Haberin İngilizcesi için tıklayın
Sosyalist Gençlik Derneği (SGD) üyesi Ahmet Urhan’ın sırf bu sebeple “örgüt üyeliği” ile cezalandırılmış olması, Anayasa Mahkemesince “örgütlenme özgürlüğünün ihlali” olarak değerlendirildi.
AYM, yasal bir örgüt olarak kabul edilen SGD’nin mahkemece bir yandan da “terör örgütünün uzantısı” değerlendirilmesini açıklanamaz buldu.
Sadece bir Emniyet Müdürlüğü raporuna dayanarak SGD’nin yasadışı sayılması kararına da mahkemenin hiçbir delil veya gerekçe göstermediği ifade edildi.
AYM, yeniden yargılama yapılmasına hükmetti.
Delil: Emniyet Müdürlüğü “bilgi notu”
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, Hatay’da yaşayan Ahmet Urhan hakkında “MLKP üyesi olmaktan” soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında 21 Eylül 2006’da gözaltına alınan Turhan, dört gün gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakıldı.
Açılan davada “terör örgütüne üye olma” suçundan cezalandırılması talep edildi. Davada 19 Şubat 2008’de karar veren Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi Urhan’ı mahkum etti.
Gerekçeli kararda, dönemin Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP) ve Sosyalist Gençlik Derneği (SGD) faaliyetlerine katılmak suç olarak gösterildi:
“MLKP silahlı terör örgütüne yönelik olarak ülke genelinde yapılan operasyonlarda ele geçen örgütsel dokümanlar irdelendiğinde, örgütün demek, sendika, vakıf, çeşitli gazete ve dergiler aracılığıyla [...] propagandasının yapıldığı; çeşitli faaliyetler yapıldığı, bunların örgütün merkez komitesi tarafından yönetildiği, Hatay'da faaliyet gösteren ESP [Ezilenlerin Sosyalist Platformu] ve SGD'nin [Sosyalist Gençlik Derneği] de MLKP terör örgütünün uzantısı olarak faaliyet yürüttüğü, bu oluşumların 2005, 2006 yllarında 21 Mart Nevruz ve 1 Mayıs işçi bayramı kapsamında etkinlikler yapıp, pankartları astıkları, örgüt ve çatışmalarda ölen örgüt üyeleri lehine sloganlar atıp, cenaze törenleri düzenledikleri ve bu eylemleri SGD ve ESP çatısı altında yaptıkları...”
Bu kanaate delil olarak da Emniyet Genel Müdürlüğünün bilgi notu gösterildi.
Mahkeme: “MLKP’nin alt seksiyonu”
Mahkeme kararında şu ifadeler yer aldı:
“Sanıkların bu oluşumlara gidip geldikleri ve üye oldukları, mitinglerine katılıp, MLKP örgütü ve lehine sloganların atılması, pankart taşınması eylemlerine katıldıkları böylece sanıkların MLKP’nin alt seksiyonu olan SGD ve ESP’nin üyeleri oldukları ve eylemleri ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 2/2 maddesi nazara alındığında sanıkların eylemlerinin sabit olduğu...”
“Yasal örgütün yasal toplantısı suç sayıldı”
Karar Yargıtay 9. Ceza Dairesince de onanarak kesinleşince Urhan AYM’ye bireysel başvuru yaptı.
Başvurusunda, “yasalara uygun olarak kurulmuş ve yasalar çerçevesinde faaliyetlerine devam eden bir örgütle olan ilişkisinin ve yasalara uygun olarak düzenlenmiş bir toplantıya katılmasının terör örgütü üyeliği suçundan mahkûmiyetinde delil olarak kullanıldığını” ifade etti.
AYM’nin bugün yayınlanan gerekçeli kararında, anayasal hak ve özgürlükler kapsamındaki faaliyetlerin “terör örgütünün üyesi olmak suçundan verilen mahkûmiyet kararlarının delili olarak kullanılmasının” temel haklar üzerinde caydırıcı etki yaratacağı ifade edildi:
“Bir kişinin henüz başka bir suç işlemeden yalnızca terör örgütüne üye olması nedeniyle cezalandırılabilmesi için yargılama makamlarının o kişinin terör örgütüyle olan bağlarını ortaya koyması gerekir.”
“Mahkeme kararında delil ve gerekçe yok”
Mahkemenin SGD'nin yasal örgüt olduğunu kabul ederken aynı anda “terör örgütünün uzantısı” nitelemesi yaptığına dikkat çeken AYM, mahkumiyet kararı veren Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin “bir örgütün hangi surette hem yasalar çerçevesinde faaliyette bulunmasının hem de terör örgütünün uzantısı olmasının mümkün olduğu hususunda tatminkâr bir açıklamada bulunmadığını, kararının gerekçesiz olduğunu” ifade etti.
Ayrıca mahkemenin bir emniyet raporuna dayanarak “MLKP’nin SGD adı altında yasal olmayan birçok faaliyette bulunduğunu ifade ettiği” ancak buna dair delillerin ne olduğunu ortaya koymadığı ifade edildi.
AYM “SGD adlı örgütlenme içinde yer almasının, terör örgütü içinde de yer almayı da kabul ettiği iddiasının ikna edici olmadığını” belirtti.
Ahmet Urhan’ın Anayasa’nın 33. maddesinde düzenlenen örgütlenme özgürlüğünün ihlal edildiğine karar veren AYM, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine hükmetti. (AS)