10 Ekim Katliamı Davasında Mahkemeye Belge Gelmiyor

10 Ekim katliamı davasının 7. grup duruşmaları bugün Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.

İki saldırganın 10 Ekim 2015'te, Ankara Garı önündeki Barış Mitingine yönelik düzenlediği saldırıda 103 kişi hayatını kaybetti. Davada 19’u tutuklu, 17’si firari 36 sanık yargılanıyor.

Duruşmaya 19 tutuklu sanıktan 18’i katıldı, sanık Hatice Akaltın sağlık raporu sunarak duruşmaya katılmadı.

TIKLAYIN - 10 Ekim 2015: Barış Mitingine Saldırının Faili Bombalı Eyleme Devam Etti

Mahkemenin müzekkereleri cevapsız

Bugünkü duruşmada ilk olarak söz alan müşteki avukatı Murat Kemal Gündüz, mahkemenin yazdığı müzekkerelere kamu kurumlarının cevap vermemesini eleştirerek şunları söyledi:

“Mahkemenin müzekkere yazarak talep ettiği bilgi ve belgelere, diğer mahkemeler de dahil olmak üzere hiçbir yerden yanıt verilmiyor. İcra müdürlüğü bile bir müzekkere yazdığında hızlıca yanıt alıyor ancak mahkemenin yazılarına cevap verilmiyor. Mahkeme, cevap vermeyerek davanın uzamasına neden olan kurumlarla ilgili gerekeni yapmalı, yargının gücünü göstermelidir.”

Otopsi raporu da gönderilmedi

Mahkemenin istediği şu bilgi ve belgeler mahkemeye gönderilmedi:

Polis operasyonunda üzerindeki bombayı patlattığı belirtilen IŞİD’den Yunus Durmaz’a ait ölü muayene ve otopsi tutanakları. Bingöl Emniyet Müdürlüğü’nden derneklerle ilgili istenen bilgi. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığından istenen, sanık Mehmet Kadir Cabael'in evinden çıkan dijtal materyallere dair belgeler. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı ve Gaziantep Emniyeti’nden istenilen, polis Beyazıt Bestami Duman hakkındaki adli ve idari soruşturma raporları.

“Barış demeye devam edeceğiz”

Müşteki avukatlarından İlke Işık da sözlerine, gözaltına alınan TTB Merkez Komitesi’nin barış talebini dile getirerek başladı:

“Başından beri bu davayı takip eden, 10 Ekim günü yaralılara müdahale ederek pek çok insanın hayatını kurtaran, dosyadaki gerçeklerin aydınlığa kavuşması için birçok girişimde bulunan ve bu davada da katılma talebi kabul edilen TTB yöneticileri ve avukatları aramızda değiller. Çünkü aynı 10 Ekim’deki gibi bugün de ‘barış’ dedikleri için TTB Merkez Konseyinin 11 üyesi gözaltında. Bizler ne olursa olsun ‘barış’ demeye devam edeceğiz.”

Savcılar hakkında suç duyurusu talebi

Avukat Işık, dosyanın soruşturma sürecini takip eden savcılar hakkında mahkemece suç duyurusunda bulunulmasını da talep etti.

Dava soruşturmasının eksik yürütüldüğünü, bu nedenle birçok delilin yok edildiğini anlatan Işık, savcılığın katliamdan bir gün sonra yaptığı tek işin kısıtlama kararı almak olduğunu ifade etti:

“Soruşturmada örgütün Antep yapılanması araştırılmadı. Soruşturma olmayan bir soruşturma yapmak istediler. Önceden bilinen isimleri alt alta yazıp verdiler. Adaletin tecellisine engel olmaya çalışan, delil karartan ve görevi kötüye kullanan soruşturmanın savcıları hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz.”

Davaya yarın devam edilecek. (AS)