“Ebru, beni duyuyorsan gözlerini kırp”

* Fotoğraf: İdil Fosem

Haberin İngilizcesi için tıklayın

“Yazarak iletişim kuruyor. Ama bugün yazmakta da çok zorlandı. Sadece çok yorgun olduğunu yazabildi. O kadar bitkin ki, çok az tepki verebiliyor. Beni duyuyorsan gözlerini kırp diyoruz, gözlerini kırpıyor. ‘Evet-hayır’ demek için başını sallıyor.”

Ölüm orucundaki avukat Ebru Timtik ile bugün görüşen avukat Betül Vangölü Kozağaçlı bianet’e yaptığı açıklamada, hem Timtik’in son durumunu anlattı hem de ölüm orucundaki avukatlarla ilgili acilen tahliye kararı talep ettiklerini ifade etti.  

“Karnında şişlikler olduğunu daha önce de duyurmuştuk, bu şişlikler devam ediyor ve çok fazla ağrı yapıyor. Muhtemelen sindirim sisteminde sorun var. Ağrıdan kıvranıyor.”

“Suyu şırıngayla yudum yudum içebiliyor”

Avukat Betül Vangölü Kozağaçlı, Timtik’i “çok bitkin, çok halsiz, çok zayıf” diye anlattı:

“Çok bitkin, konuşmaya çalışıyor sesi çıkmıyor, sesini duyamadık. Bugün ağrılar yüzünden en yorgun, halsiz olduğu günlerdendi.

“Bilinci açık, söylediklerimizi anlıyor ancak durumu çok endişe verici. Sıvı, şeker ve B1 vitamini almakta da çok zorlanıyor.

“Refakatçisi, B1 vitamininin kapsülünü açıp içindeki tozu sıvıyla karıştırarak şırıngayla veriyor. Suyu da bu şekilde, şırıngayla yudum yudum içebiliyor.

“Boğazının durumu uzun süredir kötüydü, şimdi hayatta kalabilmek için işkence çekiyor.

“Kilosu bir süre önce ölçülmüştü, 33 kiloydu. Zaten artık kaybedeceği bir kilo da kalmadı, vücudunda kas ve yağ kalmadı.”

“Tahliye olacaksın, Dersim’e gideceğiz”

Betül Vangölü Kozağaçlı, “Ebru Dersimli, iki ay kadar önce ‘Buradan çıkınca Betül ablamı alıp bir ay Dersim’de kalacağız’ demişti. Bugün de ona bu sözünü hatırlattım, başıyla onayladı. Ben de ‘tahliye olacaksın, gideceğiz’ dedim.”

“Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin nihai kararından önce tahliye kararı vermesini talep ediyoruz öncelikli olarak. Durum, adli tatil sonrasına bırakılamayacak kadar acil.

“Mahkeme Ebru için eğer şimdi tahliye kararı vermez de dosyadaki nihai karar için beklerse bu, ölüm cezası vermek olur. Bunun da farkında olduklarını düşünüyoruz, biz avukatları olarak onlarca dilekçe verdik, baro başkanları görüştü.

“Ayrıca sağlık durumuna ilişkin tespitler sadece bize ait değil, hekimler de bu riski dile getiriyor. Bir an önce tahliye bekliyoruz.”

"Sağlıklı bir insanı dahi hasta edecek koşullarda"

Halkın Hukuk Bürosu da Timtik’le ilgili şu bilgilendirmeyi yaptı:

“Ebru; tam 27 gündür havasız bir odada, sürekli açık tutulan ışık altında ve gürültülü bir ortamda tutulmaktadır. Ölüm orucunda olması nedeniyle ışık, ses gibi pek çok uyarana karşı hassasiyeti artmıştır. Ebru'nun kaldığı koşullar sağlıklı bir insanı dahi hasta edecek kadar kötü bir durumdadır.

“23 Ağustos Pazar gününden itibaren Ebru Timtik'in durumu ağırlaşmıştır, sıvı almada zorlanmaktadır. Ayrıca vitamin ve şeker alımı iyice azalarak durma noktasına gelmiştir. Bu durum hayati tehlikesinin artmasına ve her geçen saniye ile yaşamının daha da riske girmesine yol açmaktadır.”

Timtik’in teyzesi Yıldız Deniz de hastane önünde yaptığı açıklamada, “Her gün her dakika bekliyoruz, çocuğumuza bir şey olacak diye. Yargıtay halen neyi bekliyor” diye sordu.

Ne olmuştu?

Adil yargılanma talebiyle 237 gündür ölüm orucunda olan avukatlardan Ebru Timtik, Dr. Sadi Konuk Eğitim Araştırma Hastanesi’nde; 205 gündür ölüm orucunda olan Ünsal da Kanuni Sultan Süleyman Eğitim Araştırma Hastanesi’nde tutuluyor.

İki hastane de pandemi hastanesi.

Timtik ve Ünsal’ın tahliyesi için Anayasa Mahkemesine 10 Ağustos’ta başvuru yapıldı. AYM, ölüm orucunun kritik aşamasında olan iki avukatın sağlığının ciddi bir tehlikede olmadığına hükmederek başvuruyu reddetti. (AS)