Irak'ın başkenti Bağdat'ta 2 Temmuz Cumartesi gecesi bomba yüklü bir araç patladı. Saldırıyı Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütü yüklendi. Irak Sağlık Bakanlığı bugün saldırıda hayatını kaybedenlerin sayısının 250'ye yükseldiği bilgisini paylaştı.
IŞİD Ramazan ayı boyunca sivillere yönelik saldırılarını sürdürdü. Bağdat saldırısı 2003'ten bugüne yapılan en kanlı saldırı olarak kayıtlara geçti.
İstanbul'da Atatürk Havalimanı'na yapılan saldırı da düşünüldüğünde, bu saldırılarda kurbanların çoğunlukla Müslüman siviller olmasına anlam vermek ilk bakışta güç gibi geliyor; çünkü Ramazan İslam inancında arınma ve ibadet dönemidir. Ramazan bitimindeki bayram ise barışma ve hoşgörü ile gelir. Saldırılar Müslümanlar için kutsal günlerde yoğunlaştı. Bunun nedenini King's College'tan Shiraz Maher, BBC için yazdı.
Savaş Çalışmaları Bölümü üyesi olan Maher, 'Selefi Cihad: Bir fikrin tarihi' adlı kitabın yazarı ve King's College'deki Uluslararası Radikalleşme Çalışmaları Merkezi'nde (International Center for the Study of Radicalization - ICSR) araştırmacı.
* * *
Ramazan, İslami takvimin en kutsal ayı olarak görülür ve günahlardan arınma ve ölçülülük zamanıdır.
Müslümanlar 30 gün boyunca oruç tutar ve Allah'ın bu ay boyunca daha bağışlayıcı olduğuna inanırlar.
Camiler de bu dönem boyunca normalden daha kalabalıktır.
Ramazan bayramı konusunda bir yandan bu düşünce ve duygular söz konusuyken, radikal örgütler ise bu ayı bir fetih ve talan ayı olarak görüyorlar.
Bu nedenle de Ramazan ayında saldırılarını artırma yoluna gidiyorlar.
El Kaide'nin Suriye'deki kanadı Nusra Cephesi yakın bir dönem önce Ramazan ayını "fetihler ayı" olarak tasvir etmişti.
Ramazan yaklaşırken, IŞİD sözcüsü Ebu Muhammed el-Adnani tüm dünyadaki destekçilerine "Kafirlerin olduğu her yerde bunu bir facia ayına çevirmek için hazırlanın. Özellikle de hilafetin Avrupa ve Amerika'daki savaşçılarına ve destekçilerine sesleniyorum" demişti.
"Allah yolunda"
Ramazan'ın bir savaş ayı olduğu düşüncesinin kökeni İslam tarihine dayanıyor.
Muhammed Peygamber, Bedir savaşı olarak bilinen ilk cihadını 624 yılı Ramazan'ında yapmıştı.
Bundan sekiz yıl sonra Mekke'yi de Ramazan ayında fethetmiş ve İslam için en kutsal merkezi olan Kabe'yi ele geçirmişti.
Bütün bunlar ışığında Ramazan ayındaki saldırılar yalnızca bir askeri eylemden öte görünüyor ve "Allah yolunda ibadete yakın bir eylem" olarak anlaşılıyor.
Afganistan'daki Arap yabancı savaşçıların 1980 yılındaki komutanı olan ve "modern cihadın babası" olarak görülen Abdullah Azzam, "Cihadı terk etmek oruç tutmayı ya da namaz kılmayı bırakmak" gibidir demişti.
Azzam daha sonra da, "Cihat en mükemmel ibadet türüdür ve cihat yoluyla Müslümanlar cennette en üst mertebelere çıkabilirler" demişti.
Aşırı yorumlar
Müslümanların geneliyse, doğal bir şekilde cihat ve Ramazan ayı arasında kurulan bağlantılara tepki duyuyorlar.
Onlara göre Ramazan bir tefekkür ve kendini sınırlama ayı.
Radikal düşünceler bu durumu "eğer Ramazan ayında fazladan namaz kılma ve zekat verme makbul ise neden daha fazla kan dökülmesi de makbul olmasın" diye yorumluyor.
Bu yoruma bakarak, Ramazan ayının neden yaşadığımız türden bir kan, ölüm ve gözyaşına neden olduğunu anlamamız mümkün.
* Yazının orijinali için "Why so-called Islamic State chooses to bomb during Ramadan", Türkçe çeviri için BBC Türkçe.
(HK)
* Fotoğraf: Anadolu Ajansı/Bağdat