HRANT DİNK DAVASI
Güler: Yılmazer'in Cinayet İstihbaratını Görmemesi Mümkün Değil
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin yeniden görülen davanın 11. celsesinin ilk duruşması bugün görülüyor.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklardan Ali Fuat Yılmazer ile Ramazan Akyürek, tutuksuz sanıklardan Reşat Altay ile Ahmet İlhan Güler katıldı.
Duruşmada Yılmazer'in savunmasına devam edildi.
Ali Fuat Yılmazer hakkında1989-2014 arasında polislik yaptı. Uzmanlık alanı aşırı sağ ve irticai faaliyetlerdi. 2005 yılı Temmuz ayından itibaren Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü olarak göreve başladı. Dink cinayeti işlendiğinde bu görevini sürdürüyordu. Yasin Hayal’in gerçekleştirdiği eylem ve gerçekleştirmeyi tasarladığı eylemler C Şube’nin çalışma alanındaydı. Dink cinayetiyle ilgili olarak hazırlanan istihbarat raporları, Yılmazer’in görev yaptığı dönemde Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı’na gönderildi. Yılmazer, Dink cinayeti soruşturması kapsamında savcıya verdiği ifadede Dink’e karşı yapılan eylemlerden haberdar olduğunu, İstihbarat Daire Başkanlığı arşivlerinde, Dink’le ilgili açılmış dosyalar olduğunu söyledi. Cinayetle ilgili bilgilerin veri girişini yapmadığı, istihbarat bilgilerini ilgili mercilere iletmediği iddia ediliyor. Yılmazer’in, "silahlı örgüt kurmak" suçundan 22,5 yıl, "tasarlayarak kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi isteniyor. Mayıs 2015'te Dink cinayetinde sorumluğu olan kamu görevlileri hakkındaki soruşturma kapsamında da hakkında tutuklama kararı verilen Yılmazer hakkında “FETÖ/PDY (Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması) soruşturması” kapsamında 10 dava var. Yılmazer 6 davadan tutuklu. Ali Fuat Yılmazer'in savunmalarıTIKLAYIN - Dink Davasında Eski Bakan Güler Tanık Olarak Dinlenecek TIKLAYIN - Yılmazer: Oda TV Soruşturması Erdoğan'ın Talimatı TIKLAYIN - Yılmazer: Dink Cinayetinde Kasıt Aranıyorsa İstanbul Emniyeti'nde Aranmalı TIKLAYIN - Yılmazer: Hrant Dink de Orhan Pamuk Gibi Korunmalıydı |
Yılmazer savunmasında, cinayetten bugüne değin beyanlarında değişiklik olmadığını ama kendisine yöneltilen suçlamaların değiştiğini söyledi.
“İstanbul ekibinin savcılık beyanları savunma temelli ve yalan beyanlardır. Sonradan değiştirilmiş beyanlardır” diyen Yılmazer, eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun ve eski İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler'in 2008'e kadar olan soruşturma sürecindeki ifadelerini hatırlatarak “Durmadan beyan değiştirenlerin durumunun takdiri sizin. Aynı dönemde aynı zamanda aynı yanlış yorum yapılamaz” diye konuştu.
Ahmet İlhan Güler'e sorular
Yılmazer, ayrıca, “Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY)” soruşturması kapsamında cezaevindeyken gözaltına alındığı sırada Güler'in sorgulamasına katılamadığı için Güler'e soru yöneltti.
Yılmazer, Güler'e “Alenileşmiş tehdit bilgileri neye göre istihbarat çalışması kapsamına girmez?” diye sordu. Güler (“Türklüğe hakaret” başlıklı) TCK 301. madde davası, Dink'e yönelik mahkemelerdeki nümayişlerin legal büro tarafından takip edildiğini belirterek “Dink'e dair hayati tehdit gibi bir değerlendirme yapmadık” dedi.
Yılmazer'in “Dink cinayetinden hemen sonra İstanbul İstihbarat Şube Müdür Vekili Bülent Köksal ile konuştum. Bilgi paylaşımımız oldu. Ahmet İlhan güler yurtdışından geldikten sonra İstanbul ile koordinasyonumuz engellendi. Hiçbir personele ulaşamadık” sözleri üzerine Güler, bilgi paylaşımını engelleme talimatı verdiği iddiasını reddetti.
Cinayet öncesinde kendisini “ulusalcı” olarak tanımlayan grupların üzerine gidilmediğini söyleyen Yılmazer “Oysa bu grupların gerekli şekilde üzerine gidilseydi İstanbul tarafından, Dink'e yönelik tahrik ortamı engellenebilirdi” dedi.
Güler: Yılmazer 9 No'lu F4'ü görmüştür
Yılmazer, Yasin Hayal'in Hrant Dink'i “ne pahasına olursa olsun öldüreceğine” ilişkin 9 numaralı istihbarat raporunun (F4) kendisine sunulmadığını ancak Güler'in “10 nolu rapor ile “sunulmuştur” dediğini belirtmesi üzerine Güler “Yılmazer'in bu evrakı görmemesi mümkün değil. Bağırıp çağırırdı yoksa evrakı sunana. 10 nolu'yu görünce 9'u da istemiştir” dedi. Yılmazer ise bunun mevzuata uygun olmadığını söyledi.
Duruşmaya öğle arası verildi. (EA)