"Sadece 12 Eylül için değil, bir daha 12 Eylül yaşanmasın diye evet bekliyoruz. [...] Bu, darbe anayasasını kenara itip milletin anayasasına 'evet'tir."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, referanduma sunulacak anayasa değişikliğinin kabul görmesi için 1980 darbesini yapanların kendilerini korumak için getirdiği anayasanın geçici 15. maddesinin kaldırılmasını öne sürüyor. Darbecilerin idam ettiği Erdal Eren'in, Mustafa Pehlivaoğlu'nun, Necdet Adalı'nın adını anıyor, ağlıyor, "hayır" kampanyası yürüten muhalefet partilerinin tabanından, Kürtlerden oy istiyor.
"Bu işkencelerle, milletçe hesaplaşacağız. Gencecik ölümlerle hesaplaşacağız, 17 yaşındaki çocukları yağlı urgana götürenlerle hesaplaşacağız" diyor. Peki ama nasıl?
12 Eylül'le yargı yolu paketle açılmıyor
Kaldırılan maddenin korumasına sığınan, darbenin başındaki isim, dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren rahat, "Anayasalar da yenilenir" diye karşılıyor değişiklik paketini.
Evren'in rahat olmasının sebebi belli; başka bir düzenleme yapılmadığı takdirde darbecilerin hiçbiri yargı önüne çıkarılamayacak. Farklı düşünenler de olsa, hukukçular zaman aşımı nedeniyle darbecilerin yargılanamayacağı görüşünde.
Farklı zamanlarda medyada konuşan ceza hukukçusu Yılmaz Yazıcıoğlu, Demokrat Yargı Derneği'nden Osman Can, Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Prof. Dr. Ülkü Azrak gibi farklı kesimlerden isimlerin ortaklaştığı nokta maddenin kaldırılmasının pratik bir sonucu olmayacağı.
Bu sava dayanak gösterilen zaman aşımı, darbe tarihinde 20 yıldı. Şu an 30 yıla çıkmış durumda fakat suçta ve cezada kanunilik ilkesi gereğince suçun işlendiği tarihteki kanunların uygulanması gerekiyor ve zaman aşımına uğramış bir konuda soruşturma başlatılamıyor.
Evren'i yargılamak isteyince meslekten atılan savcı Sacit Kayasu ve emekli askeri hakim Ümit Kardaş'sa işkence gibi konuların insanlığa karşı suç kabul edilip zaman aşımından muaf tutulması gerektiğini söylüyor.
Kayasu, Geçici 15. Maddenin yargılamayı tamamen engellediği için zaman aşımının uygulanamayacağını da iddia ediyor.
Evren mi, Erdoğan mı?
Sekiz yıldır iktidarda olan AKP, ilk anayasa hazırlığını "türban" tartışmasının ardından rafa kaldırmıştı. Şimdiyse farklı farklı konuları düzenleyen 26 madde tek bir paket halinde halk onayına sunulacak. Hukukçuların ağırlıklı görüşüne göre, Geçici 15. Maddenin kaldırılması da "darbeyle hesaplaşmak isteyen"lerin olurunu almak için pakete sokulan bir Truva atı gibi gözüküyor.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) geçen yıl konuyu gündeme getirdiğinde, Evren telaşa kapılmıştı.
"Beni yargılamak mı istiyorsunuz? Buyurun gidip halka sorun. Bir referandum yapın. Evren Paşa yargılansın mı diye sorun. Eğer halk ’Evet yargılansın’ derse, milletimin önünde herkese söz veriyorum. Bu işi yargıya bırakmam. İntihar ederim."
Şimdiyse 93 yaşında, Bodrum, Yalıkavak'taki evinin balkonunda her zaman olduğu gibi yaptığından memnun. "İnşallah sandığa gideceğim. Allah ömür verirse oyumu kullanacağım" diyor.
Erdal Eren'i asana mı inanacağız, asanlardan hesap sorulacak, diyene mi? İkisi de "evet" diyor... (EÜ)