"Geri Çekilme" ile Gebelik Kontrol Edilebilir mi?
Son günlerde Ayşe Arman'ın Meryem Üzerli ile röportajında bahsi geçen doğum kontrol yöntemi "Coitus Interruptus"u ya da halk arasındaki tabiriyle "geri çekilme"yi Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Başkanı Prof. Dr. Cansun Demir ile konuştuk.
Demir geleneksel olarak kullanılan geri çekilme yönteminin aslında bir yöntem olmadığını, istenmeyen gebeliklerin önlenmesi için modern yöntemlerin kullanılması gerektiğini söylüyor.
"Türkiye toplumunun yarısına yakını geri çekilme yöntemini kullanıyor. Bu sonuç olarak istenmeyen hamilelik ve kürtajlara sebep oluyor. Geri çekilme aslında bir yöntem değil."
Doğum kontrol yöntemleri geleneksel ve modern olarak ikiye ayrılıyor. Demir, geri çekilme yönteminin geleneksel yöntemlerden olduğunu ve Türkiye toplumda en çok bu yöntemin kullanıldığını söylüyor.
"Bir miligram meninin içinde yüz milyon civarında sperm var. Bu yüzden hamile kalmada bir damla dahi yetiyor. Ayrıca sadece penetrasyonla (içine girme) değil sürtünme ile de vajina ağzına damla geldiği takdirde dahi hamilelik olabiliyor.
"İnsanlar yine de bunu tercih ediyorlar. Bunun sebeplerinden biri de spiral, prezervatif, hormon iğneleri, diyafram, doğum kontrol hapları gibi modern yöntemlere para harcamamak. Oysa bunlar çok ucuz yöntemler.
"Aslında geçmişte aile planlamasına teşvik kapsamında bu yöntemler ücretsiz olarak sağlanabiliyordu ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın üç çocuk politikasının ardından bu uygulama da kalktı."
"Modern doğum kontrol yöntemleri kullanılmalı"
Demir toplumda doğum kontrolün erkekler tarafından tercih edilmediğini, buna dair tüm sorumluluğun kadınlara bırakıldığını söylüyor. Geri çekilme dışında geleneksel yöntemler arasında takvim sayma (iki regl döneminin tam ortasında ilişkiye girmeme), termal yöntem (yumurtlamayla eşzamanlı olarak vücut ısısının artmasıyla bu dönemde ilişkiye girmeme) gibi yöntemler de kullanılıyor. Vazektomi ise erkekler tarafından tercih edilmiyor.
Doğum kontrolünde yüzde yüz etkili bir yöntem olmadığını vurgulayan Demir, riski en aza indirmek için modern yöntemlerin tercih edilmesi gerekitğini, hormonel yöntemlerin oldukça etkili olduğunu söyledi. (EA/HK)