yetiştirdiğimiz gençler, yerel medyada görev almalı ve kendi illerine dönüp çalışmalıdır" dedi.
Yazılı basının, İnternet gazeteciliğinin yerini alacağı fikrine katılmadığını vurgulayan Gezgin, "Gerçek gazetecilik devam edecek, İnternet gazeteciliği de yazılı basının paralelinde sürecek" dedi.
Erinç: Basın denetlenirken İnternet boşlukta
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç, Türkiye'de gazetecilik açısından çok çelişkili bir ortam bulunduğunu vurgulayarak, "Ceza Yasası tüm medyayı içermiyor; basın ve televizyonu denetim altında tutarken, İnternet için bir yasal sorumluluk bulunmuyor" diye konuştu.
Türkiye'de "trilyonu olmayanının gazete çıkarmasının hayal olduğunu" vurgulayan Erinç, "Gazetecilik giderek darboğaza giriyor. Bu darboğazın İnternet'ten kaynaklandığını düşünmüyorum" diye konuştu.
Yerel gazeteciliğin en önemli gelir kaynağının ilanlar olduğunu kaydeden Erinç, "Anadolu'da gazeteler yaşamlarını sürdürebilmek ile haber verme gereksinimi arasında bocalıyorlar" diye konuştu.
Yaklaşık 9 bin kişinin istihdam edildiği medya sektöründe İletişim Fakültelerinde 3 binin üzerinde öğrencinin bulunduğuna dikkat çeken Erinç, şöyle konuştu:
"Yeni iletişim fakültelerinin açılması yanlıştır. YÖK, İletişim Fakültesi ve öğrenci sayısını belirlerken daha dikkatli davranmalı. Öğrencilerin pratik yapma olanaklarının olup olmadığı düşünülmeli, Anadolu'da İletişim Fakültelerinin olduğu illerde gazete sayısı yok denecek kadar az. Olaya bilimsel açıdan yaklaşılmalı."
Kuzuloğlu: İnternet haberciliği hızlı ama riskli
Radikal Gazetesi Bilgi Teknolojileri Editörü Serdar Kuzuloğlu, gazetecilik sektörünün geleceği ile ilgili konuşmasında, elektronik iletişimin riskleri bulunduğunu ve verilen haberlerin iyi doğrulatılması gerektiğini vurguladı.
Yazıyı ve görsel gazeteciliğin tekelleşme ortamına kaymasına karşın İnternet ortamında bu tekelin ortadan kalktığını ifade eden Kuzuloğlu, "Kendi İnternet sitenize dünyanın dört bir yanından giriyorlar, işin en önemli boyutu doğrulatma safhası ve hukuki boyut" diye konuştu.
Günümüzün iletişim teknolojileriyle haber toplama ve yayma ile haber alma olanaklarının çok hızlandığını kaydeden Kuzuluoğlu, gazetelerin İnternet sitesine de sahip olmasının tirajları düşürmediğini söyledi. Kuzuluoğlu, aksine en az bir gazete satın alan okurun, diğer gazeteleri İnternet'ten izlediğini savunarak, gazeteciliğin de İnternet ortamında daha fazla demokratikleştiğini ifade etti.
Özkoçak: Eski gazetecilerin bilgi donanımı fazlaydı
Gazeteciler Sosyal Dayanışma Vakfı Başkanı Vasfiye Özkoçak ise, eski dönemlerde yaptıkları gazeteciliğin güçlükler içermesine karşın, bugünkülere oranla daha bilgili gazeteciler olduklarını öne sürdü. Türkiye'nin ilk kadın polis-adliye muhabiri olduğunu anımsatan Özkoçak, Türkiye'nin yaşadığı ihtilalleri, önemli cinayetleri takip ettiğini, İnternet'le gazetecilerin hızlı çalışma şansına sahip olmalarına karşın kendi dönemlerinde yaşadıkları güzel anılara, genç meslektaşlarının sahip olamayacağını savundu.
İlk gazetecilik eğitim kurumu
1947 yılında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin İstanbul Üniversitesi'ne yaptığı başvuru sonrası kurulmasına karar verilen Gazetecilik Enstitüsü, 1950 yılında İktisat Fakültesi bünyesinde faaliyete geçti. İlk mezunlarını 1952 yılında veren Gazetecilik Enstitüsü'nün mezunlarının sayısı bugün 4879'a ulaştı.
Türk basınında yetişmiş eleman alanında büyük bir açığı kapatan İÜ İletişim Fakültesi, önceleri 2 yıllık eğitim verirken, sonraki yıllarda yeni gereksinimler doğrultusunda eğitim süresini 3 yıla çıkardı ve sonrasında 4 yıllık eğitim veren yüksekokul statüsüne kavuştu. (EÖ)