Kadınlardan Erdoğan'a: Amberin Zaman'dan Özür Dile

Aralarında yazar, gazeteci, akademisyen ve kadın aktivistlerin bulunduğu 127 kadın bir basın açıklaması yaparak Başbakan Erdoğan’ın Amberin Zaman’dan derhal özür dilemesini talep etti.

Eşitlik İzleme Kadın Grubu, (EŞİTİZ) açıklamanın sosyal medyada gördüğü destek üzerine, metni imzaya açtı. Kampanyaya katılmak isteyenler bu  adresten imza verebiliyor.

“Siyasiler dokunulmazlık sayesinde cezasız kalıyor”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası sırasında Amberin Zaman’ın gazeteci olarak katıldığı bir TV
programında sorduğu soruya öfkelenerek Malatya ve Ankara mitinglerinde Amberin Zaman’a hakaret etmişti.

Aralarında Ayşe Hür, Ayşe Gül Altınay, Füsun Erdoğan, İpek Çalışlar, Mehveş Evin, Melek Ulagay, Meltem Ahıska, Nebahat Akkoç, Oya Baydar, Pelin Batu, Pınar Öğünç gibi isimlerin ilk imzacıları arasında bulunduğu metinde şu ifadelere yer veriliyor:

“Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası sırasında gazeteci Amberin Zaman’a ağır hakaretler etmiştir. Siyasilerin, kişilere karşı işlediği hakaret dahil her türlü suça karşı bir kalkan oluşturan ‘dokunulmazlık’ları sayesinde bu suçlar cezasız kalmaktadır.

“Başbakan'ın, miting meydanlarından yaptığı bu hakaretler nedeniyle öncelikle bir kadın ve bir gazeteci olarak Amberin Zaman’dan ve ayrıca tüm kadınlardan Türkiye ve dünya kamuoyu önünde özür dilemesini talep ediyoruz.”

Kadın gazetecilerden destek

Geçtiğimiz günlerde Kadın Gazeteciler Takipte Oluşumu, Türkiye Gazeteciler Sendikası Kadın ve LGBTİ Komisyonu ile MEDİZ Kadınların Medya İzleme Oluşumu Amberin Zaman’a destek için ortak bir açıklama yapmıştı.

Açıklamada şu ifadelere yer verilmişti:

“Başbakana ve güç kullanarak kadınları, kadın gazetecileri sindirmeye çalışanlara diyoruz ki:

“Bu düşmanlık ve sindirme üzerinden yürütülen siyaset bizi korkutmuyor. ‘Namus’, ‘ahlak’, ‘edep’ gibi kavramlar üzerinden bu tür had bildirme, sindirme ve hedef gösterme çabalarına rağmen biz haddimizi bilmeyeceğiz ve sinmeyeceğiz. Var olmaya, yazmaya, söylemeye devam edeceğiz.” (ÇT)