“Aile Bütünlüğünü Olumsuz Etkileyen Unsurlar İle Boşanma Olaylarının Araştırılması Ve Aile Kurumunun Güçlendirilmesi İçin Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu” çalışmalarını tamamladı.
Bugün TBMM Tören Salonu’nda düzenlenen etkinlikte, Komisyon’un 14 Ocak’tan bu yana yaptığı çalışmalar sonucu hazırladığı rapor tanıtıldı.
"Örnek Aile Plaketi"
Törende Türkiye'nin çeşitli illerinden belirlenen yedi aileye "Örnek Aile" plaketi verildi.
Plaket verilen aileler şöyle sıralandı: "Özgecan Aslan'ın ailesi, bağımlılık konusunda sosyal projelerde yer alan oyuncu Haluk Piyes ve annesi, kızlarına akciğerlerinin birer parçasını veren Tarzan Başar ve Ergül Başar çifti, müzisyen çift Eda, Metin Özülkü, Ordu'da üç çocuğu olan ve aynı zamanda üç çocuğa koruyucu ailelik yapan Neşe ve Hamdi Sezgin çifti, Düzce'de 38 yaşında eşi vefat ettikten sonra 3 çocuğunu büyüten ve meslek sahibi yapan Türkan Yağmur, İstanbullu 61 yıllık evli çift Gülten ve Ramazan Büyükboyacı çifti."
Türkiye evlenmede 6., boşanmada 26. sırada
479 sayfalık raporda “aile kurumunun bütünlüğünün korunmasına ve çözüm üretme kapasitesinin güçlendirilmesine yönelik” tespit ve öneriler, “Farkındalık ve zihniyet dönüşümü”, “Kamu hizmetlerine yönelik öneriler”, “Medya”, “Aile sosyal destek hizmetlerine yönelik öneriler”, “Aile hukukuna yönelik öneriler” başlıklarında toplandı.
Komisyon, kurulduğu Ocak ayından bu yana kurum, kuruluş, üniversite ve STK’lardan toplam 70 kişiyi dinledi.
Türkiye AB ve çevre ülkelerde evlenme oranında 45 ülke arasında 6. sırada, boşanma oranında ise 43 ülke arasında 26. Sırada yer alıyor.
6284'te değişiklik
AKP Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, Komisyon’un hazırladığı raporu Meclis Başkanlığına sunduğunu söyledi. Keşir’in konuşmasından satırbaşları şöyle:
* Türkiye Aile Yapısı Araştırmaları sonuçlarına göre; ailelerin en fazla iletişim konusunda sorun yaşadıkları ortaya çıkmış, bu alanda yapılması gereken çalışmalara ihtiyaç olduğu anlaşılmıştır. Aile bireyleri sorunlarını konuşarak değil, sessiz kalarak, küserek ifade etmektedir. Bu durumda sorunlar çözülememekte, aile çözümün değil, sorunun merkezi haline gelmektedir. Aileyi güçlendirmek ve sorun çözme kapasitesini geliştirmek amacıyla Aile Eğitim Programlarının ve Aile Danışmanlığı hizmetinin yaygınlaştırılması önem arz etmektedir.
* 6284 sayılı Kanunun uygulanması sırasında karşılaşılan bazı sorunların mevzuat düzenlemesi ile çözülmesi gerekmektedir.
* Boşanma sürecinde eşlerin ve varsa çocukların olumsuz etkilenmemesi amacıyla sürecin çatışma çözümleyici bir perspektifle ele alınması ve boşanma süreci danışmanlığının yaygınlaştırılması gerekmektedir.
* Türk Medeni Kanunu’nda boşanma davasının reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliğinin temelden sarsılmış sayılacağı ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verileceği yazıyor. Ancak hükümde geçen üç yıllık bekleme süresinin günümüzde son derece uzun olduğu, dava ve temyiz sürelerinin tamamı göz önüne alındığında uygulamada mağduriyetlere, taraflar arasındaki uyuşmazlığın artmasına ve hatta çatışmanın devamına yol açtığından bu sürenin bir yıl olarak değiştirilmesi yönünde mevzuatta düzenleme yapılması önerilmektedir.
* Boşanma süreci ve sonrasında, çocuğun yüksek menfaati göz önüne alınarak çocuk teslimi ve çocukla şahsi ilişki tesisine yönelik mahkeme kararlarının infazının icra dairelerinin görev alanından çıkartılması gerekir.
* Diziler, filmler ve programlarda olumsuz rol modellere yer verilmemesi, aileye ilişkin yanlış mesajlar olmaması için öz denetim gerekmektedir. Aynı zamanda aileye duyarlı yapımlar, yayın ilkelerini titizlikle uygulayanlara yönelik de teşvik uygulamaları yapılmalıdır. (ÇT)
