Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı, 25. yaşına girdi.
Gelecek kuşaklar için kadın hareketinin tarihine tanıklık yapmak ve "geçmişte ne olmuştu" sorusuna kadın bakış açısıyla yanıt verecek arşivlerin elde edilip korunmasını sağlamak için çalışan Vakıf, 25 yıldır yüzlerce gönüllü kadının ve onlarca kurumun desteğiyle ayakta duruyor.
Vakfın Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Fatmagül Berktay’ın da dediği gibi “tam anlamıyla bir sivil toplum girişimi” olan bu kütüphanenin, kadın tarihini kaydını tutmaya ve yeni nesillere aktarmaya devam edebilmesi için de desteğe ihtiyacı var.
Bu amaçla başlatılan “25. Yılda 1000 Kişiden 25TL ve Katları” başlıklı bağış kampanyası, İstanbul'un Haliç Fener semtinde bulunan ve Büyükşehir Belediyesi'nin tahsis ettiği tarihi binanın bakım ihtiyaçlarının yanısıra, kütüphanenin özel arşivlerini de güçlendirmeyi amaçlıyor.
Kampanyanın sonunda, bağışta bulunan kişilerin isimleri listelenip, sanatsal bir tasarımla kalıcı bir belgeye dönüştürülecek. Yani kütüphaneyi destekleyenler de kütüphanenin bir parçası olacak.
Berktay, görünürlük ve kütüphaneye verilen politik desteğin çok değerli olduğunu söylerken, kütüphanenin varlığını sürdürebilmesi için verilecek maddi desteğin de çok önemli olduğunu belirtiyor.
Kadın Eserleri Kütüphanesi nedir?
Kütüphanenin amacı “Kadınların geçmişini iyi tanımak, bu bilgileri bugünün araştırmacılarına derli toplu bir şekilde sunmak ve bugünün yazılı belgelerini de gelecek nesiller için saklamak” olarak tanımlanıyor.
Kütüphane, bu belgeleri kendi arşivlerine toplamanın yanısıra çeşitli sebeplerle edinilemeyen belgelerin yerlerini saptıyor ve bibliyografyalar, kataloglar hazırlayarak bu belgeleri kayda geçirmeye de çalışıyor. Bu kayıtlar sayesinde, varolmalarına karşın görünmez hale getirilmiş kadınların görünür kılınmasının sağlıyor.
Kadın kütüphanesinin arşivleri de geniş bir yelpazeye sahip; günceler, kadınların kişisel arşivleri, aile evrakları ve arşivleri, mektuplar, kadın örgütleri ve kampanyalarının kayıtları, sanat eserleri özgeçmişleri, biyografiler, slaytlar, filmler, video bantları, çizimler, afişler, efemeralar, sözlü tarih kayıtları, transkripsiyonlar, flamalar, rozetler, madalyalar, kalemler, tişörtler…
Kütüphane tüm bunlarla, kadınlara kendisine ait bir belgeyi tanımlama bilincini kazandırmak, kadınlarla belgeler arasında bağ kurulmasını da görev ediniyor.
Kadınların Bilinci, Kadınların Belleği sertifika programı
Kütüphane kadın tarihin arşivlenmesinin yanısıra çeşitli faaliyetler ve programlar da düzenliyor.
Vakıf, 29-30 Kasım’da Boğaziçi Üniversitesi Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’yle birlikte “Kadına Karşı: Doğu Batı /Savaş Barış Tanımayan Şiddet” başlıklı uluslararası bir sempozyum düzenliyor.
Berktay, hem doğu hem batıdan hem de köprü olarak Türkiye’den katılacak davetlilerin, şiddete yönelik çözüm üretmeye çalışacağı bu sempozyumun, 10 yıl önce olduğu gibi yine Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenleneceğini, böylelikle bir kalıcılık ve süreklilik sağlamak istediklerini belirtiyor.
Bunun yanısıra kütüphanede “Kadınların Bilinci, Kadınların Belleği” adlı sertifika programları düzenleniyor. Berktay, “Staj yapmaya gelen gönüllülerimiz var. Genelde stajyerlere teşekkür belgesi verilir. Biz ise kadın bilinci, kadın belleği konusunda eğitimden geçmelerini ve sonucunda sertifika almalarını istedik” diyor.
Duyurusu önümüzdeki hafta yapılacak, gönüllülere yönelik önümüzdeki ilk eğitim 29-30 Mayıs’ta. İlgilenenler kütüphanenin web sitesinden detaylı bilgi edinebilir.
Vakfa bağış yapmak için 0212 621 81 34 / 0212 534 95 50 numaralı telefondan ayrıntılı bilgi alabilirsiniz. (ÇT)