Çavuşoğlu "otelde karantina" seçeneği sundu

*Çavuşoğlu ve Maas. Fotoğraf: Cem Özdel/AA-Berlin.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Berlin'de Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ile düzenledikleri ortak basın toplantısında, "Almanya'nın seyahat uyarısını gözden geçirmesi gerekiyor. Alman dostlarımız da Türkiye'ye tatile gelmek istiyor" dedi.

Bakan Heiko Maas ise ortak basın toplantısında temaslarda seyahat uyarısı konusunun gündeme geldiğini belirterek şunları kaydetti: 

Maas: Birçok konu ele aldık

"Birçok konuyu ele aldık. Turizm konunu ele aldık. Bu konunun ne kadar önemli olduğunun ve ne kadar çok kişiyi etkilediğini biliyoruz.

"Almanya bunu AB kapsamında ele almak istiyor. Seyahat kısıtlamaları konusunda önemli adımlar atıldı, liste hazırlandı.

"Her bir ülkenin hangi tedbirleri aldığına bakıyoruz. Bugün de bu konuda birçok bilgi edindik. Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı'na da bu veriler iletilecek. Yeni vakaların dikkate alınması gerekiyor.

"Genel olarak Türkiye'ye seyahat açısından, bu liste ailesini akrabalarını görmek isteyenleri içermiyor tabii ki. Onlar rahatlıkla gelebilirler ancak biz daha çok kapsamlı bir şey yapmak istiyoruz."

Çavuşoğlu: Otelde karantina seçeneği

Çavuşoğlu ise "Seyahat ve turizm konusunu da bugün ele aldık. Biz güvenli ve sağlıklı ortamda Almanya ve diğer ülkelerden gelecek misafirlerimizi ağırlamaya hazırız. Tüm önlemlerimizi aldık" dedi. 

15 günlük karantina süresinin çoğu kişi için caydırıcı olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, otellerde karantina bölümleri ayırılacağını ve dileyenlerin karantina sürecini otelde ayrı bir bölümde "tatillerini yaparak" geçirebileceklerini söyledi.

Çavuşoğlu şunları söyledi: 

"Zaten uçuşlar başladı, 8 şehre THY uçuyor. Özel şirketlerimiz uçmaya başladı.

"Turistler de yavaş yavaş gelmeye başladı. Ama burada önemli olan objektif veriler çerçevesinde seyahat uyarısı kararını gözden geçirmesidir. Biz son rakamları da Heiko'ya verdik.

"Sağlık konusunda en iyi konulardan birisi Almanya diğeri de Türkiye'dir. Zaten Dünya Sağlık Örgütü de bu konuda hakkımızı veriyor. AB'nin listesinde görüyoruz ki siyasi kararlar alınmış."

(PT)