Haberin İngilizcesi için tıklayın
Türkiye’ye OHAL’e son verme çağrısı yapan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, çağrıya temel olan raporunu yayınladı. Rapora göre 18 aylık OHAL sürecinde, yargının bağımsızlığı, yerel yönetimlerde seçmen iradesi, gazetecilik, sivil toplum örgütlenmesi ve temel insan hakları başta olmak üzere bir dizi alanda vahim bir tablo ortaya çıkmış durumda.
İhraç edilen hakim ve savcı sayısı: 4200 Tutuklanan avukat sayısı: 570
4200’den fazla hakim ve savcı HSYK kararıyla ihraç edildi. Yaklaşık 570 avukat tutuklandı, 79 avukat uzun süreli hapis cezasına çarptırıldı, 1480 avukat hakkında soruşturma açıldı. Terörizm suçlarından yargılanan kişileri temsil eden avukatlar hakkında soruşturma açılmasının sistematik hale geldiği gözlemlendi.
Gözaltına alınan ya da tutuklanan gazeteci sayısı: 300
Yaklaşık 300 gazeteci, yayınladıkları içeriğin terörizme karşı mücadeleyi eleştirdiği gerekçesiyle, terör örgütlerine üyelik iddiasıyla ya da hakaret içerdiği iddiasıyla gözaltına alındı ya da tutuklandı.
Hapisteki küçük çocuklu kadın sayısı: 600
Hamile ya da yeni doğum yapmış kadınların gözaltına alınmasının sistematik bir uygulamaya dönüştüğü gözlemlendi. Aralık 2017 itibarıyla küçük çocuklu yaklaşık 600 kadın hapiste bulunuyor ve bunların 100 kadarı yeni doğum yapmış kadınlardan oluşuyor. Bu kadınların hemen hemen tamamı, terör örgütüne üyelikle suçlanan kocalarına yardım etmekle suçlanıyor ve haklarındaki suçlamayı destekleyen ayrı kanıtlar bulunmuyor.
Kapatılan kuruluş sayısı: 1719
Aralarında insan hakları ve insani yardım alanlarında faaliyet gösteren vakıf ve dernekler ile avukat örgütleri ve başka sivil toplum örgütlerinin de bulunduğu 1719 kuruluş kapatıldı.
Kapatılan medya kuruluşu sayısı: 166
Aralarında haber ajansı, televizyon istasyonu, radyo istasyonu, gazete, dergi ve matbaalar da bulunan 166 medya kuruluşu kapatıldı. Bu kuruluşların varlıklarına tazminatsız el konuldu. Aralarında Kürt yanlısı siteler de bulunan 100 binden fazla İnternet sitesine erişim engellendi.
Güneydoğu: 2017'nin ilk çeyreğinde 263’ü işkence 7907 hak ihlali
Temmuz 2015-Aralık 2016 arasında Türkiye’nin güneydoğusunda meydana gelen, öldürme, işkence, kadınlara şiddet, orantısız güç kullanımı, evlerin ve kültürel mirasın yok edilmesi, gıdaya, içme suyuna ve acil durumlarda sağlık hizmetlerine erişimin engellenmesi, ifade özgürlüğünün engellenmesini içeren vakalar sistematik biçimde devam etti. Güvenilir sivil toplum örgütlerinden gelen bilgilere göre 2017’nin ilk çeyreğinde bölgede, 263’ü işkence olmak üzere 7907 hak ihlali yaşandı. Türkiye, daha önceki raporda dile getirilen tavsiyelerin hayata geçirilmesi konusunda bir adım atmadı; bu çerçevede, 2015-16’daki operasyonlarda meydana gelen sivil ölümlerine ilişkin inceleme başlatma çağrısını dikkate almadı.
Belediyeler: Kürtlerin yönetimindeki 105 belediyeden 94’üne kayyum atandı
1 Eylül 2016 tarihli KHK ile Kürtlerin yönetimindeki belediyelere kayyum atandı ve mevcut belediye yöneticileri tutuklandı. Bu konumdaki105 belediye başkanından 35’i kadın 87’si hapsedildi. Aralık 2017 itibarıyla güneydoğudaki 105 belediyeden 94’üne kayyum atandı. Kayyumların tamamı erkek.
“Barış akademisyenleri”: 380 akademisyen ihraç edildi
Ocak 2016’da bir metinle Güneydoğu’da devlet tarafından vatandaşlara uygulanan şiddete son verilmesi çağrısı yapan akademisyenlerden 380’i üniversiteden ihraç edildi ve kamu görevinden men edildi. 5 Aralık 2017’de başlayan ilgili davada en az 146 akademisyenin “PKK adına terör propagandası yapmak”la suçlanması söz konusu. (ŞA)