90’larda albümleri toplatılan, konserleri yasaklanan, konser sonrası gözaltına alınan onlarca Dersimli sanatçı baskılar sonucu Avrupa’ya göç ermek zorunda kaldı.
Ali Asker, Mikail Aslan, Metin- Kemal Kahraman, Yılmaz Çelik göç eden Dersimli sanatçılardan sadece birkaçı.
90’larda sürgüne gitmek zorunda bırakılan Dersimli sanatçılar bugün yeniden gözaltına alınıp tutuklanıyor. Peki, bugün yeniden yaşanan gözaltı ve tutuklamalar tesadüf mü?
bianet’ konuşan Dersimli sanatçılar Mikail Aslan ve Ferhat Tunç bu baskıların tesadüf olmadığını ve bilinçli bir politika çerçevesinde yürütüldüğü söylediler:
Mikali Aslan: Sanatçı toplumun sorunlarını dile getirendir
“Dersim Festivali’nde yaptığım konuşmalar nedeniyle Dersim Savcılığı tarafından ifadeye çağrıldım. Önüme sosyal medya hesaplarımın incelenmesi sonucu hazırlanan bir dosya konuldu. Dosyada verdiğim röportajların, konserlerin fotoğrafları konulmuş ve altına ‘suç teşkil eden bir durum tespit edilmemiştir’ yazılmış. Nerede ne söylüyorsak kayıt altına almışlar.
"Sanatçılar, toplumlarının hassasiyetlerini, kaygılarını ve sorunlarını dile getirmekle sorumludur. Tutuklu belediye eş başkanlarına selam göndermemi suç olarak sayıyorlar.
“Bu gözaltı ve tutuklamalar tesadüf olmadığı gibi dışarıda söz söyleyebilecek muhalif sanatçı, politikacı hiç kimseyi bırakmak istemiyorlar. 90’larda sürgüne gönderilme nedenimiz de yaptığımız sanattı, bugün baskılara maruz kalmamızın sebebi de yaptığımız sanattır.
“Dersim halkıyla bağımızı koparmak istiyorlar”
“Sanatçıların topluma verebileceğini hiçbir siyasetçi ve politikacı veremez. Bizlerin Dersim halkıyla bu bağını koparmak istiyorlar. Kültürümüzün nefes alabileceği tek alan sanat kaldı. Bunu yok etmek istiyorlar. Anadilin, kültürel değerlerin sanat yoluyla halka ulaşmasının önünü kesmek istiyorlar.
Tunç: Devletin Dersimle hesabı bitmiş değil
“Dersimli sanatçıların hedef olması tesadüf değil. Çünkü o sanatçılar ana dillerinde kılamlar söylüyor. Çünkü o sanatçılar Dersimin tarihine ve doğasına yönelik saldırılar karşısında duyarlılık gösteriyor. Mevcut AKP-MHP ve bu faşist ittifakının yedeğinde olan Perinçekçi ve ulusalcı zihniyetlerin özelikle Dersim söz konusu olduğunda ortaklaştıkları görülüyor. Bunların Dersimle olan hesapları bitmiş değil.
“Tüm sanatçıların tutuklanması mümkün”
“Sanatçı Şenol Akdağ hakkında hazırlanan iddianameyi gördükten sonra Dersimli sanatçılara neden yöneldiklerini görmek mümkün. İtirafçı ifadesine dayanarak Şenol Akdağ hakkında oluşturulan iddianame ile aslında Dersimli tüm sanatçıların tutuklanması mümkün.”
TIKLAYIN-Sanatçı Şenol Akdağ'ın Avukatı: Saz Çalmaktan Örgüt Üyeliğiyle Suçlanıyor
Albümler, filmler, ödüller ve cezalar...
Grup Munzur'un solisti Onur Yanardağ'ın geçtiğimiz yıl tutuklanmasıyla başlayan Dersimli sanatçılara yönelik gözaltı ve tutuklamaların son halkasında Yılmaz Çelik ve Grup Munzur'un eski solisti Şenol Akdağ yer aldı.
Yıllarca süren sürgün; 10 albüm
30 yılı aşkın sanat hayatında Zazaca ve Türkçe 10 albüm yapan; 38 yıldır hayatını sürdüğü İsviçre'den memleketi Dersim'e konser için gelen Yılmaz Çelik, 8 Aralık'ta konser sonrası gözaltına alındı. Çelik, 10 Aralık'ta çıkarıldığı mahkemede "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandı.
Örgüt üyeliği'ne delil; saz çalmak
1992 yılında kurulan Grup Munzur'da 10 yılı aşkın süre yer alan, 2005 yılından sonra da solo albümler yapan Dersimli bir diğer sanatçı Şenol Akdağ da, 19 Kasım günü evi basılarak gözaltına alındı.
Akdağ, 22 Kasım'da çıkarıldığı mahkemede "örgüt üyesi" olmak iddiasıyla tutuklandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Akdağ hakkında hazırladığı iddianamede tanıkların "saz çalar, türkü söyler, beste yapar" ifadelerinin yanı sıra "örgüt bayrağı altında konser verdi" iddiasıyla TCK 314/2 maddesine göre; 5 yılda 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını istedi.
94'te terk ettiği ülkesine 12 yıl sonra döndü
30 yıla yakın sanat hayatı olan Mikali Aslan da birkaç önce Dersim'de verdiği konser sonrasında ifade vermek zorunda kalan isimler arasında. 1994'de terk ettiği ülkesine 2006'da gelebilen Aslan, çocuk yaşta bağlama çalarak başladığı müziğe 90'lı yıllarda Grup Munzur ve Grup Tohum ile devam etti. Aslan, Avrupa'da sürgünde yaşadığı yıllarda jazz geleneğinden gelen iki Alman müzisyen ile Mikail Aslan Ensemble'ı kurdu. Otantik müziği Senfoni Orkestrası ile buluşturdu.
90'lı yıllarda albümleri yasaklanan, verdiği konserler sonrası gözaltına alınan Ferhat Tunç ise, hakkında açılan davalar nedeniyle sekiz aydır Avrupa'da sürgünde yaşıyor.
42 ödül; 'örgüt üyeliği' iddiasıyla yargılama
42 ödül sahibi Bahoz ve Zer filmlerinin yönetmeni Kazım Öz de "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla hakkında dava açılan Dersimli isimler arasında yer alıyor. Öz , 24 Kasım 2018'de Dersim'in Pertek ilçesinde gözaltına alınmış ve Diyarbakır'a götürülmüştü. İki gün gözaltında tutulan Öz, savcılıktaki ifadesinin ardından 'adli kontrol' şartıyla serbest bırakılmıştı.
Belgesele hapis cezası
Dersim 38, Bakur (Kuzey) -Ertuğrul Mavioğlu ile birlikte-, 5 No'lu Cezaevi: 1980-84, Dr. Şivan belgesellerinin yönetmeni Çayan Demirel, Bakur belgeseli nedeniyle Ertuğrul Mavioğlu ile birlikte yargılandı. Batman 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi Bakur filminin iki yönetmeni Ertuğrul Mavioğlu ve Çayan Demirel'e "örgüt propagandası" suçlamasıyla 3'er yıl hapis cezası verdi. (RT)