ABD Sınırında Ebeveynlerinden Ayrılan Çocuklara DNA Testi

Time dergisi Trump'ın sıfır tolerans tavrını böyle kapağa taşımıştı. 

Trump yönetiminin sınırda ebeveynlerinden ayırılan çocukları yeniden birleştirmek için aldığı DNA testi kararı bu verilerin nasıl kullanacağı bakımından endişe yarattı.

Bloomberg'den Kristen V Brown'ın haberine göre Sağlık ve İnsan Hizmetleri Dairesi, Salı günü gazetecilere açıklama yapan Sağlık Bakanı Alex Azar'ın verdiği bilgilere göre sınırda ABD gözetimi altında tutulan yaklaşık 3 bin çocuğun DNA'larını analiz ediyor.

Ayrıca karşı tarafta bulunan ebeveynlerin de DNA'ları test ediliyor.

ABD'de Sağlık ve İnsan Hizmetleri'nin yönetmeliğine göre DNA testi akrabalık iddialarını doğrulamak için kullanılıyor. Ancak bu durumda mahkeme emriyle DNA testi 10 Temmuz'dan itibaren 4 yaşına kadar olan çocuklara, 26 Temmuz'dan itibaren ise 5-17 yaş arası çocuklara uygulanacak.

Genetik gizlilik hakkı üzerine uzmanlaşan Mercatus Center'dan Jordan Reimschiesel, "Sadece ABD vatandaşları üzerinden konuştuğumuzda bile DNA testi aracılığıyla elde edilen genetik verilerle ne yapıldığına dair bir gözetim yok" dedi ve ekledi:

"Bu verilerle ne yapacakları konusunda hiçbir fikrimiz yok".

Reimschisel ve diğer gizlilik hakkı savunucuları tarafından dile getirilen endişelerden biri ise DNA testi aracılığıyla elde edilen sağlık verileri sayesinde göçmen ailelerin ileride sağlık hizmetlerine erişiminin engellenmesi de var.

Aynı zamanda çocuklardan alınan DNA örneklerinin uygun şekilde korunmayacağı kaygıları da mevcut.

"Sıfır tolerans" sınır politikası

Trump yönetiminin sıfır toleranslı sınır politikası sonucu binlerce ailenin birbirinden ayrılmasının ardından 23andMe ve Thermo Fisher Scientific'in de aralarında olduğu DNA test şirketleri çocuklara test uygulamaya başladı.

DNA testi teklifi, Kaliforniyalı Demokrat Jacike Speier tarafından da çocukların ailelerine bir an önce kavuşmaları gerekçesiyle desteklendi.

Speier, Facebook sayfasında yaptığı açıklamada "Çocukların gizlilik hakkına saygı gösterme taahhüdüyle, ABD hükümeti tarafından yalnız bırakılmamasını sağlamak için DNA örneği alınabilir" dedi.

Ancak Geisinger Enstitüsü'nin Biyoetik Araştırması Direktöre Jennifer K. Wagner, aileleri yeniden bir araya getirmek için DNA testini kullanmanın sorunlu olabileceğini, hangi genetik işaretin test edildiği gibi önemli ayrıntıların bildirilmediğine dikkat çekti.

Wagner, "Tüm etik ve yasal sonuçları içeren çok az ayrıntı var" derken bunun "oldu bitti"ye getirildiğini söyledi.

Wagner ayrıca, genetik ilişkide olanlarla aile ilişkilerini sınırlama riskinin olduğunu vurguladı.

Şu anki prosedüre göre sınırdaki merkezde tutulan çocuklarla ilgili Sağlık ve İnsan Servisleri (HHS) ve Anavatan Güvenliği Departmanı ile sağlık personeli, tarafından toplanacak ve laboratuvarlara gönderilecek.

Genel prosedüre göre ise HHS bunu sadece doğum sertifikasının elde edilemediği durumlarda son çare olarak kullanıyor.

(PT) *Kaynak: Bloomberg