Devrimci 78'liler Federasyonu'nun "12 Eylül Utanç Müzesi" Sergisi, 3 Eylül'de Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde açılıyor. 15 Eylül'e kadar açık kalacak serginin ve organizasyonun detaylarını, Ankara 78'liler Derneği Başkanı Hüseyin Esentürk anlatıyor.
Devrimci 78'liler Federasyonu'nun uzun zamandır bu projenin gerçekleşmesi için çalıştığını, bilim insanları, akademisyenler ve sanatçılarla görüşmeler yaptığını anlatan Esentürk, Çankaya Belediyesi'nin sergiye izin vermekten öte Belediye Galerisi'nin tüm katlarını sergiye tahsis ettiğini de belirtiyor.
12 Eylül'ün en korkunç yüzü sahnede
Esentürk'ün verdiği bilgiye göre, serginin öncelikli hedefi, 12 Eylül'de yaşananları tüm gerçekliğiyle halka anlatmak. "15 gün boyunca devam eden etkinlikleri izleyenler, 12 Eylül'ün en korkunç, en acımasız yüzünü göreceklerdir" diyor ve ekliyor:
"Sergilerimizde idam edilenlerin son mektupları, özel eşyaları, içeriden dışarıya gönderilenler, işkence aletleri, idam sehpaları yer alacak. 12 Eylül dönemiyle ilgili karikatür ve resimlere de yer verilecek.
Çağdaş Sanatlar Merkezi konferans salonunda her gün ayrı bir etkinlik gerçekleştirilecek. Her gün en az iki akademisyen sunumu, panel ya da konferans yapılacak. Belgesellerin, müzik dinletilerinin yanı sıra fotoğraf sergileri ve mahkeme yazışmaları da halka sunulacak.
Mahkûm annelerinin ve Mamak Cezaevi'nde tutuklu bulunan kadınların çalışmalarının da yer alacağı sergide, 78'liler Federasyonu '3000 Tanık' projesine de devam edecek. Proje kapsamında 12 Eylül'e tanık olanların hikâyelerini dinledik, sergi kapsamında daha fazla tanığa ulaşabilmeyi umuyoruz."
"30 yıldır 12 Eylül'ü yaşıyoruz"
Esentürk, 12 Eylül 1980 darbesinin, üzerinden geçen 30 yıla rağmen bütün kurumlarıyla, anayasasıyla, YÖK'üyle ve MGK'sıyla hayatımızdaki varlığını sürdürdüğünü anlatıyor, "Artık 12 Eylül'le, darbecilerle ve 12 Eylül'ün vicdanıyla hesaplaşmamız lazım. Biz faşizmi teşhir eden net bir yaklaşımla hareket ediyoruz" diyor.
Esentürk, 20 Ağustos'ta yaptığı basın açıklamasında, düzenledikleri serginin "12 Eylül Utanç Müzesi" projesini şu sözlerle tanıtmıştı:
"Binlerce arkadaşımız, yoldaşımız, 'Yalan söylüyorsunuz, suçlusunuz hesap verin' diyecekler. İşkencede ölen yoldaşlarımız, 'Beni bu işkence aletlerinde katlettiniz, bu Filistin askısına astınız' diye seslenecek.
Erdal Eren, Necdet Adalı ve idam edilen bütün devrimciler asıldıkları darağaçlarını işaret ederek; 'Suçlusunuz hesap vereceksiniz' diyecekler.
Drama köprüsünden başlayıp 15'lere uzanan dönemin marşlarını seslendireceğiz.
Sabahın kör karanlığında mahpushane yollarına düşen, evladıyla görüşmesine beş dakika bile çok görülen analarımızı ve babalarımızı dinleyeceğiz.
Kürtçeden başka dil bilmediği için görüş kabininden yaka paça atılan büyüklerimizi dinlemeye çalışacağız, tabii ki yürekleri anlatmaya gözyaşları konuşmaya müsaade ederse..." (SA/BB)