Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Amerikan Bloomberg kanalına Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemi alması ve olası yaptırımlarla ilgili açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemi almasına ilişkin konuşan Pompeo, "Daha fazla yaptırım gelebilir. Açıkçası S-400'lerin operasyonel hale getirilmemesini istiyoruz, amacımız bu" dedi.
İlk aşamada Türkiye'nin F-35 savaş uçağı programından çıkarılmasını sağladıklarını dile getiren Pompeo, Türkiye'nin teslim almaya başladığı S-400'lerin aktif hale getirilmesini "kabul edilemez bir adım" olarak nitelendirdi.
Ankara'ya uzun zamandır S-400 ve F-35'lerin uyumsuz olduğunu anlattıklarını belirterek "Bu sistemin (S-400) bir kısmını teslim aldılar, Türklerin bunu tekrar gözden geçirmesini istiyoruz" diye konuştu.
Sözcü Ortagus: Çok hassas bir konu
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus da “Türkiye bugüne kadar Suriye'de IŞİD'le mücadelede çok çaba sarf etti. NATO müttefikine yaptırım uygulamak ciddi bir adım. Bakan ve Başkan bu konuda bir karara vardığında açıklarız” ifadelerini kullandı.
Ortagus, CAATSA'da (ABD'nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele) belirli bir takvim olmadığını söylerken, "Türklerle bu konuyu görüşmeye ve endişemizi dile getirmeye devam ediyoruz. Bugün yaptırım konusunda açıklayacağımız yeni bir şey yok" derken, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“James Jeffrey'nin dosyasındaki en zorlu konulardan bir tanesi Türkiye'ye yaptırım. Türkiye'nin meşru kaygılarını giderip, yerel ortaklarımızı da koruyacak şekilde çözüm bulmak istiyoruz. Görüşmeler devam edecek. Çok hassas bir konu. Bölgede ABD askerleri var. Türkiye ile bu konuda çalışmaya devam edeceğiz.”
Graham: İlişkilerimize zarar vermeyecek bir yol bulmalıyız
Cumhuriyetçi Partinin kıdemli senatörlerinden Lindsey Graham da konuya ilişkin Twitter'dan yazılı açıklama yaptı.
Graham, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye'nin S-400'leri aktif hale getirmesi sonucunda ilişkilerimize zarar gelmesinin önüne geçebilecek bir yol bulmalıyız. Türkiye noktasında kazan-kazan yoluna bakıyoruz, kaybet-kaybet değil. Müttefikimiz Türkiye ile Serbest Ticaret Anlaşması'nı müzakere ederek daha güçlü bir ilişki kurabileceğimizi umuyorum.
“Bu, ekonomilerimizi bütünleştirecek ve her iki ulus için de bir kazan-kazan anlamına gelecek." (TP)