232. kez Galatasaray Meydanı'nda buluşan Cumartesi Anneleri/İnsanları, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından kaybedilen Hüseyin Morsümbül'ün kaybından sorumlu tuttukları Albay Durmuş Kıvrak'ın yargılanmasını istediler.
Kayıp yakınları Hanife Yıldız ve Mahmut Kaçgar da herkesi Edirnekapı Mezarlığı'nın önünde savaşa, ölümlere ve yeni mezarlara dur demeye çağırdılar.
"Şehitlik denizlne mezara barikat olalım"
Dün (6 Eylül) saat 12.00'deki eylemde Morsümbül'le ilgili bilgileri aktaran Türkiye Yazarlar ve Sendikacılar Derneğinden Mustafa Köz, "Bu olayda sorumluluğu bulunan bütün askeri yetkilileri, başta Kenan Evren olmak üzere bütün 12 Eylül cuntacılarını yargılayın" dedi.
Köz eylemde Arjantin Plazo De Mayo ve Cumartesi Anneleri için yazdığı "Onlar için bir düş" adlı şiiri okudu.
Eylemde konuşma yapan kayıp yakını Yıldız şunları söyledi:
"Herkesin çiçekleri mezar başında soluyor. Bizim çiçeklerimiz de bu sokakta soluyor. Önümüz bayram, gelin bayramla birlikte analar olarak çiçeklerimizi, ellerimizi birleştirelim. Barışın yolunu biz açalım. Açılım, açılım dediler; açılımdan elektrik zammı çıktı. Bunların hepsi çocuklarımıza ağlar, bize acırlar. Ama ölenler geri gelmez, kayıplarımız bulunmaz. Dün anneler toplanmış Edirnekapı Şehitliği'ne gitmişler. İnsanlar çocuklarını güle oynaya, davulla zurnayla uğurluyorlar ama dönüşlerini mezarlıklarda karşılıyorlar. Gelin hep birlikte Şehitlik denilen o mezarlarda barikat olalım. Artık askerlerin oraya gitmemesi için, bizim oralara çiçek götürmemiz için, evlatlarımızın çiçek alarak yanımıza gelebilmesi için savaşın, operasyonların durmasını isteyelim."
"Barışı sağlayacak olan da biz anneleriz. Çünkü acıyı biz çekiyoruz" diyen Yıldız, "bunlar çocuklarımızı şehit diye getirip bize teslim ediyorlar. Sesimizi yükseltmezsek çocuklarımızın kanı şarap olur, etleri meze olur" dedi.
"Bizim burada oturmamız için diyorlar ki kayıpları için ağlar ağlar giderler. Onlar için de diyorlar ki ağlar ağlar mezarlıkta dururlar. İşte bunun son bulması için tüm annelere tüm babalara sesleniyorum; ben de acılı bir anneyim. Bir anne yavrum deyip ağladığı zaman benim de yüreğim parçalanıyor. Biz artık söyleyeceğimiz her şeyi söyledik ama hiçbir şey çocukların ölümünün önüne geçmedi. Anneler artık buna duyarlı olmalı. Herkesi Edirnekapı Mezarlığı'na, yüreklerimizi, çiçeklerimizi, yumruklarımızı birleştirmeye çağırıyorum. Yeter artık diyelim. 14 yıldır biz burada kayıplarımızın akıbetini soruyoruz. Kayıplar olmasın, savaş olmasın diye mücadele veriyoruz. Gelin kayıplarımızı birlikte arayalım, gelin Kürt çocuklarına, Türk çocuklarına birlikte ağlayalım barışa dur diyelim."
"Birlikte başaracağımıza inanıyorum"
Kaçgar ise oğlu ile 1997'de bu meydanda kayıplar için oturduğunu belirtti. O tarihten sonra oğlundan bir daha haber alamadığını kaydeden Kaçgar, "Bana bölücü dediler. Oğlumun cenazesini bana vermediler. Oğlun yaşıyor dediler. Ne olursa olsun bu mücadeleye devam edeceğim. Sizinle birlikteyim. Birlikte başaracağımıza inanıyorum" dedi.(BÇ)