Çaycuma'da Karikatüre Beraat

Zonguldak'ın Çaycuma ilçesinde karikatürist Ayhan Kiraz'ın Çaycuma Sanat'ta yayımlanan "Hak hukuk derdi olmayan çevre, Çaycuma Eğitim-Sen'le uğraşıp duruyor!" başlıklı karikatürü nedeniyle "dine hakaret" suçlamasıyla yargılandığı dava, bugün beraat kararıyla sonuçlandı.

Kiraz, bianet'e yaptığı açıklamada, amacının dine hakaret etmek olmadığını, sadece Çaycuma'da dini kuruluşların okullarda gerçekleştirdikleri kampanyaları karikatür yoluyla eleştirdiğini ifade etti.

Çaycuma Sanat'ın editörü Mevlüt Kırnapçı ise karikatür nedeniyle yargılanmasını eleştirerek, İnsanların sanat yoluyla eleştirileri kaldırabilmesi gerektiğini söyledi.

Çaycuma'da geçtiğimiz nisan ayında anaokulları ile ilkokul birinci ve ikinci sınıflara giren imamlar, kadın vaizler ve kuran kursu hocaları, sınıflarda dini konuşmalar yapmış, öğrencilere üstünde dini içerikli yazılar bulunan balonlar dağıtmış ve öğretmenlere de kuran vermişti.

Bunun üstüne yapılanın yasalara ve yönetmeliklere aykırı olduğunu ileri süren Eğitim-Sen, uygulamayı eleştirmiş ve bir basın açıklaması yaparak okulların müftülüklerin ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nın şubeleri olmadığını belirtmişti.

Türkiye Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası (Diva-Sen) Çaycuma Temsilciliği ise Eğitim-Sen Çaycuma temsilcisi İsmet Akyol'u hedef göstererek "Çocuklarınızı bu öğretmene nasıl teslim edeceksiniz?" demiş, hedef gösterildiğini belirten Akyol, suç duyurusunda bulunmuş ancak dava açılmamıştı.

Kiraz: Bazı kurumlar dini kullanarak alanları dışına çıkıyor

Ayhan Kiraz, Zonguldak'ta 32 yıldır karikatür çizdiğini ve genellikle yazısız politik karikatürler çizmeyi tercih ettiğini söyledi.

Çaycuma'da Eğitim-Sen ile dini kuruluşlar arasındaki kavga üstüne söz konusu karikatürü çizdiğini ve Çaycuma Sanat'a gönderdiğini belirten Kiraz, Mazlum-Der adına Genel Başkan Yardımcısı Recep Karagöz'ün kendisi ve Çaycuma Sanat editörü Mevlüt Kırnapçı'ya "dine hakaret" suçlamasıyla dava açtığını söyledi.

"Suçlamalar din boyutuna vardırıldı. Kutlu doğum haftası çerçevesinde imamların okullara girmesi, Milli Eğitim Müdürü'nün izni olmadan dersliklere girilmesi üstüne Eğitim-Sen'in karşı çıkması nedeniyle Eğitim-Sen'i dinsizlikle suçladılar."

"Eğitim-Sen'i hedef gösteren derneklerin çoğu eğitimin dışında dernekler. Eğitim-Sen'in kendi alanıyla ilgili konuda bir sıkıntıya parmak basması üstüne konuyla ilgisi olmayan kurumlar Eğitim-Sen'i dinsizlikle suçlayarak saldırdılar."

"Ben Eğitim-Sen'in avukatı değilim ama bu kurumların dini kullanarak alanlarının dışına çıkıp Eğitim-Sen'e saldırması üzerine kafasında takke olan, sakallı bir adamın ağzından çıkan yılanın boynuna dolanmasını çizdim."

"Hemen dine hakaret ettiğim iddiasıyla suç duyurusunda bulundular. Savcı da haziranda mahkemeye verdi."

"Dine karşı bir duruş değil. Herkesin herkesi dinsizlikle suçlamaya başladığı bir ülke haline dönüştük. Ben Eğitim-Sen'i savunmak için değil, kendi dünya görüşüm üzerinden bazı saçmalıklar eleştirmek için çizdim."

Kırnapçı: İnsanlar sanat yoluyla eleştirileri kaldırabilmeli

Mevlüt Kırnapçı ise bu karikatürün durup dururken yayımlanmadığını belirterek, Çaycuma'da karikatür öncesinde yaşanan gerginliklere dikkat çekti.

Bir karikatür nedeniyle olayların bu noktaya gelmesinin üzücü olduğunu belirten Kırnapçı, insanların sanat yoluyla getirilen eleştirileri kaldırabilmesi gerektiği görüşünde.

"Bizim insanların inançlarına hakaret etmek gibi bir düşüncemiz kesinlikle olamaz. Ama bazı insanların dini kullanarak okullarda yasalara aykırı olarak faaliyet göstermesine ve Eğitim-Sen'e saldırmasına karşıyız. Bu karikatür de bu saldırılara karşı bir hicivdi."

Akyol: Okullar müftülüklerin şubesi değil

Eğitim-Sen Çaycuma temsilcisi İsmet Akyol, ilçelerinde son dört beş yıldır demokrat ve aydın yapıyı kırmaya yönelik olarak okullarda bazı etkinlikler yapılmaya çalışıldığına dikkat çekiyor.

"Geçtiğimiz ocak ayında Diyanet İşleri Başkanlığı'nın umreyle ilgili duyurusu ilk olarak Çaycuma'daki okullarda duyurulmuştu. Diyanet, valiliklere, müftülüklere yazı göndererek bu duyurunun yapılmasını istemişti."

"Diyanet ve müftülükler okulları şubeleri gibi görmeye başladı. Biz ocak ayında buna müdahale ettik ve okullarımızın Diyanet'in ve müftülüklerin şubesi değil dedik. Bu açıklamamıza bazı din insanları destek verdi."

"Arkasından kutlu doğum haftası kapsamında anasınıflarıyla ilkokul 1. ve 2. sınıflara kuran kursu hocaları, kadın vaizler ve imamlar giderek dini içerikli konuşmalar yapıp, dini içerikli yazıların olduğu balonlar dağıtıp, öğretmenlere kuran dağıttılar."

"Bunun üstüne okullara izinsiz girildiğini belirterek Milli Eğitim Müdürlüğü'nü uyardık."

"Kutlu doğum haftası bir din için önemlidir ama bunun yeri okullar değildir dediğimiz için başta Mazlum-Der olmak üzere bazı dernekler bizi dinsizlikle suçladılar."

"Diva-Sen beni hedef göstererek 'Bu öğretmene çocuk mu emanet edilir' dedi. Ben savcılığa suç duyurusunda bulundum ama dava açılmadı." (EKN)