Mardin'de henüz 12 yaşındayken aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu 31 kişinin tecavüzüne uğrayan N.Ç.'nin avukatı Reyhan Yalçındağ, karara itiraz ettiklerini, dosyayı temyize götüreceklerini açıklıyor.
Mahkemenin sanıklara "zorla alıkoyma" suçundan hiç ceza vermediğini, "ırza geçme" suçundan ise "N.Ç.'nin rızası bulunduğu" öngörüsüyle olabilecek en düşük cezayı verdiğini vurgulayan Yalçındağ, soruyor:
"Çoğu memur, muhtar, müdür yardımcısı, öğretmen, yüzbaşı olan sanıklar, kaymakamlık yazı işleri müdürlüğü, muhtarlık bürosu, vakıflar imareti bürosu gibi yerlerde N.Ç.'ye defalarca tecavüz etti. 12 yaşındaki bir çocuk, ırzına geçilmesine nasıl rıza gösterebilir? Hile ve zorla alıkonulduğu bir yerde kamu ya da güvenlik görevlilerine nasıl karşı koyabilir?"
31 kişinin tecavüz, iki kadının da kız çocuğunu erkeklere pazarladıkları suçlamasıyla yargılandığı dava dün karara bağlandı. Tümü tutuksuz yargılanan 33 sanıktan 28'i 1 yıl 8 ay ile 9 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı. Dört sanık beraat etti. Bir sanığın da dosyası ayrıldı. N.Ç.'nin de istismarda rızası olduğu, zorla alıkonmadığı gerekçesiyle bazı sanıklarda ceza indirimine gidildi.
Zorla alıkonuldu, tecavüze uğradı
Yalçındağ, kararın ne adil ne de caydırıcı olduğu görüşünde:
"Talebimiz, tüm sanıklar hakkında 15 yaşını doldurmamış küçük yaşta kız çocuğuna fiili livata yoluyla tecavüz ve alıkoyma suçlarına göre ağırlaştırılmış sınırlardan ceza verilmesiydi. Türkiye'nin pek çok yerinde benzer davalar devam ediyor. Bu davalarda cezanın caydırıcı olması, benzer suçların önlenmesinde çok önemli" diyor ve ekliyor.
"Tecavüz bir insanlık suçudur. Sanıkların tamamı, mesleklerini ve konumlarını da kullanarak, tehdit ve hile gibi yöntemlere de başvurarak savunmasız ve her türlü tehlikeye açık bir kız çocuğuna tecavüz ettiler. N.Ç.'nin yaşadığı acı ve travma onarılamaz ama yaşananlar toplum vicdanını da yaralıyor."
Yalçındağ, aile içi şiddet olaylarında, namus cinayetlerinde, kadınlara ve çocuklara yöneilk cinsel istismar ve saldırı suçlarında kadınların mağduriyetinin yargılama sırasında da sürdüğüne dikkat çekiyor.
"Yargılama uzun sürüyor, yargılama sırasında yeni travmalar ve mağduriyetler yaşanabiliyor, medya kadının haklarına saygı göstermiyor, cezalar adil olmuyor. Failler ya cezasız kalıyor ya da hak ettiği cezayı almıyor."
Yalçındağ'a göre bu durum, eril, hiyerarşik ve şiddetten beslenen bir bakış açısının ürünü. "Yargı bu tutumunu sürdürdükçe kadına, çocuğa yönelik cinsel saldırı suçlarında mesafe almak çok zor ama biz mücadeleyi sürdüreceğiz. Kararı temyiz edeceğiz" diyor. (BB/EÖ)