Davutoğlu ile Erdoğan’dan Aykırı Açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasındaki restleşme devam ediyor.

Davutoğlu: Her şey konuşulur

1 Nisan Cuma günü gittiği Diyarbakır’da gazetecilerin çözüm sürecine ilişkin soruları üzerine "PKK Mayıs 2013'e dönerse her şey konuşulur" demişti.

Erdoğan: Ortada konuşulacak bir şey yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan 4 Nisan günü Türk Kızılayı Olağan Genel Kurulu’nda, “Terör örgütünü temsil edenler bazen çözüm, müzakere, görüşme gibi laflar ediyorlar. Ortada çözülecek de görüşülecek de bir konu yoktur. Bu böyle bilinsin” dedi.

İki açıklama arka arkaya okunduğunda Erdoğan’ın “görüşme gibi laflar ediyorlar”dan kastının başbakan olduğu gibi bir sonuç çıkıyor.

Tutuklu - tutuksuz yargılama

Diğer aykırı açıklama konusu tutuklu ve tutuksuz yargılanma oldu.

Erdoğan: Ne demek tutuksuz yargılanmalı

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, 'barış bildirisi'ne imza atan akademisyenlerin tutuklu yargılanmasına karşı çıkan sözleri için Erdoğan'dan dün Avukatlar günü için yatığı konuşmada, "Ne demek tutuksuz yargılanmalı. Suçluysa o da tutuklu yargılanacak" açıklaması gelmişti.

Davutoğlu: Tutuksuz yargılamanın doğru olduğu inancındayım

Davutoğlu bugün yanıt verdi: “Nihai hüküm verilene kadar ilkesel olarak tutuksuz yargılamanın doğru olduğu inancındayım”.

Helsinki ziyareti öncesi Esenboğa Havalimanı'nda akademisyenlerin tutuksuz yargılanmasını tekrar dile getiren Davutoğlu, şunları söyledi:

“Daha önce kanaatlerimi paylaştım akademisyenlere dair. Kesin hüküm verilene kadar tutuklu yargılamayı doğru bulmadığımı söyledim. Her seferinde de söyledim eğer kaçma gibi, delil saklama gibi bir gerekçe söz konusuysa bunu da takdir edecek olan hâkimdir. Nihai hüküm verilene kadar tutuksuz yargılamanın esas olduğu inancındayım. Kaçma ya da delil karartma gibi bir şey varsa yargı takdir eder.”

Davutoğlu Dündar ve Gül için de konuşmuştu

Davutoğlu daha önce 28 Kasım 2015 günü yaptığı açıklamada Cumhuriyet Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün gazetecilik faaliyetleri nedeniyle tutuklanmalarına ilişkin "Basın özgürlüğü esastır. Devlet sırlarını ifşa ve bu çerçevede yapılan faaliyetlerin hukuk sistemi içinde suç teşkil etmesi söz konusu. Hükmü verecek olan bağımsız yargıdır. Bu tür durumlarda tutuklama istisnai bir durumdur. Tutuksuz yargılanmalarını gönül isterdi" demişti.

Erdoğan ise Dündar ve Gül hakkında yaptığı açıklamalar her seferinde çok sert olmuştu. Erdoğan 31 Mayıs 2015 Pazar akşamı TRT1’de çıktığı canlı yayında “Bu casusluk faaliyetinin içine o gazete de girmiştir. Haberi yapan bedelini ağır ödeyecek” diyerek dava sürecine müdahale etmişti. (HK)