İstanbul’da inşaatı süren üçüncü köprünün 350 metre yüksekliğindeki vincine güvenlik önlemi olmaksızın gizlice tırmanan, tırmanışı kayda alan ve bulutların üstünden selfie çeken Pavel Smirnov ve Özcan İpar amaçlarının parkour sporuna dikkat çekmek olduğunu söylediler.
Hürriyet’e konuşan Smirnov ve İpar, köprüye gece gittiklerinde güvenlik bulunmadığını söyledi.
“Avrupa’da bu tarz videolar var. Biz niye yapmayalım dedik” diyen ikili, yukarı vardıklarında havanın karanlık olduğunu, inişin tehlikeli olması nedeniyle sabahı beklediklerini söylediler ve eklediler:
“Üzerimize halatları örttük. Sabah da fotoğraf çekip aşağı indik.”
Köprü genelinde iki güvenlik müdürü, dört vardiya amiri ve 73 güvenlik personeli gece ve gündüz görev yapıyor.
Karayolları: Gerekli cezai işlemler uygulanacak
Karayolları Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Şahısların 31 Ekim gecesi girdiği, 1 Kasım seçim günü, günün ağarmasıyla özçekim yaptıktan sonra kimseye görünmeden şantiyeden çıktıkları tespit edildi. İhmali olanlar hakkında gerekli cezai işlemler uygulanacaktır.
“Şahısların genel seçimler sebebiyle çalışmalara ara verildiği dönemde, işçilerin ve kule vinç operatörlerinin görev yerlerinde olmamalarının getirdiği rahatlıktan da faydalandılar.
“Şantiye sahasında belirli noktalarda güvenlik kameraları mevcut ve bunların incelenmesine de devam ediliyor.
“Her türlü güvenlik tedbirini almak veya aldırtmak zorunluluğu firmadadır. Şu anda güvenlik işleri özel bir güvenlik firması tarafından yürütülmekte olup, konu ile ilgili soruşturma ve incelemeler devam etmektedir.”
Parkour nedir?
Parkour, bir noktadan başka bir noktaya insan vücudunun yeteneklerini en verimli şekilde kullanıp, sınırlarını da zorlayarak, hızlı ve etkili biçimde hareket etmesini hedefleyen bir beden eğitimi türü ve yaşam tarzıdır,
Erkek sporcularına “traceur” kadınlara “traceuse” denir.
Günümüzde şehir sporu olarak anılmaktadır.
Sporun kurucuları Fransa'da yaşayan David Belle ve bir grup arkadaşıdır.
1997 de David Belle ve Sébastien Foucan “Yamakasi” gurubunu kurdurlar.
Foucan, Parkour’la ilgili şu yorumu yapıyor:
“Aslında Parkour her zaman vardı. Biz buna sadece bir isim verdik. Bizim yarattığımız bir şey değil. Biz sadece onun varlığını bulduk. Taş devrinden beri Parkour vardı. Avlanmak kaçmak veya kovalamak için insanlar koşturuyorlardı..." (EKN)