Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Bakanlığınızın Toplumsal Cinsiyet Eşitliği hedefi olmadan eğitim sistemini modern bir düzlem üzerine kurması mümkün müdür?”
“Bakanlığınızın Toplumsal Cinsiyet Eşitliği'ni 10 Eylül 2019/2020 Eğitim- Öğretim Yılı Hedef Listesi'nden aniden çıkartmasının sebebi nedir?”
“Bakanlığınızın Toplumsal Cinsiyet Eşitliği hedefini 10 Eylül 2019/2020 Eğitim- Öğretim Yılı Hedef Listesi'nden çıkartmasında tarikat ve cemaatlerden aldığınız tepkiler etkili midir?
“Toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimini çocuklara Bakanlığınız tarafından değil de, hangi kurum veya kuruluşlar tarafından verilmesini öngörüyorsunuz?”
“Toplumsal Cinsiyet Eşitliği hedefinin eğitim sistemine zarar verdiğine ilişkin herhangi bir veriye sahip misiniz?”
“10 Eylül 2019/2020 Eğitim-Öğretim Yılı Hedef Listesi'ne diğer 25 maddeyi destekleyen Toplumsal Cinsiyet Eşitliği'ni yeniden yerleştirmeyi planlıyor musunuz?”
“İstanbul Sözleşmesi'ne karşı kendinizi sorumlu hissediyor musunuz?”
Soruları, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa milletvekili Ayşe Sürücü, Milli Eğitim Bakanı (MEB) Ziya Selçuk’a yöneltti.
Çünkü, Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin – Aydoğan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın son dakika değişikliği yaparak, "MEB Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği"nde değişiklik yaptığını ve toplumsal cinsiyet eşitliğini tüm alanlardan kaldırdığını belirtti.
TIKLAYIN - MEB Toplumsal Cinsiyet Kavramını Hedeflerinden Çıkardı
"Kaygı verici buluyoruz"
Sürücü, Soru Önergesi'nde şunları belirtti:
"Hedef listenizdeki her madde son derece önemli iken bu 25 hedef maddesinin kız ve erkek çocuklarına aktarımını esasen daha nitelikli kılabilecek, idrakını ve pratiğe dökümünü kolaylaştıracak olan toplumsal cinsiyet eşitliği maddesinin kaldırılmasını manidar ve ciddi düzeyde kaygı verici bulmaktayız.
"Bilindiği üzere taraf devletler arasında yer aldığımız, İstanbul Sözleşmesi'nin maddeleri arasında da okullarda “toplumsal cinsiyet” kavramının öğretilmesi maddesi bulunmaktadır. Silahlı çatışma durumlarında bile geçerliliğini koruyan ve taraf devletlerin garanti altına alması gereken bu kavram, İstanbul Sözleşmesi’nde belirtilmiştir.
Ayrıca İstanbul Sözleşmesi’nin getirdiği yükümlülükler gereğince, taraf devletlerin kendi adına hareket eden görevlilerinin de İstanbul Sözleşmesi’nin gereklerini bütüncül ve sistematik olarak yerine getirmesini sağlamak zorunda olduğunu da belirtmek isteriz. GREVIO (Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddete Karşı Eylem Uzman Grubu), taraf devletlerde İstanbul Sözleşmesinin uygulanma alanıyla ilgili bulunacağı durum tespitinde eğitim ve öğretim politikanıza ilişkin bu ciddi eksikliği not düşeceğini gözlemliyoruz." (EMK)