Yerel Seçimlere Cinsiyet Kotasıyla Gidilsin

KA-DER, Siyasi Partiler ve Seçim Yasası ile Anayasanın 10 maddesinde kadınlar lehine değişiklik yapılması için bir kampanya başlattı. İlgili yasalara kadın kotası ve partili kadınları güçlendirecek önlemlerin konulması isteniyor.

İstanbul

Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği (KA-DER), kadınların seçme ve seçilme hakkını kazanmalarının yıldönümü olan 5 Aralık'ta bir kampanya başlattı.

Siyasi Partiler ve Seçim Yasası ile Anayasa'nın 10. maddesinde kadın kotası ile partili kadınları güçlendirecek önlemlerin konulmasını talep eden KA-DER, bu konudaki kampanyayı çeşitli biçimlerde sürdürecek. Meclis'e sunulmak üzere imza kampanyası, mektup gönderme gibi eylemlerin yanı sıra hukuk alanında da çalışmalar yapacak. İkinci Anayasa değişiklik paketi üzerinde çalışan partiler arası uzlaştırma komisyonuna 10. Madde değişiklik önerisini ve gerekçesini sunacak ve bu çalışmaları izleyecek. Kampanya çeşitli biçimleriyle yerel seçimlere kadar sürecek.

Hükümet ve TBMM Göreve!

KA-DER, konuyla ilgili taleplerini şöyle sıralıyor:

* Seçilme özgürlüğünü genişletmek üzere hazırlanmakta olan anayasa değişiklik paketine, kadınlara siyasette ve her alanda "fırsat önceliği" tanınmasını sağlayan değişiklikler eklenmelidir. Hükümet böylece yeni anayasa paketiyle, nüfusun yüzde 50'sini oluşturan kadınların seçilme hakkını kullanmakta karşılaştıkları engelleri aşma yolunu açacaktır. Anayasa değişikliklerinin Tayyip Erdoğan'a özel olmadığını kanıtlamış olacaktır.

* Hükümet programında vaat edilen Siyasi Partiler ve Seçim Yasası değişiklikleri seçimlerde ve partilerde en az yüzde 30 cinsiyet kotası zorunluluğu getiren önerileri de içermelidir. 2004 yerel seçimlerine, "cinsiyet kotası" uygulanarak gidilmelidir .

Ulusal Eylem Planı

KA-DER, hükümetin somut hedefler içeren bir eylem planı hazırlamasını da talep ediyor:

* Hükümet, programında yer alan CEDAW sözleşmesinin (Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi) tüm yönleriyle yaşama geçirilmesi için, kadın örgütleriyle birlikte, acilen bir "Ulusal Eylem Planı" hazırlamalıdır.

* Ulusal Eylem Planı alınacak yasal ve idari önlemlere ilişkin yıllık somut hedefler koymalı, uygulamadan sorumlu kurum ve mekanizmalar ile gerekli kaynaklar belirlenmelidir.

* Bu çalışmaların koordinasyonunu sağlaması gereken KSSGM (Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü) Başbakanlığa bağlanmalı ve teşkilat yasası acilen çıkarılmalıdır.

Eşitlik için Anayasa

KA-DER'in diğer kadın örgütleriyle birlikte hazırladığı ve 30'u aşkın kadın örgütünün desteklediği "Eşitlik için Anayasa ve Siyasi Partiler ve Seçim Yasası" değişiklik paketleri önümüzdeki günlerde, TBMM'deki tüm milletvekillerine iletilecek ve harekete geçmeleri istenecek.

KA-DER'den Gönül Dinçer, 2002 seçimleri öncesinde, KA-DER ve diğer kadın örgütleri, " Eşitlik için Anayasa ve Siyasi Partiler ve Seçim Yasası" değişiklik paketlerinin yasalaşması için çaba gösterdiler. Ancak, siyasi konjonktür bir kez daha buna izin vermedi. Seçim sonuçları, seçimlerde ve parti yönetimlerinde en az yüzde 30 cinsiyet kotası zorunluluğu getirilmesinden başka çare olmadığını bir kez daha gösterdi," diyor.

Eksik temsile karşı çıkın

KA-DER kadınlara da çağrı yapıyor: "Parlamentodaki partilere ve milletvekillerine baskı yapmak için, tüm siyasi partileri, kadın örgütlerini, STK'ları, partili, partisiz tüm kadınları, ikinci sınıf bir demokrasiye razı olmak istemeyen tüm vatandaşları bu seferberliğe katılmaya çağırıyoruz. Bu amaçla başlattığımız imza kampanyasına destek verin. TBMM'deki partilere ve milletvekillerine, telefon, e-posta ve faks mesajları gönderin. Herkes için, "tam demokrasi" istiyorsanız "eksik temsile" karşı çıkın." (FK/BB)