Haberin İngilizcesi için tıklayın
İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, EGEÇEP, TMMOB, Menemen, Aliağa ve Foça halkı, İzmir'in Aliağa ve Foça ilçesindeki Horozgediği mahallesinde İzdemir Enerji Elektrik Üretim A.Ş. tarafından yapılması planlanan enerji santrali projesi için üçüncü kez ÇED olumlu kararına iptal davası açtı.
Planlanan İzdemir Enerji Santralı- II'nin bölgede geri dönüşümü olmayacak hava ve çevre kirliliğine yol açacağını savunan sivil toplum örgütleri dava dilekçesinde önceki iki yargı kararına direnildiğini savundu.
İzmir Baro Başkan Yardımcısı Özgür Yılmazer süreci bianet'e değerlendirdi:
"Hukukun ardından dolanıyorlar"
Avukat Yılmazer, iki kez iptal edilen ÇED olumlu kararının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından bir üçüncüsünün alınmasını 'hukukun ardından dolanmak' olarak niteleyerek şunları söyledi:
"İzmir 2. İdare Mahkemesi ve İzmir 5. İdari Mahkemesi daha önce iki kez ÇED olumlu kararını iptal etti.
"Ama bu iptal kararlarının uygulanması için başvurulduğu zaman, bunları beklemeden ve bu mahkeme kararını uygulamadan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından üçüncü defa yeni bir ÇED 'olumlu' raporu alındı.
"Biz de İzmir'de sivil toplum örgütleri olarak ve Foça, Menemen, Aliağa halkı da dahil olmak üzere yeniden bu üçüncü kez yeni bir dava süreci başlattık dün itibariyle.
"Santral sürecini biran önce başlatabilmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Biz tekrar yeni açtığımız davada da yürütmeyi durdurmayı talep ettik. Yürütmeyi durdurma zaten hemen verilen bir karar konuyla ilgili bir işlem yapılmadan yürütmenin durdurulmasını sağlayacağız.
"Çok büyük bir ihtimalle yürütmeyi durdurma ve ÇED iptal kararı tekrar verilecek."
"Yurttaşların hukuk güvenliği kaldırıldı"
Dava dilekçesinde de 'İşlem Mahkeme kararına direnmenin ürünüdür' denildi ve eklendi:
"Aliağa-İzdemir Termik Santralı ÇED olumlu kararı mahkemece ikinci kez iptal edilmiş olmasına rağmen, Mahkeme kararının uygulanması gereken 30 günlük süre içinde 10 yeniden 2009/7 sayılı genelgeyle yeni ÇED olumlu kararı verilmiştir.
"Bu olay Anayasanın 138/4.maddesinin ihlali niteliğinde yargı kararına açıkça direnmedir ve suçtur. Bu şekilde dava konusu işlemle davacıların ve Aliağa'da ve bölgede yaşayan yurttaşların hukuk güvenliği ortadan kaldırmıştır."
Santralin çevreye etkileri9 Eylül Üniversitesi ve İzmir Teknoloji Enstitüsü'nün raporlarına dayanarak hazırlanan dava dilekçesinde İzdemir Enerji Santrali II'nin çevreye vereceği zararlar ise şöyle özetlendi: Planlanan Termik Santrallerde teknolojik tüm önlemler alınsa bile, yalnızca Aliağa için değil, İzmir Kenti ve Kuzey Ege kıyıları ve bölgenin tamamı için büyük bir çevresel felaket yaratacaktır. Bölgenin tarım bölgesi olduğu ve özellikle zeytin ve diğer meyve ağaçlarının uzun dönem etkilenmelerine açık tarımcılık alanları olduğuna dikkat çekmek gerekmektedir. Özelde Ege bölgesinin ancak genelde tüm ülkemizde ormancılığın korunmasının zorunluluğu karşısında, bölgenin tarım ve orman işletmelerin işlemden etkileneceği açıktır. Aliağa'da kurulu bulunan sanayi tesisleri nedeniyle Aliağa ve yöresinin, zaten kirliliğin yoğun yaşandığı ve sınır değerlerin fazlasıyla aşıldığı bir bölge halini aldığı ortadadır. Demir Çelik Fabrikaları, Gemi Söküm Tesisleri ve diğer tesislerin yarattıkları kirlenme nedeniyle, Aliağa yöresi zaten çevre sağlığı ve canlı yaşamının çok büyük risk altında olduğu bir bölge halini almıştır. Varolan kirletici faaliyetlerin önüne geçilmesi gerekirken, yeni bir kirletici faaliyetin gündeme getirilmesi kaygı vericidir. |
(PT)