“Gençliğimde, şu an bu geç yaşımda çöküşünü deneyimlediğim sosyalizmin hayalini kurdum; ve kendimi bir kez daha kapitalizmin içinde buldum. Hayallerim gerçekten sona mı erdi? Hayır, çünkü biliyorum ki insanlar dünyevi ürünlerin adil dağıtımını mümkün kılacak modeller aramaktan asla vazgeçmeyecek.”
Almanyalı sosyalist gazeteci ve yazar Elfriede Brüning, Salı günü 103 yaşında hayatını kaybetti.
Nazi dönemine tanıklık eden Brüning, eserlerinde de bu dönemi ele alıyordu. Aynı zamanda bir kadın hakları savunucusuydu.
Hem kurgusal hem de kurgusal olmayan eserler yazan Brüning, bu eserlerde bir taraftan Doğu Almanyalı bir yazar diğer taraftan birleşme sonrası toplumda yaşlı bir kadın olarak hayatıyla yüzleşiyordu.
Brüning eserlerinde yaşamını şöyle tarif ediyordu: “Devletin dört biçimini yaşadım: Çocukluğumda İmparatorluk, gençliğimde Weimar Cumhuriyeti, yetişkinliğimde faşizm ve ondan sonrasında GDR’yle sosyalizm girişimi.”
Brüning kimdir?
1910’da Berlin’de alt orta sınıf bir ailede doğdu. Marangoz olan babası, 1920’deki ekonomik krizin ardından, karısıyla birlikte bir kitapçı açtı.
Brüning 15 yaşından itibaren sekreterlik işleri yapmaya başladı, ardından gazetecilik ve yazarlığa başladı. 1930’da Komünist Parti’ye (KPD) ve 1932’de Proleter Devrimci Yazarlar Birliği’ne (BPRS) katıldı.
1934 ve 1935’te BPRS’nin Prag’da yayınlanan bir dergisinde “Almanya’dan Sesler” köşesini yazdı. Bir taraftan afişe çıkıyor ve Berlin’de Marksist tartışma gruplarına katılıyordu.
1935’te BPRS’deki çalışmaları nedeniyle tutuklanan Brüning, “Genç Kalpler Hareketlidir” romanını cezaevinde yazdı ve iki sene içinde Gestapo gözetiminde tahliye edildi.
Bir süre ülkede saklanarak yaşamak zorunda kalan Brüning, 1949 yılında kurulan Doğu Almanya Demokratik Cumhuriyeti (DDR)’nin kuruluşu için faaliyetlerde yer aldı.
Brüning kurulduğu süreçten bu yana Sol Parti (Die Linke) üyesiydi.
Brüning'in eserlerinden bir bölüm okuduğu Almanca videoyu, İngilizce veya Türkçe altyazıyla izleyebilirsiniz.
Brüning’in bibliyografyası için tıklayın. (ÇT)
* Bu haberde Joanne Sayner’ın “Women Without a Past?: German Autobiographical Writings and Fascism” başlıklı kitabından faydalandık.