"Akademisyen Davaları Kapalı Kapılar Ardında Gerçekleşmemeli"

Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi imzacılarına yönelik davalar bugün Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde başladı.

TIKLAYIN - Barış Akademisyenlerinin İlk 10 Davası 12 Nisan'da Sürecek

Adliye önünde yargılanan akademisyenlerin öğrencileri, siyasetçiler, eğitimciler ve uluslararası temsilciler dava süresince bekledi.

Yargılanan akademisyenlerden Olcay Kunal dava sonrası adliye önüne gelen öğrencilerine ve basın mensuplarına davaya ilişkin bilgi verdi.

Avukat Yeniaras: Büyük salon talep ettik

Davanın ilk duruşmasının ardından yapılan açıklamada ise akademisyenlerin avukatlarından Arın Yeniaras bugün yaşanan gelişmelere ve dava sürecine ilişkin bilgi verdi.

“Salon kapasitesi dolayısıyla çok az kişi aldı. Biz bununla ilgili suç duyurusunda bulunduk. Kamuoyunun hatta dünyanın bu kadar yakından takip ettiği bir davanın kapalı kapılar ardında alçak sesli kararlarla ve savunmalarla yürütülmesi değil yüksek sesli bir haklılıkla gerçekleşmeli.

“Fakat salonun değişmeyeceği yönünde bir cevap aldık ancak talebimizi yineleyeceğiz. Bugün İstanbul Üniversitesi’nden dört, Galatasaray Üniversitesi’nden altı akademisyenin davası vardı. Bu hak talebinin lütfen verilecek bir karşılığı olmadığını bir kez daha söylemek istiyoruz.

“Hak talebimiz yerinde ve hukukidir”

“Hak talebimiz yerindedir, hukukidir, insanidir. İddianamede yer alan olgular dayanaksız ve gerçek dışı ithamlardır. Esasa ilişkin savunmamızı bugün başlıklandırdık, detaylı olarak da sunacağız. ‘Terör örgütleri’ denildiği zaman bir etnik grubun akla gelmesi ya da getirilmek üzere bir iddianame hazırlanması hukuka aykırıdır. Ama çok dolaysız söylemek gerekirse ırkçılıktır.

“Dolayısıyla bu davayı iddianamenin bu sesine yanıt vermek isteyen, ayrımcılıkların her türlüsüne karşı olan herkesin davası olarak kabul etmesini temenni ediyoruz.” (TP)