Biber Gazı Kullanan Polise Dava Açılabilir
Bir başka fotoğrafta da iki polis arasında savunmasız durumda bulunan bir göstericinin yüzüne biber gazı sıkılıyor.
Yine basına yansıyan bir başka konu, İstanbul Ihlamur'da kuyuya düşen üç yaşında bir çocuğun, itfaiye ekiplerinin yoldaki beton barikatları aşamaması nedeniyle kurtarılamayarak yaşamını yitirmesi.
Son üç günde vatandaşların karşılaştıkları sürprizlerden birisi de Kadıköy'de NATO ve Bush'a Karşı protesto gösterisinin yapıldığı Pazar günü, 09.45 - 16.30 saatleri arasında, Valilik emriyle vapur seferlerinin iptal edilmesi. İç hat vapur seferleri, iki gündür önceden haber verilmeden iptal ediliyor.
Biber gazı ve gaz bombalarına suç duyurusu
Hukukçular, 28 - 29 Haziran NATO zirvesi sırasında barışçıl biçimde protesto gösterisi yapmak isteyenleri, göz yaşartıcı bomba kullanarak, biber gazı sıkarak engellemeye çalışan polis hakkında suç duyurusunda bulunup dava açılabileceğini belirtiyorlar.
İzmir Barosu İnsan Hakları Merkezi' nin İşkencenin Önlenmesinde Hukukçuların Rolü Projesi Müdürü Av. Önder Demir, polisin bugün basında yer alan fotoğraflardaki davranışının kötü muameleye girdiğini ve bu muameleye maruz kalanların savcılığa başvurarak suç duyurusunda bulunabileceğini belirtiyor.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi hukukçularından Av. Kadriye Doğru da polisin Mecidiyeköy gibi basın açıklaması yapma izni verilen bir alanda göstericilerinin üzerine biber gazı sıkıp göz yaşartıcı bomba atmasına karşı Valilik ve Emniyet görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunmak gerektiğini söylüyor.
NATO'ya Karşı Avukatlar'dan Can Atalay da aynı görüşte. bianet'in görüştüğü her üç hukukçu da aslında Savcılığın medyada sergilenen fotoğrafları ihbar kabul edip soruşturma başlatabileceğine işaret ediyor.
Doğru ve Atalay, kuyuya düşen çocuğunu yitiren ailenin de, Valilik ve Emniyet Müdürlüğü hakkında ölüme sebebiyet vermekten dava açabileceğini ifade ediyorlar. Av. Atalay; "Bu idarenin ağır bir hizmet kusurudur ve bununla ilgili aile tam yargı davası açabilir" diyor.
Doğru ve Atalay, İstanbul'da Valilik emriyle vapur iç hat seferlerinin iptal edilmesi konusunda da tam yargı davası açılabileceğini belirtiyor.
Demir: Polisin kötü muamelede bulundu
Polisin biber gazı sıkma ve gaz bombası atma eylemlerini "kötü muamele" olarak kabul ettiklerini ve İzmir'de yaşanan benzer olaylarda, mağdurları savcılığa şikayette bulunmaya teşvik ettiklerini anlatan Demir, şöyle konuşuyor:
* Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu'nda polisin güç kullanma yetkisi çok geniş ifadelerle tanımlanıyor ve ayrıntılı olarak belirtilmiyor.
* Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatları ve Birleşmiş Milletler (BM) Sözleşmeleri güç kullanma meselesinde çok hassastır. Türkiye bu sözleşmelerin hepsine taraftır ve sözleşmeler iç hukuk gücündedir.
* Türkiye'nin iç hukukunu düzenlemesi gerekir. Polis Görev ve Yetki yasası yeniden düzenlenmeli.
* Şu anda Savcılığa suç duyurusu başvurularında, 8-10 ay veya bir yıl gibi bir süre geçtikten sonra genellikle Savcılıklar takipsizlik kararı veriyor. Polis kanunen kendine tanınmış yetkilerin sınırları içinde kalmıştır deniliyor.
* Bu tip bir takipsizlik kararı sonucunda AİHM'ye başvurulabilir.
* Savcılık, basında çıkan fotoğrafları ihbar kabul edip soruşturma başlatmalıdır.
Atalay: Mağdurlar suç duyurusunda bulunabilir
Atalay da, göstericilere gözyaşartıcı bomba ve biber gazıyla müdahale eden polis hakkında, orantısız güç kullanımından dolayı suç duyurusunda bulunulabileceğini söylüyor.
Atalay, "Haksız ve açık bir gözaltı işlemi var; bununla ilgili de suç duyurusunda bulunulabilir, ayrıca tazminat davası açılabilir" diyor.
Atalay, vapur seferlerinin keyfi olarak ve önceden duyurulmaksızın iptalinin de suç sayılacağını anlatıyor:
"Pazartesi günü işine ulaşamamış birisi tam yargı davası açıp zararlarının tazminini talep edebilir."
Atalay, NATO'ya Karşı Avukatlar'a zirve süresince yapılan başvuruları ve incelemelerini de şöyle özetliyor:
* Dün Okmeydanı, Mecidiyeköy ve Taksim'de.toplam 84 kişi gözaltına alındı.
* Gözaltına alınanlar Feriköy ve Hasköy karakolları ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi ve Terörle Mücadele Şubesine götürüldü. Grubumuz avukatları başvuruları izliyor.
* Dün Okmeydanı'nda kullanılan plastik mermi ve gaz bombalarını delil olarak topladık ve önümüzdeki günlerde suç duyurusunda bulunacağız.
* Ayrıca bugün Galatasaray'da ve Alibeyköy'de yaklaşık 31 kişi gözaltına alındı ve bu gözaltılarla ilgileniyoruz.
Doğru: Emniyetin görevi, göstericilerin güvenliğini sağlamak
Doğru, NATO zirvesi sırasında yaşanan insan hakları ihlallerine ilişkin bir suç duyurusu hazırladıklarını belirtiyor; "Zirve öncesinde basın açıklaması yapılacak yerler arasında, Mecidiyeköy de sayıldı. NATO karşıtları, izin verilen alanların dışına çıkmadılar ve çatışma ortamı ister bir halleri yoktu" diyor.
"Emniyetin görevi gösteri yapanların güvenliğini sağlamaktır" diyen Doğru, barışçıl gösteri yapmak isteyenlerin üzerine göz yaşartıcı bomba ve biber gazı sıkmakla Emniyetin müessir fiil uyguladığını belirtiyor:
"Bu insanlar kendilerinin ifade özgürlükleri engellendiği için suç duyurusu yapabilirler. Ayrıca biz de İHD olarak suç duyurusu yapacağız. Vapur seferlerinin Pazar günü iptal edilmesi konusunda miting tertip komitesi engelleme olması yönünde dava açabilir." (YS/BB)