Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği / Türkiye Hapishane Çalışmaları Merkezi (CİSST/TCPS) 1-12 Haziran tarihleri arasında hapishanelerden gelen şikayetlere ilişkin hazırladığı raporu yayınladı.
Koronavirüs salgınının başlamasından son rapor tarihine kadar 80 farklı hapishaneden gelen başvurulardan 39’u kapalı, 41’i açık cezaevlerinden oluşuyor.
Raporda şikayetler şöyle sıralandı:
Kapasite Sorunu
Hapishanelerde kapasite sorunu uzun süredir devam etmektedir ve mahpuslar bu sebeple birçok sorun yaşamaktadır. Mahpuslar koğuşlarının kalabalık olduğunu, yatakların birbirlerine yakın mesafede olduğunu ve bu yakınlıkta uyumak zorunda kaldıklarını, sosyal mesafe koyamadıklarını, ortak alanlar ve yemekhanelerde çok fazla mahpusun bir araya gelmek zorunda kaldığını aktarmışlardır.
Genel durumu ve hijyen önlemleri
• Salgın başlangıcında hapishaneler belli aralıklarla ve düzenli şekilde dezenfekte ediliyorken son dönemde bu sıklığın azaldığı,
• Koridorlara dezenfekte malzemesi koyan hapishanelerin sayısının oldukça az olduğu,
• İnfaz koruma memurlarının karantina sürecinde kalmaları gereken alanları terk ettiği, hapishane içinde hareket ettiği, hapishane personeli ve mahpuslarla iletişim kurdukları, karantina kurallarına uymadıkları,
• Bazı hapishanelerde infaz koruma memurlarının sosyal mesafe kuralına uymadığı, hijyen konusunda bireysel tutumların belirleyici olduğu ve yeterince denetlenme sağlanmadığı,
• Bazı kapalı hapishanelerde koğuşların hava almadığı ve yeterince havalandırılmadığı,
• Bazı hapishanelerin bulundukları konum ve sis gibi hava değişimlerinden etkilenmeleri sebebiyle mahpusların havalandırmaya çıkarılmadıkları, havalandırmanın kapatılmasının temiz hava ve sosyal mesafe imkanlarını asgariye indirdiği,
• Bazı hapishanelerde iklim koşulları sebebiyle nemin arttığı ve koğuşların yeterince güneş ışığı almadığı,
• Bazı açık hapishanelerde yemekhanelerin yeterince temizlenmediği, hijyenik olmadığı ve çok fazla mahpusun kullanmak zorunda olduğu,
• Bazı açık hapishanelerde yemekhane ve kantin sırasına girildiğinde sosyal mesafenin sağlanamadığı olmadığı belirtilmiştir.
Mahpusların Hijyeni
• Bazı hapishane idareleri koğuşlara sabun ve çamaşır suyu dağıtırken bazı hapishanelerde sabunun ücretsiz dağıtılmadığı,
•Bazı hapishanelerde telefon görüşmesi yapan mahpuslara maske verildiği, bazı hapishanelerde ise mahpuslar talep etmelerine rağmen telefon görüşmesi sırasında maske kullanamadıkları,
•Ücretsiz temizlik malzemesinin sağlanmadığı, ücretini ödeyemeyen, maddi durumu iyi olmayan mahpuslara da malzemenin sağlanmadığı,
• Birçok hapishanede tuvaletlere dezenfektan konulmadığı,
• Banyoların kirli olduğu,
• Lavabo sayısının az olduğu,
• Suların sık sık kesildiği, sıcak suyun sınırlı ve belirli zamanlarda verildiği,
• Kişisel hijyenin sağlanması konusunda sorunlar yaşandığı belirtilmiştir.
Beslenme
• Açık hapishanelerin izinler sebebiyle boşaltılması ile açık hapishanelerde hazırlanan yemeklerin dağıtımında sorunlar yaşandığı, bazı kapalı hapishanelere verilen yemeklerin kısıtlı ve kalitesiz olduğu, hijyenik olmadığı,
• Bazı hapishanelerde verilen ekmeklerin gramajının düşürüldüğü,
• Yemeklerin tüm mahpusların ihtiyacını karşılamada yetersiz olduğu,
• Tüm bu sorunlar sebebiyle hapishanelerde dağıtılan yemekleri yiyemeyen mahpusların beslenme ihtiyaçlarını kantinden karşılamak zorunda bırakıldıkları,
• Kantindeki ürünlerin pahalı ve ürün çeşitliliğinin az olduğu,
• Açık hapishanelerin kantinlerinde satılan ürünlerin kapalı hapishanelerin kantinlerinde satılan ürünlerden daha pahalı olduğu,
•Bazı açık hapishanelerde kantinin belirli zamanlarda açıldığı, bu sınırlı sürede ihtiyaçların karşılanamadığı, kantinlerin önünde uzun sıralar olduğu ve sosyal mesafe kurallarının ihlal edildiği,
• Diyet yemek verilmediği,
• Vitamin sağlanmadığı belirtilmiştir.
