Özgecan Aslan’ın bindiği minibüsün şoförünce öldürüldüğü Mersin’de üniversiteli kadınlar ile ulaşımda karşılaştıkları sorunları konuştuk.
Özgecan Aslan’ın öğrencisi olduğu Çağ Üniversitesi öğrencileri, okul servislerinin sık olmadığını, belediye otobüslerinin de üniversiteye gelmediğini, dolmuşlarda ve dolmuş beklerken tacizlerle karşılaştıklarını söyledi.
Geçtiğimiz yıl Bahar Salim adlı öğrencinin tamamlanmayan yurt yolunda gerçekleşen trafik kazasında hayatını kaybetmesi ve yolda yaşanan tacizlerle ilgili tepkilerini duyurduğumuz Mersin Üniversitesi öğrencileri yurt yolundaki iyileştirmenin yeterli olmadığını anlattı.
Çağ Üniversitesi öğrencileri Çarşamba günü saat 09.00’da servislerin arttırılması ve dolmuşlara denetim yapılması talebiyle kampüsten başlayan bir yürüyüş düzenleyecek. Yürüyüşe diğer üniversitelerden öğrenciler de katılacak.
“Servisler yetersiz, belediye otobüsü yok”
Özgecan Aslan’ın öğrencisi olduğu Çağ Üniversitesi’nden öğrenciler okulun otoban yolunda bulunduğunu, Mersin’e bir buçuk saat, Adana’ya yirmi dakika uzaklıkta olduğunu söyledi.
İsminin açıklanmasını istemeyen öğrenci, sabah evlerinin önünden geçen servisle okula geldiklerini ancak dönüş için 13.30 ve 16.30’da kalkan iki servisin yeterli olmadığını anlattı.
“Dersler erken ya da geç bittiğinde servisler yerine dolmuşları ya da treni kullanıyoruz. Öğrencilerin çoğu da TOK (Tarsus Otobüsçüler Motorlu Taşıyıcılar İşletme Kooperatifi'ne bağlı araçları kastediyor) kullanıyor. Okul yönetimine daha önce şikayetler olmuş ama servis sayıları arttırılmadı.”
“Sanayi bölgesinden geçen bir yol. Dolmuşlar pis, düzensiz. Dolmuşa binenlerden rahatsızlıklarımız oluyordu ama şoförlerden birebir rahatsızlık yaşamadım.”
Bir diğer kadın öğrenci de dolmuş beklerken diğer yolculardan ve yoldan geçen araçlar sürücülerinin sözlü tacizlerine uğradıklarını anlattı; “Şoförlerin süzmesi gibi şeylerle de karşılaşıyoruz.”
“Yalnızca biz değiliz, Adana ve Mersin arasında benzer sorunları yaşayan çok sayıda kadın var. Büyükşehir Belediyesi’ne iş düşüyor. Büyükşehir buraları görebilse, güvenilir araçları gönderebilirse ulaşım daha güvenli olur.”
“Okul yönetiminin servis saatleriyle ilgili sorunu ortadan kaldıracağı söyleniyor, yapılacağını düşünüyorum çünkü şimdiye dek okulla ilgili sorun yaşamadık.”
“Şehirde de üniversitede de ışıklandırma yetersiz”
Mersin Üniversitesi öğrencileri de okul servislerinin yeterli olmadığını, dolmuşların da belirli mesafeye kadar gittiğini anlattı.
Elif Çimen, şehirde ve üniversitede ışıklandırmanın yetersizliğine değindi:
“Üniversite içinde bile ışıklar yetersiz, geceleri de tenha oluyor. Geç saatte çıktığımızda korkuyoruz. Yurtta kalan ve ikinci öğretimde okuyan öğrenciler için daha büyük sorun var.
“Üniversite merkeze yarım saat, kırk dakika uzaklıkta. Mersin’in özellikle ara sokakların çok karanlık. Kadınları düşünerek şehir planı yapılmıyor.”
“Tarsus’ta oturup Mersin Üniversitesi’ne gidip gelenler çok. TOK’ları kullanıyorlar, yolların ışıklandırması az. Tüm şoförlere tacizci gözle bakmıyoruz ama dolmuşta tek kaldığımızda korkuyoruz, inmemiz gereken yerden önceki durakta indiğimiz oluyor.
“Güvenliğin sağlanması lazım. Çağ Üniversitesi’nde servis saatlerinin düzenlenmesini, belediyeden de Tarsus ile Mersin arasında öğrenciler için ulaşım sağlamasını talep ediyoruz.”
“Yurt yolunda iyileştirme yeterli değil”
Geçtiğimiz yıl Bahar Salim adlı öğrencinin trafik kazasında hayatını kaybettiği yurtta kalan öğrenci de yurt yolundaki iyileştirmenin yetersiz olduğunu söyledi:
“Okul servisi sabah sekizde başlıyor, üç dört sefer yapıyor ama akşam servis yok. Dolmuşa binmek için yürüyoruz, dolmuşun indirdiği yerden de yürümemiz gerekiyor. Yurt yolu yağmurda çamur içinde kaldığında araç yolunu kullanmak zorunda kalıyoruz. Işıklandırma yeterli değil. Yol ıssız oluyor. Dolmuş seferlerinin yurda kadar olmasını ve okul servislerinin seferlerinin arttırılmasını istiyoruz.”
Yağmur adlı kadın öğrenci de okula dolmuşla gidip geldiğini, dolmuş bekleyen diğer insanlarca sözlü tacize uğradığını ancak bu konuda şikayette bulunmadığını söyledi. Çözüm önerisiyle ilgili sorumuzu ise “erkeklerin denetiminde olduğu sürece hepsi sakıncalı” yanıtı verdi. (BK)
* Fotoğraf: Basir Gülüm / Mersin / AA