Zorunlu askerlik sırasında gördüğü işkence sonucu hayatını kaybeden Uğur Kantar’ı darp etmek suçundan Diyarbakır’da süren davada Diyarbakır 11. Asliye Ceza Mahkemesi, suçun “nitelikli işkence” olduğunu söyleyerek görevsizlik kararı verdi ve dosyayı Diyarbakır Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi.
Diyarbakır 11. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi Osman Yusufoğlu’nun dün görülen 6. duruşmada verdiği karar şöyle:
“Mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin Ağır Ceza Mahkemesi olduğuna, delillerin takdiri Ağır Ceza Mahkemesine ait olmak üzere sanığın, maktul Uğur Kantar’a karşı nitelikli işkence suçundan, eylemine uyan Türk Ceza Kanunu’nun 95/4, 53, diğer katılanlar ve müştekilere karşı kastan yaralama suçundan eylemine uyan TCK 86/2 ve 86/3d, 53 maddeleri uyarınca dört kez cezalandırılması için dosyanın Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verildi.”
Türkiye İnsan Hakları Vakfı’ndan (TİHV) Avukat Senem Doğanoğlu dünkü duruşmada, sanığın eyleminin nitelikli işkence suçunu oluşturduğunu, bu nedenle görevsizlik kararı verilerek dosyanın Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini talep etmişti. Mahkeme talebi kabul etti.
Davadaki tek sanık Recep Tekin, olay yeri Kuzey Kıbrıs olmasına rağmen şu anki yerleşim yeri Diyarbakır olduğu için dava burada görülüyor. Diyarbakır’daki davada Uğur Kantar’ın babası Aydın Kantar’ın yanı sıra 18 kişi de müşteki olarak yer alıyor.
Kuzey Kıbrıs’taki yargılama sürüyor
Kantar’ı darp etmekle açılan diğer dava ise Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde devam ediyor. İkinci davanın bir sonraki duruşması 3 Haziran’da görülecek.
Uğur Kantar, Kuzey Kıbrıs'ta zorunlu askerlik yaparken 25 Temmuz 2011'de “disko” olarak ifade edilen disiplin koğuşunda ağır işkence görmüştü. Gardiyanların saatlerce dövdüğü, susuz bıraktığı, tuvalete gitmesine izin vermediği Kantar, elleri kelepçeli şekilde güneşin altında bekletildikten sonra fenalaşınca hastaneye kaldırılmıştı.
Girne Askeri Hastanesi'nden Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ne (GATA) gönderilen Kantar, iki buçuk ay sonra, 12 Ekim 2011’de hayatını kaybetmişti.
Kantar’ın ölümünden sorumlu oldukları ifade edilen, disiplin koğuşunda gardiyan olarak görev yapan Piyade Çavuş Ayhan Arslan ve Piyade Çavuş Fırat Keser “Neticesi sebebiyle ağır işkence suçundan” yargılanırken, Piyade Çavuş Recep Tekin “ basit yaralama” ve Cezaevi Müdürü Astsubay Ayhan Şentürk “İhmal suretiyle görevi kötüye kullanmak” suçlamasıyla yargılanıyordu.
Tutuklu sanıklar Arslan ve Fırat Keser, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nce 21 Mart 2014’te görülen duruşmada verdikleri ifadenin ardından serbest bırakıldı.
Girne Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin vermiş olduğu tahliye kararına Kantar ailesinin avukatı Teoman Özkan itiraz etti. İtirazı değerlendiren Adana Askeri Mahkemesi, suçun vasfı ve mahiyeti, delilerin halen toplanmamış olması nedeniyle tahliye kararlarını kaldırılmasına karar verdi ve sanıkların tekrar tutuklanmasına hükmetti. (AS)