Bu hafta biamag’da

Furkan Gürsoy, göç tartışmalarına, mültecilerin maruz kaldıklarını, siyaset ve toplum teorileriyle açıklayarak devam ediyor.

Tuğçe Yılmaz, İstanbul’un en görkemli tarihi yapılarından biri olan Casa Botter’de sergilenen “Lozan 1923/Yüzyıl Önceki Başlangıç” adlı sergiyi yazdı.

Ayça Söylemez, komşularına göre “güvenli ülke” olan Ekvador’un birkaç yılda, en güçlü başkan adayının suikastla öldürüldüğü bir narko-devlet haline nasıl ve kimlerce getirildiğini yazdı.

Leyla Yeşil, Kocaeli’de depremden sonra ilk ayağa kalkan kurumlardan olan, Türkiye’de büyük kulüplere sporcu hazırlayan Yıldızlar Yüzme Kulübü’nün belgeselini, yönetmeni Murat Kuşaksız ile konuştu.

Burak Soyer, “Rızası Yok” kitabıyla ilgili gazeteci İklim Bayraktar ile konuştu: “Umut olmak, ‘çözüm var’ demek istedik”.

Murat Türker, 22. DokuFest ödüllerinden bildiriyor: Somnur Vardar’a ödül, Ayşe Toprak’a mansiyon…

Ahmet Karadağ, ilk kitabıyla okuru Adana sokaklarına taşıyan Cabir Özyıldız’ın öykü kitabı “Eski Zaman Türküsü”yle ilgili yazdı.

Şeyhmus Diken, milletvekili seçilmenin “dayanılmaz cazibesi” üzerine yazdı.

Bilim Fili’nden Gürkan Akçay’ın, nöropsikoloji profesörü Simon McCarthy-Jones’un “Braveheart (Cesur Yürek) Etkisi” olarak isimlendirdiği etkiyi açıkladığı makalesini yayınlıyoruz.

Egemen Aray’ın, Conner Reed’in Jacobin’de yayımlanan “Televizyonun ultra zenginlere yönelik en yıkıcı eleştirisi: Succession” başlıklı makalesinden çevirdiği yazıyı Vesaire’den alıntıladık. (AS)