Eski Başbakan Tansu Çiller, 28 Şubat soruşturması kapsamında Savcı Mustafa Bilgili'ye "mağdur" sıfatıyla ifade verdi. Çiller'e ifadesi sırasında avukatı Salih Çelen de eşlik etti.
Ankara Adliyesi çıkışında konuşan Çiller, ayrıntılı açıklamayı Meclis Darbeleri Araştırma Komisyonu'nda yapacağını söyledi. Çiller, 28 Şubat sürecine ilişkin çok güçlü bir arşivi olduğunu ve önemli şeyler anlatacağını ifade etmişti.
Yaklaşık 2,5 saat boyunca ifade veren eski Başbakan, televizyon kanallarına yönelik basın toplantısında "Bugün toplanan bilgileri gördüm, belgelere şahit oldum" dedi.
"Özel yetkili Cumhuriyet savcısı beni aradı ve 28 Şubat sürecine ilişkin ciddi ve geniş kapsamlı bir çalışma yaptığını ve bu çerçevede özellikle bizimle ilgili çok ciddi mağduriyet unsurları gördüğünü ifade etti. Bizi davet etti. Bugün bu davete icabet ettik. Kendisini dinleme imkanım oldu. Gerçekten çok geniş kapsamlı bir soruşturma ve bir çalışma süreci tamamlanıyor."
"Üzüntüyle görülüyor ki o dönemin hükümetinin özellikle Doğru Yol Partisi (DYP) kanadı hedef seçilmiş. Birinci amaç olarak Doğru Yol Partisi'ni çökertmek için Batı Çalışma Grubu kapsamlı bir çalışma sürdürmüş."
"Bunu yapmak için bu partinin genel başkanını o dönemde ölçülü ve doğrudan yıpratabilmek için her türlü haber ve her türlü imkanın kullanılması gerektiğini, birinci amaç olarak belirlemiş."
"Ve yine bu sürecin sonunda Refah Partisi kapatıldı. Sonuç itibarıyla hükümet düşürüldü. Yine görülüyor ki bu dönemde her darbede olduğu gibi en fazla mağdur olan milletimiz olmuştur. Bu yakın tarih çok farklı yazılmış, millete farklı algılatılmış ve sonuçta bir dönem demokrasi dışı yöntemlerle ve milletin Meclis'e yolladığı aritmetik tahrip edilerek, milletvekili ikna odaları kurularak, milletvekili transferleriyle yeni hükümetler kurdurulmuş ve bizim içinde bulunduğumuz hükümet düşürülmüştür."
"Millet, bu aşamada sadece milli iradenin ipotek altına alındığı bir dönemi yaşamamış, batırılan bankayla, fakirleştirilen ülkeyle trilyonlarla ifade edilen miktarları bir yük olarak üstüne almış ve bunun acısını çekmiştir."
Çiller, "Kimseden şikayetçi olmadım" diye ekledi.
"Demirel darbe hazırlığının önünü açtı"
Çiller, ifadesinde Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) darbe planlarıyla ilgili duyum aldıktan sonra eski Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'yı uyardığını söyledi.
Taraf gazetesinin haberine göre, Çiller üç sayfalık ifadesinde, Karadayı'nın makamına giderek, "Yanlış yapıyorsunuz. Demokrasilerde böyle girişimler olmaz. Bu girişimlerinizi sona erdirin. Ben elimden geldiği kadar bunu önlemek için mücadele edeceğim" dediğini anlattı.
Darbeyi önceden gördüklerini vurgulayan Çiller, "Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarını görevden almak istedik. (Necmettin) Erbakan'la görüştük ancak, 'Demirel imzalamaz' dedi. Bu nedenle girişimimiz askıda kaldı" ifadelerini kullandı.
"Aramızda bir anlaşma yapmıştık. İki yıl dönüşümlü olarak Başbakanlık görevini yürütecektik. Erbakan'ın 'imam hatipler bizim arka bahçemiz' açıklaması ve muhafazakâr kesime verdiği yemeğin akabinde postmodern darbe hazırlıklarını öğrenmiştik."
"Bana iki yıl Başbakan olmamı önerdi. Kabul ettim ancak bu öneri dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in engeline takıldı. Demirel'in bu girişimi darbe hazırlığında olan askerin önünü açtı. O dönemde partimizden 60 kişi istifa etti. İstifa etmeleri için baskı yapılmış olabilir. Akabinde de süreç tamamlandı partim dağıldı."
"Özer Çiller'i çete lideri gibi gösterdiler"
Çiller, 28 Şubat sürecinde medyanın BÇG ile koordineli çalışarak kendisini ve ailesini hedef alan yayınlar yaptığını savundu.
Eşi Özer Çiller'in medyada "çete lideri" gibi gösterildiğini ifade eden Çiller, "Doktor muayenesinde gizlice çekilen görüntüleriniz kullanılarak şantaj yapıldı mı" sorusuna ise "her yol denendi" diye yanıt verdi.
Dönemin İçişleri Bakanı Meral Akşener'in eski Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı Çetin Saner tarafından tehdit edildiğini de doğrulayan Çiller, BÇG ekibinden şikâyetçi olmadığını belirtti ve "Bu ekibin en büyük mağduruyum" dedi.
Kazan da ifade verecek
Dört ay önce de Çiller'in danışmanı Hüseyin Kocabıyık, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nda yürütülen soruşturma kapsamında ifade vermişti. Kocabıyık savcının kendisine Batı Çalışma Grubu'nu sorduğunu söylemişti.
Soruşturma kapsamında dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan da ifadeye çağrıldı.
Ayrıca, 28 Şubat soruşturmasında ifadesine başvurulacaklar arasında dönemin medya patronları Aydın Doğan ve Dinç Bilgin ile gazeteciler Sedat Ergin ve Fatih Çekirge de var.
"Postmodern darbe" diye de anılan 28 Şubat ile ilgili ilk soruşturma Şubat ayında başladı, önce Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK) halen çalışan dört sivil memurun ifadesi alındı.
Ardından düzenlenen iki operasyonda, aralarında emekli Orgeneral Çevik Bir ve emekli Tümgeneral Erol Özkasnak'ın da bulunduğu 26 kişi tutuklandı.
Savcılıkta, şüphelilere Batı Çalışma Grubu soruldu. (AS)