"İmza Attı Diye 35 Yıllık Devlet Memurunu Atıyorsun, Böyle Şey Olur mu?"
“Ben bu ülkeye 35 yıldır devlet memuruyum en ufak bir ceza almamışım, hizmet vermişim, bir tek ‘Barış olsun, insanlar birbirini öldürmesin, bunu yöneticiler halletsin’ diye bildiriye imza atmışım diye 35 yıllık devlet memurunu atıyorsun. Böyle şey olur mu?”
Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Çeliksöz 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edilmesine böyle tepki gösterdi.
Cumhuriyet Üniversitesi’nde 23 yıldır çalışıyordu. Barış İçin Akademisyenler’in “Bu suça Ortak Olmayacağız” bildirisini imzaladı.
Üniversite hakkında disiplin soruşturması açtı. Soruşturma açıldıktan altı ay sonra KHK dayanak gösterilerek iki ay süreyle görevinden uzaklaştırıldı.
Uzaklaştırma kararının ardından bianet’e yaptığı açıklamada “Altı buçuk aydır hiçbir şey yoktu, görevimizdeydik. Okullar açılacak, yüksek lisans öğrencilerimiz, derslerimiz var ama biz yokuz. Nasıl olacak o iş? Hem benim açımdan hem öğrenciler açısından kötü. İnşallah bu yanlıştan bir an önce dönerler” demişti.
O “yanlıştan geri dönülmesini” beklerken, 29 Ekim’de Resmi Gazete’de yayınlanan KHK’da ihraç edilen 1267 akademisyen arasında ismi yer aldı. Aynı listede imzacı 25 akademisyen daha var.
İhraç kararının ardından tekrar konuştuğumuz Prof. Dr. Çeliksöz, “İstiyorum ki bu ülkede barış olsun, insanlar birbirini sevsin, yöneticiler insanları birbirine düşürmesin, birbiriyle barıştırsınlar” dedi.
“Bir arada barış içinde yaşayabilirsin”
“Ne söyleyeyim. Biz toplumda insanların birbirleriyle barışık halde yaşamasını istiyoruz. Galatasaray’ı Beşiktaş’ı, Fener’i tutabilirsin bu insanların birbiriyle kavga etmesine gerek yok. Farklı düşüncelere, inançlara sahip olursun, farklı takımları tutarsın, bir arada barış içinde yaşayabilirsin.
“İlla Fenerliyi Galatasaraylı yapacaksın, yoksa sonu hapishanedir, ölümdür, kandır, gözyaşıdır’ olamaz.
“İnsan vatanını sever, hepimiz severiz.
“Savunmamı dahi almadılar”
“Ben bu ülkeye 35 yıldır devlet memuruyum en ufak bir ceza almamışım, hizmet vermişim, bir tek ‘Barış olsun, insanlar birbirini öldürmesin, bunu yöneticiler halletsin’ diye bildiriye imza atmışım, 35 yıllık devlet memurunu atıyorsun. Hiç güvencesiz hiçbir şeysiz.
“Savunmamı dahi almadılar. Mahkeme kararı yok. Birdenbire 35 yılık devlet memuru bir anda bir imza ile terörist oldu. Böyle bir şey olur mu? Vatan hainliğim nerede olmuş?
“Barışı sağlayacak olan devlettir”
“Barışı isteyen, insanların bir arada yaşama kültürünü geliştirmesin isteyen insanlarız. Bunu sağlayacak olan devlettir.
“Devlet insanın anası babasıdır. Çocuklar arasında nasıl ayrım yapabilir? İki çocuk kavga ederse biri hapse biri hastaneye düşer. Onların yanında olmayacak, onları barıştırmayacak mısın, kendi evlatların değil mi? Kendi vatandaşlarını birbiriyle barıştırması daha mutlu yaşam için uğraşması lazım.
“Barış olmasını istemenin vatan hainliğiyle ne ilgisi var.
“İstiyorum ki barış olsun”
“Vatanımı seviyorum, terk etmiyorum, burada yaşayacağım. En sonunda burada da öleceğim.
“İstiyorum ki bu ülkede barış olsun, insanlar birbirini sevsin, yöneticiler insanları birbirine düşürmesin, birbiriyle barıştırsınlar.
“İki çocuğun birbiriyle konuşmayabilir, kavga da edebilir ama sen bunları barıştıracaksın. Hepsini aynı seveceksin. Senden olanı sevip sende olmayanı itmek olmaz, böyle barış olmaz ki.” (BK)