Uçan Süpürge'den Erken ve Zorla Evlilikler Almanağı

Yaklaşık beş yıldır erken ve zorla evlilikler hakkında çalışmalar yürüten Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği, "Küçük Yaşta ve/veya Zorla Evlilikler 2010 Almanağı" hazırladı.

Türkiye'den ve dünyadan erken ve zorla evliliklerle ilgili 80 haberin derlenmesiyle oluşan almanakta, hemen her gün üçüncü sayfalarda karşımıza çıkan haberlerin yanı sıra bu sorunla mücadeleye işaret eden ve mücadele çabalarını gösteren örnekler de yer alıyor.

"Meseleyi görünür kılmaya mecburuz"

Uçan Süpürge'den Selen Doğan, erken ve zorla evliliklerin bir şiddet biçimi ve hak ihlali olduğunu hatırlatıyor; "Bu konuda farkındalık yaratabilmek için bu meseleyi görünür kılmaya mecburuz" diyor.

"Evlilik, şiddetin meşru mekanı. Zamansız veya baskı altında yapılan evlilikler ise daha başlamadan hak ihlali anlamına geliyor" diyen Doğan, erken ve zorla evliliklerin bir şiddet, ihlal veya istismar olarak görülmesinin önündeki engellerin ise ancak hak temelli bir bakışla aşılabileceğine inanıyor.

Doğan, almanağı hazırlamaktaki amaçlarını, "erken ve zorla evliliklerle ilgili farkındalık yaratmak, sorunu Meclis ve kamuoyu gündemine taşımak, konunun çözüm ortaklarıyla müzakeresine katkıda bulunmak" olarak özetliyor.

"Mücadele kadın örgütlerinin de görevi"

"Erken ve zorla evlilikler ülkenin tamamında, acil ve etkin hükümet politikaları gerektirecek kadar büyük ve karmaşık bir sorun" diyen Doğan, bu sorunla mücadele etmenin yasa koyucular, akademi ve medya kadar kadın örgütlerinin de görevi olduğunu hatırlatıyor:

"Çünkü bu bir cinsiyet eşitsizliği sorunu ve tüm çıplaklığıyla sorunu teşhis etmek bizim işimiz. Sonrası adım ise çözüm için ilgili tüm kurum ve kuruluşların güçlerini birleştirmesi olacak. Biz bu almanakla teşhise katkıda bulunuyoruz.

Kadınların eğitimden sağlığa, siyasal katılımdan sosyal yaşamda var olmaya kadar pek çok açıdan önünü tıkayan, hakları ihlal eden bir uygulamadan söz ediyoruz ve bunu tek başımıza sivil toplum örgütleri olarak çözemeyiz. Bir kamu politikası oluşturmak ise zor değil.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu bu konuda bir adım attı, alt komisyon kurarak erken evlilikleri siyasetin gündemine taşıdı. Eksikleri vardır ama çok önemli bir adım bu.

Dilerim tüm siyasi karar vericiler, dünyada 80 milyondan fazla olan çocuk gelin nüfusunun dikkate değer bir bölümünün de Türkiye'de bulunduğunu, erken evliliklerin kalkınmayla da ilgili olduğunu, yalnızca kadınların değil erkeklerin de sorunu olduğunu görmezden gelmezler." (BB/EÖ)

"Küçük Yaşta ve/veya Zorla Evlilikler 2010 Almanağı" için tıklayınız.