Sağlık hakkına erişim
• Hasta, yaşlı ve risk grubuna giren mahpuslar için önlemler alınmadığı, temizlik malzemesinin dağıtılmadığı, mahpusların önlemlerini kendileri aldığı,
• Bazı hapishanelerde doktorun revire gelmediği veya düzenli gelmediği,
• Bazı hapishanelerde mahpusların revire çıkarılmadığı, bunun yerine kendilerine hastalıklarının kapıdan sorularak alınan cevaplar doğrultusunda ilaç verildiği,
•Mahpuslar revire çıksalar da tüm ilaçlara erişemediklerini,
• Birçok hapishanede hastane sevklerinin ve tedavilerin durdurulduğu,
• Revir doktorlarının mahpusların sağlık durumları sebebiyle hastaneye sevk edilmesinin gerekli olduğunu ifade ettikleri hallerde dahi hapishane idarelerinin hastane sevklerini gerçekleştirmediği,
• Kronik hasta mahpusların hastane sevklerinin uzun zamandır yapılmamasının sağlık sorunlarının artmasına neden olduğu ve bunun durumlarını kritik aşamalara getirdiği,
• Hastaneden dönüşte 14 gün boyunca karantinada kalarak virüs kapma riskinin artacağı endişesiyle genel olarak tüm mahpusların hastaneye sevk konusundaki endişelerinin arttığı, hayatlarını tek başına idame ettiremeyen mahpusların da karantinada ihtiyaçlarını nasıl gidereceklerini bilemedikleri için hastaneye sevk olmak istemedikleri,
•Hastaneye gitmek zorunda kalan ağır hasta mahpusların hastaneden döndükten sonra karantinada tutulduğu ve ihtiyaçlarını tek başına karşılayamayan mahpusların birçok problem yaşadıkları belirtilmiştir.
Vakalar Sabri Kaya – Osmaniye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu 55 yaşındaydı. Üç kalp kapakçığında çürüme vardı. Koronavirüs salgını öncesinde hastaneye kaldırılmıştı ve yoğun bakımda tedavi edilmişti. Tedavinin ardından kaldığı hapishaneye dönmüştü. Hapishanede 1 hafta sonra tekrar durumu kötüleşti ve tekrar hastaneye götürülerek yoğun bakıma alındı. Ailesi, Cumhuriyet Başsavcılığı'na Kaya'nın infazının durdurulması için başvuruda bulunmuş fakat aylardır olumlu cevap alamamıştı. Ailesi Kaya'nın sağlık durumu sebebiyle hapishanede kalmaya devam etmesinden endişeliydi. Kaya'nın ailesi ve avukatları, insan hakları alanında çalışan sivil toplum örgütleri birçok başvuru yapmasına rağmen cezası ertelenmedi ve alması gereken sağlık hizmetini bu sürede alamadı. Yapıldığı gün ise ne yazık ki Kaya hayatını kaybetti. Mehmet Salih Filiz – Ödemiş T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu 23 yaşında bağırsak kanseri tanısı kondu. Tedavisi devam ederken Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan Ödemiş T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna zorunlu sevk edildi. 1 aydır Ödemiş T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda kalıyor. Ödemiş T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda kaldığı süre zarfında sağlığı kötüye gitti. Akciğerleri iyi değil ve sürekli kan kusuyor. Özel bir mama ile besleniyor. İlaçları Avrupa'dan geldiği gerekçesiyle kendisine verilmiyor. Maske ve temizlik malzemesi sağlanmamış. Bulunduğu koğuşta sosyal mesafe imkânı yok. Kendisini gören doktor acil hastane sevki istemesine rağmen hastane sevkleri yapılmadı. Hastane sevki yapılabilmesi için Filiz'den koronavirüs olması ve herhangi bir sağlık ihlali durumunda yetkililerin bu durumu kabul etmeyeceğini içeren bir dilekçe imzalaması istendi. Ailesi ve kendisi hastaneye sevk olduktan sonra 14 gün hapishanede karantinada kalması gerekeceği ve tek başına hayatını idame ettiremeyeceği için hastaneye sevk olması konusunda endişeli. Deniz Yıldırım – Elazığ 1 Nolu Kapalı Ceza İnfaz Kurumu 4 yıldır tutuklu. Bağırsak ve kolon kanseri. 31 Ocak tarihinde ameliyat oldu. İnce bağırsağının bir kısmı dışarıda. 9 Mart'ta kemoterapiye başladı ve kemoterapisi devam ediyor. Karantinada yalnız tutuluyor fakat ihtiyaçlarını tek başına gideremiyor. Ailesi herhangi bir sağlık problemi ile karşılaştığında yanında müdahale edecek kimse olmaması sebebiyle tek tutulmasının bir sorun olduğu belirtiyor. Abdulsamet Durak – Türkoğlu 1 Nolu L Tipi Kapalı İnfaz Kurumu Kalp krizi geçirdi. Hastanede anjiyo oldu ve var olan iki stentine ek olarak iki stent daha takıldı. Hastanede kaldığı 3 gün boyunca kelepçeli olarak tedavisi devam etti, psikolojik şiddete maruz kaldı. Hapishanede yeterli bakım sağlanamayacağını düşündüğü için bypass olmadı. Şu an hapishanede karantinada tutuluyor. Koğuşunda kalan bir arkadaşı yanında kalıyor ve bakımını sağlıyor. |
(RT)