Savaş Ay, 7 Aralık 2011 tarihli Takvim Gazetesi'nde "Sulukule Yenileme Projesini hayata geçiren Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir'in kendisine proje alanını gezdirdiğini ve pek çok tanınmış sanatçının ders vereceği, eski mahalle çocukları ve gençlerinin öncelikle kabul edileceği konservatuar düzeyinde bir müzik akademisinin açılacağı haberini verdiğini" yazıyor.
Mahallenin yıkılışına tanıklık eden bizler, onaylı mimari projede yer almayan akademinin nasıl açılabileceğini anlayamasak da haberi olumlu bulduk. Bununla birlikte kafamıza takılan sorular var.
Belediye öncelik tanınacak olan yıkılan mahalledeki çocuk ve gençleri tespit etmiş miydi? Onların eğitim durumları ve adresleri konusunda bilgiye sahip midir? Müjdesi verilen konservatuarda nasıl bir sistem uygulanacağı konusunda yeterli hazırlık yapılmış mıdır? Nasıl bir eğitim programı öngörülmektedir?
Bizler ailelerin (yaklaşık 3500 kişinin) mahalleden ayrılmak zorunda bırakılışlarına tanıklık ettik. Yeni yapılan binalarda yıkılan mahalleden sadece dört ya da beş ailenin yaşayacağını biliyoruz. Müzik geleneğinin yaşatılması ve geliştirilmesi için, Sulukule Roman Kültürünü Geliştirme ve Dayanışma Derneği ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Türk Müziği Konservatuarı'nın katılımıyla 2010'dan beri çocuklar ve gençler için müzik ve dans dersleri verilen Sulukule Çocuk Sanat Atölyesi'ni yürütüyoruz
Atölyemizin deneyimlerini anlatan 110 sayfalık bir kitabımız var. Kitabımızı Fatih Belediyesi'ne ulaştırdık. Atölyenin eğitim programı ve eğitim kadrosu konusunda uzun tartışmalar ve titiz bir çalışma yaptık. Bir buçuk senedir atölyemizde haftanın her günü ritim, keman, dans, nota, İngilizce ve etüt dersleri veriliyor, hiphop atölyeleri yapılıyor.
İTÜ Konservatuar'dan öğretmenlerin derslerine ek olarak mahalle yakınında yaşayan tanınmış müzisyenler, çocuklarla müzik çalışmaları yapıyorlar. Atölyeden her hafta ortalama 80 çocuk yararlanıyor. Başlangıç ve ileri seviye için iki bölümde yapılan her derse 20 civarında çocuk katılıyor. Çello, keman ve perküsyon gibi çalgılardan oluşan 20 kişilik bir orkestramız var.
Sahne aldığımız konserlerde büyük bir beğeni topluyoruz. Simon Bolivar Orkestrası ve El Sistema'nın kurucusu José Abbreu ve orkestranın dünyaca ünlü şefi Gustavo Dudamel geçen ağustos ayında İstanbul'da orkestramızı büyük beğeni ile dinleyip, takdir ettiler. Sulukule Çocuk Sanat Atölyesi'nin çalışmalarına medyada da en azından "farkındalık yaratacak kadar!" yer verildi.
Projede yer almamasına rağmen, Sulukule Konservatuarı açılabilirse, bu haber sadece reklam amaçlı değilse, bu konuda ilk işbirliği yapılması gereken kurumlar Sulukule Roman Kültürünü Geliştirme ve Dayanışma Derneği, İTÜ Türk Müziği Konservatuarı ve Sulukule Çocuk Sanat Atölyesi'dir.
Biz de bir müjde verelim: Bizler mahalle çocuklarına ulaştırılması gereken müzik eğitimi konusunda deneyim kazandık ve bu konuda çalışmaya devam ediyoruz, bu eğitimin ulaştırılması gereken çocukları, gençleri ve ailelerini tanıyoruz.
Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir her fırsatta "oradaki evler tenekedendi-naylondandı" diyor. Mustafa Demir'e hatırlatmak istiyoruz. Mahalle yenileme alanı ilan edilmeden önce sit alanıydı, teneke ve naylon evler olduğu için mi sit alanıydı?
Evler teneke ve naylonsa yıkımlar sırasında onca moloz nereden çıktı? Diyelim ki evlerin bazılarının fiziksel koşullarının iyileştirilmesi gerekiyordu. O bölgedeki belediyenin görevi bunu öne sürerek o mahalleyi yıkmak olabilir mi?
Belediyenin görevi oradaki koşulları, orada yaşayanlar yararına iyileştirecek şekilde hizmet vermek değil midir?
Bilirkişi uygulanmakta olan projeyi kamu yararına aykırı buldu. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), defalarca yıkılan mahallenin İstanbul için oldukça değerli bir "kültürel miras" olduğunu hatırlattı.
Sayın Demir ve Fatih Belediyesi'nin projede yer almamasına rağmen şimdi bir "Müzik Akademisi" düşünmüş olmaları, bunu "sadece" yıkılan mahallenin çocukları ve emsal teşkil eden diğer çocukların eğitimi için düşündüklerinde isabetli olur. (FO/GGT/YY)