“İmar Barışı yapılmış en sıkıntılı hamledir”

6 Şubat 2022 tarihinde Maraş’ın Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 depremi, Maraş’ın merkezinde ve ilçelerinde çok sayıda yapıyı yıktı.

Boğaziçi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Ana Bilim Dalı’nın yayınladığı “Kahramanmaraş-Gaziantep Türkiye M7.7 Depremi – Kuvvetli Yer Hareketi ve Bina Hasar Kestirimi Ön Raporu”na göre, Maraş’ta yaklaşık 45 bin 800 bina var ve bunların yüzde 40’ı yıkıldı.

İnşaat Mühendisleri Odası Maraş Şubesi’nden Ökkeş Buğra Dalkıran, şehirde hasar tespit çalışmalarının devam ettiğini, şehir merkezinde ana arterlerdeki binaların yüzde kırkının ağır hasarlı olduğunu belirtti.

Hasar tespit çalışmalarının başladığını ve bu çalışmaların devam ettiğini belirten Dalkıran, “Şehir merkezine baktığımızda yüzde kırkı civarında ana arterlerdeki olan binalarımızın zarar gördüğünü, ağır hasarlı olduğunu gözlemleyebiliyoruz ne yazık ki” dedi. Yıkımın Hayrullah Mahallesi, Şazibeyi, Dumlupınar, İsmet Paşa, Yenişehir, kısmen Bahçelievler, Menderes Mahallesi'nde yoğunlukta olduğu Maraş’ta ayrıca şehrin doğu yakasında bulunan yapılarda da hasar meydana geldi.

“Demir kalitesi için 99 bir milattır”

Yıkımın bu kadar büyük olmasında malzeme kalitesi ve mühendislik hizmetinden kaynaklı olduğunu savunan Dalkıran şu bilgileri verdi: “Bu bölgeler hep 90’lı yıllarda yapıldı. 2000’li yılların başlarında bir birkaç binamız toparlandı, teslim edildi. Tabii o dönemki şartlarda hazır beton Kahramanmaraş'ta söz konusu değildi. Dolayısıyla demir kalitesi için 99 biliyorsunuz milattır. Demir kalitesi de belli bir standarda eriştirildi. Öncesinde yapılan birçok binanın ne yazık ki yıkıldığını gözlemliyoruz. Tabii 99 sonrasında yapılan binalarımızda da mühendislik hizmeti almamış birçok binamız söz konusu.”

İmar ve şehircilik planlarının tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini dile getiren Ökkeş Buğra Dalkıran bölgedeki sekiz ve daha yukarısındaki kat uygulamalarının zemin güçlendirilmesi ve mühendislik çalışmalarının yapılması gerektiğini söyledi. İMO binasının depremde en az hasar alan binalardan biri olduğu bilgisini veren Dalkıran, “Etrafımızdaki birçok bina sekiz katlıydı. Bizim buranın dört katlı olmasının aslında bir avantajı var. Bir de tabii proje şartnamelerine uygun halde yaptığımızdan dolayı da binamız çok şükür ayakta.”

İlçelerdeki durumun da şehir merkezinden farksız olduğunu kaydeden Dalkıran sözlerine şöyle devam etti: “Konutlaşma, konut yapma müteahhitlerin inisiyatifine bırakılmayacak kadar önemli bir mevzudur. Bu bir son olacaktır diye umut ediyoruz.