Işık Yurtçu, Ayazağa Mezarlığı'nda toprağa verildi.
8 Eylül'de Ortaköy'deki evinde yaşamını yitireren Yurtçu, yazdan beri kanser tedavisi görüyordu. Ortaköy Dereboyu Cami'nde dün düzenlenen cenaze törenine Yurtçu'nun yakınları ve gazeteci arkadaşları katıldı.
Arkadaşları hastalığını yenebilseydi İstanbul dışında sakin bir yere yerleşmeyi düşündüğünü ve yazmayı planladığını belirtti.
21 yaşında gazeteci
Işık Yurtçu gazeteciliğe 1966'da Expres gazetesinde başladı. Babası Çoban Yutçu da gazeteciydi, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti kurucularındandı. Yenigun, Ulus, Politika, Dünya, Demokrat, Güneş, Cumhuriyet ve Yeni Halkçı gazetelerinde çalıştı. 12 Mart 1971 askeri darbesi sonrası siyasi tutuklulara yapılan işkenceyle ilgili yazılarıyla adı duyuldu. Güneş gazetesi haber merkezi gece sorumlusu oldu.
Demokrat'ın yazıişleri müdürü
Yurtçu 1979'da yayın hayatına baaşlayan Demokrat gazetesinde kuruluşundan beri yer aldı. 12 Eylül 1980 askeri darbesinde Demokrat'ın yazıişleri müdürüydü. Darbe döneminde Aydınlar Dilekçesi'ne imza attığı için yargılandı.
1992'de Özgür Gündem gazetesinin sorumlu yazı işleri müdürü oldu. Sorumlu yazıişleri müdürüyken gazetede çıkan çok sayıda haber ve yazı nedeniyle Terörle Mücadele Yasası 6, 7 ve 8 maddeleriyle dönemin Türk Ceza Kanunu (TCK) 312. maddesinden hakkında davalar açıldı, 15 yıl hapse mahkum edildi. İki yıl sekiz ay cezaevinde kaldı
Gazeteler uzunca bir süre Yurtçu'nun yargılanması ve cezaevinde bulunmasıyla ilgilenmedi. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) başından itibaren Yurtçu'nun durumunu "ifade özgürlüğü ve gazetecilere özgürlük" olarak gördü.
Açılan kampanyayla Yurtçu ve 78 gazeteciyi hapseden Türkiye bu anlamda dünya hak çevrelerinin gündemi oldu. RSF'nin gazetecilerin hapisteki gazetecileri "evlat edinme" sistemi de Yurtçu'nun adının duyulmasına katkı verdi.
Önce Adapazarı, sonra Saray cezaevlerinde kalan Yurtçu artık hapisliğinin son yılında Türkiye'den ve dünyadan pek çok görüşmecisiyle "sembol" oldu.
Ödülü hapiste aldı
Yurtçu 1996'da RSF-Fransa Vakfı gazetecilik ödülüne layık görüldüğünde hapisteydi. Paris'teki tören onsuz yapıldı ama Adapazarı cezaevinde yapılan tören artık bütün gazeteler için haber değeri taşıyordu. İkinci ödül Gazetecileri Koruma Komitesi'nden geldi.
Yurtçu'nun serbest bırakılması uluslararası bir sorun haline gelince Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin (TGC) girişimiyle "basın suçları"yla ilgili bir düzenleme meclisten geçti. 15 Ağustos1997'de Yurtçu serbest bırakıldı. Yanı sıra 40 kadar gazeteci de serbest kaldı, süren davalarla ilgili 200 kadar dosya da askıya alındı.
Yurtçu Uluslararası Basın Enstitüsü'nün (IPI) geçen yarım yüzyılda Dünyanın 50 İfade Özgürlüğü Kahramanı arasında da yer aldı.
Yurtçu cezaevinden çıktıktan sonra şöyle demişti: ''Afta özellikle düşünce suçu kapsamındakiler özgürlüklerine kavuşturulmalı. Zaten bu kişilerin cezaevlerinden böyle bir yasayla çıkarılmasını da ben af olarak değerlendirmiyorum. Bu sadece, bu insanların haklarının bir iadesidir." (NV)