"Yeni İklim Rejimi Türkiye için Daha Güçlü Ekonomi Demek"
Paris İklim Anlaşması öncesinde New Climate Institute (NCI) ile CAN Europe (Avrupa İklim Ağı) Türkiye İklim Ağı’nın desteği ile “İklim Hareketine Geçmenin Yan Faydaları: Türkiye İklim Taahhüdünün Değerlendirmesi Raporu” hazırladı.
4 Kasım'da yürürlüğe girecek Türkiye'nin mecliste hala onaylamadığı Paris İklim Anlaşması'nın en önemli hedefi, iklim değişikliğini 2100’de sanayi öncesi döneme göre 2 ila 1.5 derece arasında sınırlandırmak.
Bu da her ülkenin BM’ye sunduğu 2030’a kadarki sera gazı emisyon hedeflerini sunan ulusal katkı niyet hedefleri INDC (Intended Nationally Determined Contributions) ile mümkün olacak.
Türkiye, ulusal katkı hedefini 2030’a kadar sera gazı emisyonunu olası büyüme senaryosu üzerinden yüzde 21 azaltmak olarak açıkladı.
Rapor, Türkiye’nin yüzde 21 hedef yerine Paris İklim Anlaşması'na uygun politikalar benimsediğinde elde edebileceği yan faydaları ortaya koyuyor. Buna göre Türkiye tasarruf, istihdam ve sağlık alanında önemli faydalar sağlayacak.
14 yılda 23 milyar tasarruf
Raporun üç önemli çıktısı şöyle:
* Türkiye sadece enerji politikalarını değiştirerek 2030 yılına kadar enerji ithalatında 23 milyar Dolarlık tasarruf elde edebilir. Bu ekonomik fayda aynı zamanda Türkiye 2014 GSYİH’sinin yaklaşık yüzde 3'ü kadar tasarruf anlamına geliyor.
64 bin yeşil iş fırsatı
* Türkiye, 2050 yılına kadar yüzde 100 yenilebilir enerjiye geçmeyi hedefleyerek, yerli yenilenebilir enerji sektöründe 64.000 yeni yeşil iş fırsatı yakalayabilir.
34 bin erken ölüm önlenecek
* Türkiye kömürden vazgeçerse kömürün sadece iklim değişikliğini arttıran etkisinden kurtulmayacak, aynı zamanda kömürlü termik santral kaynaklı hava kirliliğinin yol açabileceği 34.000 erken ölümü de önleyebilecek.
Gündüzyeli: Düşük kabona geçiş şart
Avrupa İklim Ağı’nda Türkiye İklim ve Enerji Politikaları Koordinatörü Elif Gündüzyeli enerjideki dönüşümün önemine vurgu yapıyor:
“Paris Anlaşması birkaç hafta içinde yürürlüğe girecekken Türkiye gibi halihazırda yüksek karbonlu büyüme yolundaki ülkeler için düşük karbonlu bir patikaya geçiş kaçınılmaz. Bu raporda, Paris Anlaşması'nın imzacılarından olan Türkiye'nin, küresel sıcaklık artışını 1.5-2C derecede sınırlama yolunda ve 2050'ye kadar 100% yenilenebilir enerjiyi hedefleyen politikaları benimsediği takdirde elde edebileceği kalkınma odaklı faydaları ortaya koyuyoruz.
"Diğer hızla gelişen ekonomiler düşük karbonlu politikaları benimsemeye başlamışken, Türkiye'nin bir an evvel iddialı iklim politikalarını hayata geçirerek hem imzacısı olduğu Paris İklim Anlaşması'nın ortaya koyduğu geri dönüşü olmayan iklim değişikliğini engelleme hedefine yönelmesi, hem de çok geç olmadan mevcut fırsatları değerlendirmesi şart". (NV)
