2003 yılında AB ülkelerinde yapılan araştırmaya göre, çalışan nüfusun yüzde 16.4'ünün, yani her altı kişiden birinin sürekli bir sağlık sorunu veya bir özrü (1) bulunuyor. Araştırmaya katılan 8 yeni üye ülkede (2) ise, bu oran yüzde 14.3.
Bulgular, araştırmanın kapsadığı 25 ülkede yaşayan yaklaşık 45 milyon kişinin sürekli bir sağlık sorunu yaşadığını veya bir engeli bulunduğunu ortaya koydu.
Değişik oranlar
Çalışan nüfus içinde bu kişilerin oranı üye ülkeler arasında büyük ölçüde değişiklik gösteriyor.
Örneğin, en yüksek orana Finlandiya (yüzde 32.2) ve Britanya'da (yüzde 27.2) rastlanırken, en düşük oranların İtalya (yüzde 6.6) ve İspanya'da (yüzde 8.7) olduğu saptandı. Yeni üyeler arasında ise Estonya yüzde 23.7 ile başı çekerken, Slovakya yüzde 8.2 ile en düşük orana sahip ülke olarak açıklandı.
Araştırma sonuçlarını yorumlarken, oranlar arasındaki büyük farklara ihtiyatla yaklaşmak gerekiyor. Deneklerin soruları nasıl algıladıklarına bağlı olarak, sonuçların farklılıkları yalnızca kısmen yansıtıyor olmaları olasılığını ve ülkelerin farklı kültürel özelliklerinin yanıtları etkileyebileceğini göz önüne almak gerekiyor.
Cinsler arasında fark yok
Bulgular genel olarak değerlendirildiğinde, özürlü kadın ve erkekler arasında büyük bir rakamsal farklılık göze çarpmıyor. Eğitim düzeyi düşük gruplarda, dul, boşanmış ve aktif olmayanlar arasında özürlü kişilere daha fazla rastlanıyor. Bütün ülkelerde yaş ilerledikçe sürekli bir sağlık sorunu ve bir özrü olanların sayısı da artıyor.
İleri derecede özürlü kişiler arasında işgücüne katılım oldukça düşük. 16-64 yaşları arasındaki nüfus içinde çok ileri derecede özürlü olan kişilerin yüzde 78'inin, ileri derecede özürlü kişilerin ise yüzde 49'unun, 2002 yılında işgücüne katılmadığı anlaşılıyor. Bu oran, özürlü olmayan kişiler arasında ise yüzde 27'ye geriliyor.
Çalışan nüfus arasında ise, çok ileri derecede özürlü olanlar arasındaki işsizlik oranı (yüzde 12.8) ve ileri derecede özürlü olanlar arasındaki işsizlik oranı (yüzde 10.9), özürlü olmayanlardan (yüzde 7.2) daha yüksek. Hafif derecede özürlü olanlar arasındaki işsizlik oranı ise özürlü olmayanların oranına yakın.
2002de AB'de istihdam edilen ve çalışma ortamlarında çeşitli sınırlamalarla karşılaşan özürlü kişilerin yüzde 15.7'si işyerlerinde bu konuda bir destek ve yardım alabilmiş. Bu oran yeni üye ülkelerde ise yüzde 11.4.
(1) Özürlü kişiler terimi, İşgücü Anketinde, sürekli bir sağlık sorunu bulunan veya 6 aydan uzun bir zamandan beri özürlü olan veya özürlülük halinin 6 aydan daha fazla devam etmesi beklenen durumlarda kullanılıyor.
(2) Bu araştırmaya katılan yeni üye ülkeler: Çek Cumhuriyeti, Estonya, Kıbrıs, Litvanya, Macaristan, Malta, Slovenya, Slovakya. Letonya ve Polonya için veri elde edilemedi.
* Kaynak: http://www.europa.eu.int/