Dört Yıldır Rozerin Aksu Cinayeti Aydınlatılamadı

Mardin'in Kızıltepe İlçesi Yaşar Köyü'nde mevsimlik sulama işçisi babası Selahattin Aksu ile birlikte 3 Haziran 2006'da öldürülen yedi yaşındaki Rozerin Aksu cinayetiyle ilgili dört yıldır dava açılmadı. Ailenin avukatı İnsan Hakları Derneği (İHD) Mardin Şube Başkanı Erdal Kuzu, "Soruşturmanın üstü kapatılmaya çalışılıyor" diyor.

Mevsimlik işçi olarak ikamet ettikleri Yaşar Köyü'nde, gece evlerine düzenlenen baskında öldürülen Rozerin Aksu'ya 11, babası Selahattin Aksu'ya ise 20 kurşun isabet etmişti.

Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nun otopsi raporunda kurşunların ağırlıklı olarak karın bölgesine isabet ettiği, kurşunların tamamının kaleşnikof tipi uzun namlulu bir silaha ait olduğu belirtilmişti.

Soruşturma ilerlemiyor

Konuyla ilgili bianet'e açıklama yapan maktullerin avukatı Kuzu, cinayet soruşturmasında aradan geçen dört yılda hiç ilerleme kaydedilmediğini söylüyor:

"Dört yıldır bir arpa boyu yol alınmadı. Soruşturma genişletilmiyor;  gerekli olan sorgular yapılmıyor, ifadeler alınmıyor. Soruşturmanın üstünün örtülmeye çalışıldığını düşünüyoruz."

Kuzu cinayetin arkasında "paramiliter güçlerin uyuşturucu ticareti" olduğunu öne sürüyor; "Bu konuda İHD olarak hazırladığımız raporu soruşturmayı yürüten savcılığa ilettik ama hiçbir şey yapılmadı. Raporu vermemizin üzerinden de dört yıl geçti" diyor.

Cinayetin ardından Kızıltepe Savcısı Atilla Polat, soruşturma başlatmıştı. Kuzu'nun başkanlığını yaptığı İHD Mardin Şubesi ise Rozerin Aksu'nun dedesi Menduh Aksu'nun başvurusu üzerine, Ağustos 2006'da, tanıklarla görüşerek bir inceleme raporu hazırlamıştı.

Jandarma sorguladı iddiası

Raporda tanıklığına yer verilen Rozerin'in annesi Leyla Aksu, eşinin çalıştığı tarlaya ölümünden bir süre önce esrar atıldığını ancak bunu kimlerin yaptığını bilmediğini anlatarak, eşinin iki kez adını bilmediği bir jandarma astsubayı tarafından sorgulandığını anlatmıştı. Leyla Aksu, sivil giyimli jandarma yetkililerinin kendisini de "Siz Apocu musunuz?" diye sorguladığını söylemişti.

Köylüler ise "Olaydan sonra köyde arama yapılırken bir rütbeli bize Selahattin Aksu'yu kast ederek 'adama git buradan, seni harcarlar' dedim. Ancak kendisinin gitmedi' dedi" diye konuşmuşlardı.

Raporun "Kanaat" bölümünde ise "Maktullerin ölümünde uyuşturucu işi ile uğraşan paramiliter güçlerin yer alma olasılığını yüksek olduğu, olayın bir bütün olarak dikkate alındığında fail veya faillerin hukuk dışı güçlü bir ilişki ağında yer aldıkları kanaatine varılmıştır" deniyordu.

Olayla ilgili rapor hazırlayan Demokratik Toplum Partisi (DTP)  heyeti de, Aksuların, "Devlet içinde yuvalanmış çetelerce öldürülmüş olabilecekleri görüş ve kanaatine varılmıştır" diyor. Roparda Aksu'yla ilgili, "Büyük olasılıkla Bingöl civarında yapılan niteliği bilinmeyen operasyonlara katılımının sağlandığı, bu şekilde devlet içinde yuvalanmış çetelerle geçmişte işbirliği içinde olduğu" görüşüne vardıklarını ve "son zamanlarda DEHAP ve daha sonra DTP'nin düzenlediği pek çok etkinlikte görüldüğü"nü yazıyor. (SP)

*Fotoğraf: Selahattin Aksu.