Kitap Yazdı Siyasi Yasaklı Oldu
Siyasi yasaklı olma nedeni
1995 yılında Hatay'dan kapatılan RP milletvekili olarak parlamentoya giren ve 1999 yılında aday olmayan Mehmet Sılay, 1998 yılında yayımladığı "Parlamentodan Haber" adlı kitaptaki ifadelerinden dolayı hem siyasi yasak kapsamına girdi hem de Anayasa Mahkemesi'nin FP'nin kapatma gerekçesini oluşturdu.
AİHM'ne müracaat edecek
Yazdığı kitabın önsözünde anti-laik bir tavır var ise Anayasa Mahkemesi'nden çok daha önce yargı organlarının harekete geçmesi gerektiğini ifade eden Mehmet Sılay, şöyle konuştu:
*Ama benden ne bir ifade ne de savunma aldılar. Burada ya bir hukuk skandalı var ya da ifade ve düşünce özgürlüğüne yönelik baskı, gözdağı var."
"Nerede konuşacaktım!"
Türkiye'nin AİHM'de açılan 138 davadan mahkum olduğunu ve bu davalara ilişkin "takır takır" para ödediğini belirten Sılay,konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye niye bunu yapıyor? Ülkemiz yaşanır halde olmalı. Ben, Mecliste yaptığım konuşmalarımı, kanun tekliflerimi, soru ve araştırma önergelerimi kitap haline getirdim. Mecliste konuşamayacak isem nerede konuşacağım?"
Üye miyim bilmiyorum
Sılay, "Fazilet Partisi"ne üye miyim bilmiyorum. Pazartesi günü ilk işim, bunu araştırmak olacak'" dedi.
"Parlamentodan Haber"i yazdı siyasi yasaklı oldu
Aralarında şiir, araştırma, inceleme ve 1990 yılında Suudi Arabistan'da Hac sırasında yaşanan olayları anlatan "Tünel Faciası" isimli kitapları da bulunan Sılay, 1998 yılında yayımladığı 136 sayfalık "Parlamentodan Haber" adlı kitabın önsözünde, 1997 Şubat süreci sonrasında Türkiye'de yaşanan olayların, İran'da yaşananlarla eşdeğer olduğunu savunmuştu.
"Kendimi kültüre verdim"
İskenderun Devlet Hastanesi'nde uzun süre başhekimlik görevinde bulunan ve halen Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Mehmet Sılay, milletvekilliği sonrası kendisini tamamen kültür ve araştırma işine verdiğini söylüyor.
"Sine-i millet için geç kalındı"
Sılay, kapatılan FP milletvekillerinin sine-i millete dönme konusunda da "geç kalınmış bir iş. Refah Partisi döneminde ortaya atılıp, yaşama geçirilmeliydi" diye konuşurken, Anayasa Mahkemesi kararının siyasete yeniden atılması için tahrik yönünün bulunduğunu da kaydetti. (AB/YÖ)
