"DİHA Çalışanları Eylemcilerden Sonra İkinci Hedef Oldu"
Dicle Haber Ajansı (DİHA), PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik fiziki saldırıda bulunulduğu iddiasıyla ve Kürt Sorunu'na demokratik çözüm getirilmesi talebiyle Türkiye'nin çeşitli yerlerinde düzenlenen eylemleri izleyen Ajansa bağlı bir gazetecinin tutuklandığını, 4'ünün de gözaltına alındığını duyurdu.
21 Ekim'de Şırnak'ın İdil İlçesi'nde yapılan eylemleri izleyen DİHA muhabiri Vedat Yıldız, görev yaparken Emniyet güçlerinin saldırısına uğradığı gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
DİHA Ajansı, darp edilerek gözaltına alınan Vedat Yıldız'ın aynı gün savcılıkça serbest bırakıldığını bildirdi.
Dört muhabire gözaltı, birçoğuna saldırı
Vücudunda morluk ve şişlikler oluştuğu ifade edilen muhabirlerinin ağır bir şekilde saldırıya uğradığını ve yaralandığını açıklayan DİHA, Şırnak muhabirleri Mesut Ertak'ınsa 21 Ekim'de tutuklandığını duyurdu.
Ertak'ın, 19 Ekim'de haber takibi yaptığı sırada gözaltına alındığı, iki gün sonra da "yasadışı örgüt üyesi olmak" suçlamasıyla tutuklanarak Şırnak Cezaevi'ne gönderildiği ifade edildi.
21 Ekim'de Adana'daki olayları izleyen muhabir Murat Kolca'nın Toroslar İlçesi'nde üzerine hedef gözetilerek gaz bombası atıldığını iddia eden DİHA, İstanbul'da da korsan gösterilerini yansıtmaya çalışan muhabirler Sertaç Kayar ve Yunus Tosun'un 19 Ekim'de gözaltına alındığını açıkladı.
İki muhabirin ertesi gün savcılığa çıkarıldıktan sonra serbest bırakılan Tosun ve Kayar'a ait basın kartı, iki adet fotoğraf makinesi, bir adet kamera ve iki adet gaz maskesine de inceleme gerekçesiyle polis tarafından el konuldu.
Muhabir Safiye Alagaş, 19 Ekim'de Mardin'in Derik İlçesi'nde haber izledikten sonra evine giderken gözaltına alındı; aynı gün serbest bırakıldı. Mardin muhabiri Haşîm Abak'ın 20 Ekim'de Kızıltepe İlçesi'nde polisçe tehdit edildiği iddia edildi.
Aynı gün, Kürt Sorunu için demokratik çözüm talepli mitingi izleyen Ajansın Van muhabiri Ercan Öksüz, Erçiş'te çevik kuvvet görevlilerinin saldırısına uğradı.
"İçişleri Bakanı doğruyu söylemiyor, baskı var"
Ajansa yönelik baskıların daha önce soru önergesi yoluyla Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine getirildiğini duyuran Ajans, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın 12 Eylül'de verdiği cevapta, DİHA'nın çalışmalarına yönelik herhangi bir engelleme ve baskı olmadığını ileri sürdüğünü, bu açıklamanın durumu yansıtmadığını kaydetti.
Bu tür toplumsal olaylarda muhabirleri ve çalışanlarının eylemcilerden sonra ikinci hedef haline getirildiğini bildiren Ajans yetkilileri, "üstten geldiği çok belli olan bir talimatla" çalışanlarına yönelik güvenlik güçlerinin özel bir hassasiyeti oluştuğunu savundular.
"Son iki yılda, yaklaşık 40 gazetenin kapatıldığı, onlarca gazetecinin gözaltına alınıp tutuklandığı bir dönemde, ajansımıza yönelik baskılar da devam ediyor. Neredeyse tüm toplumsal olaylar döneminde ajans çalışanlarımız, muhabirlerimiz polisin saldırısında hedef haline gelirken, bu fiili saldırıları gözaltı ve tutuklamalar takip ediyor." (EÖ)
