“İliç kazası bir ilk değil, son da olmayacak”

* Fotoğraf: Bölgede yaşayan Sedat Cezayirlioğlu'nun objektifinden.

İliç, Çöpler köyü mevkiinde özel bir şirket tarafından faaliyetleri yürütülen polimetal (altın) madeni işletmesinde, 21 Haziran gecesi siyanür içerikli solüsyon taşıyan boru hattında oluşan hasar nedeniyle yaklaşık 20 metreküp solüsyon çevreye yayıldı.

Erzincan Valiliği tarafından olayın gerçekleşmesinin üstünden dört gün geçtikten sonra yapılan açıklamada solüsyonun "Hiçbir dereye karışma olmadığı, Fırat Havzası'na gözlemsel olarak ulaşmadığı tespit edilmiştir," denildi.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Maden Mühendisleri Odası ise İliç'teki çevre felaketine dair yazılı bir açıklama yayımlandı. Açıklamada, tüm çalışmalara rağmen basında yer alan bilgiler dışında bir bilgiye ulaşamadıklarını söyleyen TMMOB Maden Mühendisleri Odası, siyanürlü solüsyonun çevreye ve yeraltı sularına etkilerinin acilen tespit edilmesini talep etti.

Erzincan iliç , siyanürlu atık havuzu buharlaşma ile havaya karışır ve tarımsal ürünlere yağmur yada buharlaşma ile tarımsal ürünlere zerk olur , sonu. Olarak buradan yetişen tarımsal ürünler tüm Türkiye'ye gidiyor herkes risk altında sonuc olarak herkes duyarsız yazık çok yazik pic.twitter.com/9li81Laz4B

— Serkan Kurt (@SerkanK16508934) June 24, 2022

"Yanlış ekonomik politikalar"

Açıklamada özetle şöyle denildi: "Tutanaklar incelendiğinde sızıntı saat 02:45 itibarıyla fark edilmiş olup saat 05:00 sularında yapılan müdahaleyle solüsyon akışının durdurulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda solüsyonun en az üç saat süreyle zemin tarafından emildiği düşünülebilir. Bu nedenle siyanürlü solüsyonun çevreye ve yeraltı sularına etkileri derhal tespit edilmeli ve gerekli önlemler acilen alınmalıdır."

"Bu denli tehlikeli kimyasalların sadece muhafaza edildikleri alanların değil, taşındıkları hatlarda da çevreye verebilecekleri zarar göz önünde bulundurulmalı, olası sızıntı ve deşarjlara karşın gerekli tedbirler önceden alınmalıdır.

"Üzülerek ifade etmek zorundayız ki; İliç kazası bir ilk değildir, son da olmayacaktır. Kamu çıkarlarından uzak, kaynakları, doğayı, halkı ve insanı esas almak yerine, yandaşı koruyan mevcut yanlış ekonomik politikalar devam ettiği sürece bu tür kazalarla karşılaşmaya devam edilecektir."

"2. Çernobil"

Bölgede yaşayanlar 29 Nisan'da bianet'ten Tuğçe Yılmaz'a konuşmuş ve olayı "2. Çernobil" olarak nitelendirmişlerdi:

"Siyanürden etkilenen insanlar vefat ettiğinde onlara kimse dokunamıyor bile, mezarlarına kireç dökülüyor. Şimdi bakıyoruz İliç'in göbeğinde açık bir siyanür havuzu var. Kuşlar, havuzun üzerinden geçerken ölüp havuza düşüyor.

"Bölgedeki tarım ve hayvancılık faaliyetleri durmuş durumda. Arıların sayısı hızlıca azalıyor. Erzincan peynirinin üretimi, hayvancılık faaliyetleri yapılamadığı için neredeyse durma noktasında. Bu faaliyetlerin durdurulması için ne bekleniyor?"

Ne olmuştu?

Erzincan Valiliği, 24 Haziran'da yaptığı yazılı açıklamayla Anagold Madencilik Sanayi ve Ticcaret A.Ş. tarafından işletilen kompleks maden işletmesinde 21 Haziran gecesi, Yığın Liç sahasına siyanür içerikli solüsyon taşıyan boru hatlarında arıza meydana geldiğini duyurdu.

Meydana gelen kazada yaklaşık 20 metreküp solüsyonunun Fırat Nehri'ne aktığına dair kamuoyunu bilgilendiren Valilik, maden işletmesi hakkında çevreyi kirlettiği iddiasıyla soruşturma başlattı.

Maden işletmesine, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından, 2872 sayılı Çevre Kanunu'na dayanarak en üst sınırdan (16 Milyon 441 Bin TL) ceza kesildi.

(TY)