Türkiye Psikiyatri Derneği Merkez Yönetim Kurulu adına Uz. Dr. Agâh Aydın ve Yrd. Doç. Dr. Ayşe Devrim Başterzi'nin "25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü" açıklamasından Dünyada ve Türkiye'de kadına yönelik "erkek"/devlet" şiddeti verilerini yayımlıyoruz.
Kadına yönelik şiddet "kamusal veya özel yaşamda kadınlara fiziksel, cinsel veya psikolojik acı, ıstırap veren ya da verebilecek olan cinsiyete dayanan bir eylem, tehdit, zorlama, keyfi olarak özgürlükten, ekonomik gereksinimlerden yoksun bırakma" olarak tanımlanıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Kadınlara Yönelik Şiddetin Önlenmesi Bildirgesi kadına yönelik şiddetin "kadınlara yönelik, toplumsal cinsiyete dayalı ve bir kadına sırf kadın olduğu için yöneltilen ya da oransız bir şekilde kadınları etkileyen bir şiddet" olduğunu belirtiyor.
Dünya ve Türkiye'de kadınlara yönelik şiddet her geçen gün artıyor. Kadınlar, işyerinde, evinde, cezaevlerinde, hastanede, okulda kısacası yaşamın her alanında şiddete maruz kalıyor.
Adalet Bakanlığı'ndan
Adalet Bakanlığı verilerine göre 2002'de 66 olan kadın cinayeti, 2007'de 1077'ye, 2009'da ilk 7 ayında 953'e ulaştı.
Resmi olmayan verilere göre 2009'da 1126 kadın öldürüldü.
Altınay-Arat araştırmasından
Türkiye'de 2007'de Ayşe Gül Altınay ve Yeşim Arat'ın "Türkiye'de Kadına Yönelik Şiddet" araştırması sonuçlarına göre;
* Her üç kadından birinin fiziksel şiddet görüyor.
* Her 100 kadından 35'i "Hayatı boyunca" eşinden en az bir kez fiziksel şiddet görüyor.
* Kocalarından boşanmış veya ayrılmış kadınların fiziksel şiddet deneyimi yüzde 78,
* Eğitim düzeyi arttıkça fiziksel şiddet gördüğünü söyleyen kadınların oranı azalıyor.
* En az bir kez fiziksel şiddete maruz kaldığını söyleyenlerin oranı okuma yazma bilmeyen kadınlar arasında yüzde 43, yüksek öğrenim görmüş kadınlar arasında yüzde 12'dir.
* Gelir düzeyi arttıkça fiziksel şiddet gördüğünü söyleyen kadınların oranı düşüyor. -
* Kadınların yüzde 14'ü en az bir kez "istemediği zamanlarda cinsel ilişkiye zorlandığı"nı belirtiyor.
* Cinsel şiddete uğradığını söyleyenlerin yüzde 67'si aynı zamanda fiziksel şiddete de maruz kaldığını söylüyor.
Dünyanın şiddeti
Birleşmiş Milletlerin verilerine göre tüm dünyada kadının şiddete uğrama oranı yüzde 17 ila yüzde75 arasında seyrediyor.
Bu oran Kanada'da yüzde 25, Japonya da yüzde 59 iken, Hindistan'da yüzde 75'e çıkıyor.
Tüm dünyada sıcak çatışmaların yaşandığı birçok yerde kadınlar taciz, tecavüz, karın deşme, cinsel organların tahribi gibi cinsel şiddetin birçok biçimine maruz kalıyor.
1971 de Bangladeş'te savaş sırasında 250 - 400 bin kadına tecavüz edildi, buna bağlı 25 bin gebelik oluştu.
Bosna Hersek'te 20 binden fazla kadına tecavüz edildi.
Rwanda'da bir yıl içinde tecavüze uğrayan kadın sayısı 15 binin üzerinde.
2009'da hala bazı ülkelerde kadınlar o ülkelerin kanunlarına göre taşlanmaya, kırbaçlanmaya, öldürülmeye devam ediyor.
Sudan'da pantolon giymek, İran'da erkeklerle birlikte müzik dinlemek, Suudi Arabistan'da tek başına araba kullanmak gibi gerekçeler kadınların "resmi" öldürülmelerinin nedeni olabiliyor.
Ekonomik iddet
Tüm dünyada kadınların para kazanmaları engelleniyor, eğitim almaları, meslek sahibi olmaları zorlaştırılıyor, ev içi emekleri ise güvencesiz ve ekonomik açıdan karşılıksız bırakılıyor.
Kadınlar tarım, ev işleri, gündelik yevmiyeli işler gibi alanlarda erkeklerden çok daha uzun saatler boyunca hiç durmadan çalışsalar da emeklerinin hak ettiği maddi karşılığı alamıyor, sosyal güvenceden yoksun kalıyor.
Dünya toplamında kadınlar eşit işe karşılık yaklaşık yüzde 20 oranında daha az para kazanıyor.
Tüm dünyadaki sermayenin yüzde 10'u, taşınmaz malların sadece yüzde 1'i kadınların elindedir.(BA/BB)