Fotoğraf: flickr.com
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki insan hakları ihlallerine dair raporunu açıkladı.
48 sayfalık raporda, Sincan'da yaşayan 23 Uygur, 16 Kazak ve 1 Kırgız Türküyle detaylı mülakat yapıldığı, konuşulan isimlerden 26'sının 2016'dan bu yana belirli aralıklarla ya keyfi tutuklandığı ya da Çin'in yeniden eğitim kamplarında çalıştırıldığı bilgisi yer alıyor.
Raporda Sincan bölgesinde “terör ve aşırılıkla mücadele adı altında ciddi insan hakları ihlalleri tespit edildiği” ve “bu ihlallerin insanlık suçu teşkil edebileceği” vurgulandı:
“Hak ihlallerinin dayandırıldığı terörle mücadele kanunları, uluslararası insan hakları norm ve standartları açısından oldukça sorunludur. Bölgedeki yetkililere geniş soruşturma, yasaklama ve baskı imkanı tanıyan bu yasada belli belirsiz, geniş ve ucu açık tanımlamalar bulunmaktadır.”
Bölgedeki “yeniden eğitim kamplarında” tutulanlara yönelik muamelenin endişe verici olduğu, işkence, kötü muamele ve zorunlu tıbbi tedavi uygulandığına dair raporların güvenilir bulunduğu belirtildi.
BM Komiserliği, eriştiği belgelerin, söz konusu hak ihlallerinin net bilançosunu çıkarmaya yetmeyeceğini fakat yeniden eğitim kamplarındaki ayrımcı ortamın, bu tesislerde insan hakları ihlallerinin geniş eksende yaşandığını doğrulayacak yeterlilikte olduğunu açıkladı.
Yeniden eğitim kamplarında tutulan Müslüman azınlığa mensup kişilerin temel insan haklarından mahrum edildiği kaydedildi: “Dini kimlik, ifade, mahremiyet ve hareket özgürlükleri usulsüzce yasaklanmıştır.”
Rapora göre, Çin’in Sincan'daki baskıcı ve ayrımcı uygulamalarının etkisi sınırları aştı, tutuklamalar ve eğitim kamplarında zorla çalıştırmalardan ötürü birçok kişi ailesinden ayrıldı veya baskı ortamından ötürü ülkelerini terk etmek zorunda kaldı.
Raporun sonunda Çin hükümetinden şu taleplerini yerine getirmesi istendi:
Komiserlikten 10 Aralık 2021'de yapılan açıklamada, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde Çin'in uygulamalarına ilişkin raporun haftalar içinde açıklanacağı duyurulmuştu.
Açıklamanın ardından aylar geçmesine rağmen raporun yayımlanmaması, Uygur Türkleri başta olmak üzere uluslararası hak örgütlerinden tepki gördü.
23-28 Mayıs'ta Çin'e giden ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ni de ziyaret eden Bachelet, ziyaretin ardından Çin'in başkenti Pekin'de düzenlediği basın toplantısında, raporun ne zaman açıklanacağına ilişkin bilgi vermemişti.
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz. [İngilizce]
(AS)