Fotoğraf: Eşitlik İçin Kadın Platformu sosyal medya hesabı
Haberin İngilizcesi için tıklayın
AKP MYK’sinde 18 Ağustos Salı Günü (yarın) İstanbul Sözleşmesi’ne dair nihai kararın açıklanacağı iddia edilirken, Sözleşme’ye bir destek de iş dünyasındaki 8 dernekten geldi.
TIKLAYIN - İstanbul Sözleşmesi nedir, ne değildir?
TIKLAYIN - 7 Soru, 7 Yanıt: İstanbul Sözleşmesi Nedir, Ne Getiriyor?
“Kadınların hakları üzerinden toplumu bölmek kabul edilemez”
Dernekler, ortak açıklamada şöyle seslendi:
“Dünyanın kadınlar, gelecek nesiller ve tüm insanlık için daha iyi bir yer olması vazgeçilmez bir hedeftir. Kadının ekonomiye katılımı ülkeleri refaha ulaştırmakta kilit bir öneme sahiptir.
"Dünyanın ekonomik ve toplumsal refah açısından lider ülkelerinden biri olma çabamızda kadının ekonomiye katılımı şarttır. Aile içi şiddetin olmadığı huzurlu bir ortam kadının ekonomik katılımına da katkı verir, dolayısıyla aileye ve ülkeye ekonomik refah getirir.
“Kadınların hakları üzerinden toplumu bölmek, bir cinsiyetin veya bir azınlığın birincil olmadığını ileri sürmek ayrımcılıktır ve hem ülkemiz yasalarına hem de evrensel hukuk normlarına göre kabul edilemez.
‘Eşitliği savunanlara yönelik hakaretler yasalara aykırıdır’
“Anayasamızca teminat altına alınan insan haklarından kadınların eşit olarak yararlanmasını savunan politikacılara ve sivil toplum örgütlerine yönelik hakaret içerikli sözler yasalara aykırı olduğu gibi evrensel hukuk anlayışına da uymaz.
“Kadınlar toplumumuzun yarısı ve geleceğimizin erkeklerle ortak mimarıdır. Güçlü kadın demek, güçlü aile, müreffeh bir gelecek ve güçlü ülke demektir. Bu ülkenin kadınları ve erkekleri olarak birlikte daha yaratıcıyız, daha üretkeniz ve daha güçlüyüz.
Yukarıdaki anlayışın dışında bir söylem hem uluslararası düzlemde ülkemizi yalnızlaştırır, hem de ekonomiyi ve toplumu olumsuz etkileyen sonuçlar doğurur. Ülkemiz, kadınların ekonomik ve toplumsal yaşama katkısını sağlamayı başarabildiği ölçüde güçlü olacaktır.”
Açıklama yapan dernekler
International Women's Forum Türkiye
KAGİDER (Türkiye Kadın Girişimciler Derneği)
Türkiye Soroptomist Kulüpleri Federasyonu
TÜRKONFED
Yanındayız Derneği
Yönetim Kurulunda Kadın Derneği
WCD (Women Corporate Directors Türkiye)
WTECH (Teknolojide Kadın Derneği)
İstanbul Sözleşmesi ne diyor? "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'nin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı", Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda 2011'de kabul edilerek yasalaştı. İstanbul'da imzaya açıldığı için İstanbul Sözleşmesi olarak da anılan Sözleşme'yi ilk imzalayan ülke Türkiye. Sözleşme, ''kadına yönelik şiddet'', ''aile içi şiddet'', ''kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet'', ''kadın'' kavramlarını tanımlıyor. Uluslararası alanda kadına yönelik ve aile içi şiddetle ilgili ilk bağlayıcı belge olma özelliğini taşıyan sözleşme şu yükümlülükleri getiriyor: İstanbul Sözleşmesi psikolojik şiddet, ısrarlı takip, fiziksel şiddet, tecavüz, zorla evlendirme, kadın sünneti, kürtaja zorlama, zorla kısırlaştırma, tecavüz ve taciz dahil cinsel şiddet olmak üzere kadına yönelik şiddetin tüm türlerini kapsıyor. Sözleşme çerçevesinde eviçi şiddet, aynı evde yaşıyor olsun ya da olmasın mevcut ya da eski eş ya da partnerler arasında yaşanan her türlü şiddet edimini içerecek şekilde kadının korunmasını esas alıyor. Kadınları konumlandırırken "aile" olmayı, evlilik birliği içinde bulunmayı ya da aynı evi paylaşıyor ya da paylaşmış bulunmayı gerektirmiyor. Sözleşme'nin getirdiği yükümlülükler öncelikle devlet görevlilerine yönelik. Devlet kendi adına hareket eden görevlilerinin İstanbul Sözleşmesi'nin gereklerini yerine getirmesini sağlamak zorunda. Devletlerin sorumluluğu bununla sınırlı değil. Aynı zamanda şiddeti gerçekleştiren ister kadının sevgilisi, ister kocası, ister babası, ister patronu olsun, yani kim olursa olsun şiddetin önlenmesi, soruşturulması, cezalandırılması, zararın tazmin edilmesi yükümlülüğü de devlete ait. |
(EMK)