Hükümet Anayasa Değişikliğini Düşünüyor, Ama Seçimden Sonra

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, anayasayı değiştirmek istediklerini, ama siyasi ortamın uygun olmadığını söyledi.

Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) 2002 ve 2007 seçim programlarını hazırlayan ekipte yer aldığını anımsatan Atalay, bugün Akşam gazetesinde yayımlanan röportajında şunları söyledi:

"Bu programların başında anayasanın değiştirileceğini biz yazdık. Türkiye'nin sivil bir anayasaya olan ihtiyacı devam ediyor. Anayasayı değiştirme niyetimiz değişmedi. Ancak bugünkü siyasi ortamda mutabakat yok. Tahminim 2011 seçim süreci ve sonrasında anayasa değişikliği ihtiyacı Türkiye'nin gündemine oturacaktır."

Hükümetin "demokrasi açılımı" adını verdiği Kürt sorununu çözme girişimlerinin eşgüdümünden sorumlu olan Atalay, 31 Ağustos'ta yaptığı basın toplantısında, anayasa değişikliğinin şu an gündemlerinde olmadığını şu sözlerle dile getirmişti:

"Bütün ziyaret ettiğimiz kuruluşlar, sivil olmayan bu anayasanın değişmesini istedi. Değişiklik şu an gündemimizde yok. Ama anayasanın değişmesiyle ilgili Türkiye'de çok yüksek bir talep var. İnşallah parlamentomuz bunu dikkate alır."

Polis Akademisi öğretim üyesi ve Ulusal Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) yöneticisi Doç. Dr. İhsan Bal da Taraf gazetesinden Neşe Düzel'le röportajında "Çözüme anayasa değişiklikliğinden başlanacağını sanmıyorum. Seçimlere iki yıl kala anayasa değişikliği yapılmaz" demişti.

Türk: Umutluyuz, mutlaka barış gelecektir

Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) dün (3 Eylül) Van'da düzenlediği ve binlerce kişinin katıldığı barış mitinginde konuşan partinin eşbaşkanı Ahmet Türk "DTP önemli bir misyona sahip, ancak DTP'nin de sınırları var, gücü belli bir yere kadar" dedi.

Türk, Kürt sorununun çözüm sürecinde PKK ve hapisteki lideri Abdullah Öcalan'ın muhatap alınması gerektiğini söyledi; "İrlanda da, Güney Afrika da, İngiltere de muhataplarıyla diyalog kurarak sorunu çözmüştür" dedi.

"Ramazan ayının hatırına da olsa barış tesis edilmelidir. Sorunun çözümü birlikte, eşit, özgür yaşamaktan, halkların birbirine saygılı yaşayacağı ortamdan geçer. Süreçten umutluyuz, mutlaka barış gelecektir. Bu sürecin barışa evrilmesi için adeta allaha yalvarıyoruz, hepimiz dua ediyoruz" diyen Türk, hükümetin son dönemde Türk milliyetçilerine yönelik mesajlar verdiğini söyledi; "Türkiye'yi Kürtler değil, ırkçı, milliyetçi ve faşistler böler" diye konuştu.

DTP otobüsü kaza yaptı, iki kişi öldü

Bu arada mitingden Hakkari'ye geri dönen DTP'lileri taşıyan otobüs Güzeldere civarında devrildi; Yüksekova Haber'e göre, Gül Duran ve Gülsüm Marya Tan hayatını kaybetti; 24 kişi yaralandı. Yaralılar Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.

Arınç: Ahmet Türk'ün feryadını duyun

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, İstanbul'da katıldığı bir yemekte, Ahmet Türk'ün 1 Eylül'de Diyarbakır'da söylediği "Şu iş bir bitsin ikinci günde allah canımı alsın" sözlerini anımsatıp "Bu söz çok önemlidir, çok manidardır. Böyle bir duayı hiç kimse kolay kolay yapmaz. 'Ülkemize huzur gelsin de Allah ikinci gün benim canımı alsın' diyen bir insanın bu feryadını, isteğini Türk milleti duymazdan gelemez. Hepimiz çok acı çektik, çok kaybettik, çok yorulduk. Bu ülkede artık akan kanlar dursun. Silah sesleri istemiyoruz" diye konuştu.

Güvenlik toplantısı

Hükümet ve askerler, dün Başbakanlık binasında "güvenlik" üzerine toplantı yaptı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığındaki toplantıya hükümetten Devlet Bakanı Cemil Çiçek, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin, asker kanadından ise Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Işık Koşaner, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Atila Işık'la Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Aslan Güner katıldı. Üç saatlik toplantı sonrası Başbakanlık'tan şu açıklama yapıldı: "İç güvenlik ve asayişin sağlanması için alınmış tedbirler gözden geçirilmiş, terörle mücadelede önümüzdeki dönemde izlenecek politikalar üzerinde durulmuştur." (TK)