Mülteci Hakları Koordinasyonu, Suriyelilerin geri gönderilmesine ilişkin tutum belgesi yayımladı. Belge, geri gönderme yasağının uygulanmasının önündeki engellerin kaldırılması ve değişikliklerin yasadan çıkartılması talebiyle İçişleri Bakanlığı, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü ve Kamu Denetçiliği Kurumuna gönderildi.
Türkiye’nin taraf olduğu Uluslararası sözleşmeler ve Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’na atıfta bulunulan tutum belgesinde, olağanüstü hal sürecinde çıkartılan 676 sayılı KHK ile getirilen hükümlerinin acil olarak yasadan çıkartılması gerektiği belirtildi.
“Geri göndermeme ilkesi ihlal ediliyor”
676 Sayılı KHK ile Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nda (YUKK) değişikliğe gidildiği, bu değişikliklerle yasanın özü, ruhu ve uluslararası hukukta ‘jus cogens’ kuralı olarak kabul edilen geri göndermeme ilkesinin ihlal edildiği belirtildi.
Değişikliğin idarece; keyfi ve sonuçları ile orantısız şekilde yorumlandığı ifade edilen belgede, sınır dışı ve ardından gönderildiği ülkede savaş, ölüm, işkence, insanlık dışı onur kırıcı ve kötü muamele ile sonuçlanabilecek vakalar yaşandığı vurgulandı.
“Kamu düzeni ve güvenliği” kavramının son derece geniş yorumlandığı belirtilen tutum belgesinde, şöyle denildi: “Adli vakaya konu olmuş olmakla birlikte takipsizlik, beraat gibi kişinin aklanması sürecine varacak durumlarda yabancılar yargılama süreci dahi başlamadan sınır dışı edilmektedir. Geri göndermeme ilkesinin yanı sıra, kişilerin adil yargılanma, kendini savunma ve aklanma hakları da engellenmektedir”
“İşkence varsa koruma altına alınır”
Cenevre Sözleşmesi’nin 33. maddesi ile düzenlenen “Geri göndermeme” ilkesine vurgu yapılan belgede, “Hiçbir taraf devletin, bir mülteciyi, ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir sosyal gruba mensubiyeti veya siyasi fikirleri dolayısıyla hayatı ya da özgürlüğü tehdit altında olacak ülkelerin sınırlarına, her ne şekilde olursa olsun geri göndermez veya iade edemez” denildi.
Bu ilkeyle Türkiye’nin, mülteci ve geçici koruma altındakileri koruduğu, geri gönderileceği ülkesinde; işkence, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye tabi tutulacak tüm yabancıları koruma altına aldığı ifade edildi.
Belgede, son olarak; geri göndermelerin istinasız şekilde durdurulması gerektiği vurgulandı. (RT)