Haberin İngilizcesi için tıklayın
"FETÖ medya yapılanması" davasında tahliye edilldikleri gün gözaltına alınan 13 kişi hakkında "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması bugün başladı.
Duruşmada Cihan Acar'ın savunmasının ardından Abdullah Kılıç ((Habertürktv yayın yönetmeni), Bünyamin Köseli (kapatılan Zaman gazetesi muhabiri), Gökçe Fırat Çulhaoğlu (Türk Solu Gazetesi başyazarı) savunma yaptı.
13 Yazar ve Gazeteci Savunmalarına Başladı
Kılıç: Haberlerim referans alınmalıydı
Kılıç'ın savunmasında öne çıkan ifadeler şöyle:
"Darbeyi lanetledim""15 Temmuz’da peş peşe attığım onlarca sert tweette darbeyi lanetledim. Pek çok meslektaşım gibi sonra pozisyon alırım demedim. Tweetlerimi silmedim, darbecilerin karşısına dikildim. "Sabaha kadar darbecileri lanetleyen 40 tweet attım. Sabah 7’den sonra tweet atmak kolaydı tabi. Halkı darbeye karşı bilgilendirmek için tweetler atan biri, sokaklara çıkan biri darbeci olabilir mi?” "Balyoz'la ilgili yazı dizisi yaptık"“Radikal’de ben haber müdürüyken, Balyoz ile ilgili yazı dizisi yaptık. Balyoz’u Anlama Kılavuzu yayınladık. Dijital verilerin sahte olduğunu yazdık. Bu haberlere erişim yasaklandı ve hala yasak. “Zaman Gazetesi’nde her yıl 2 milyona yakın Basın İlan Kurumu reklamı vardı. Alaattin Kaya Basın İlan Kurumu’ndan bu yolla haksız kazanç elde ediyordu. 25 bin değil 25 gazete basılıyordu. Bu dosyayı Nadir Alparslan'a gittim. Hala Cumhurbaşkanlığı Genel Sereter Yardımcısı. Bunu yazdım ve Zaman’dan kovuldum bu dosya yüzünden. "Her zaman eleştiren haber yaptım"“Tutuklanırken bilr savcı yüzü görmedim. 14 gün Emniyet’te tutulduktan sonra savcılığa çıkarılmadan Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandım. “İddia makamı 11 ay Meydan Gazetesi’nde yazmamı suç unsuru gibi sunmuş. 23 yıllık gazeteciyim. TGC’den üç defa ödül aldım. Gazetecinin nerede yazdığının değil ne yazdığının önemi vardır. “Ben hayatımda bir kişiyi bir kurumu öven haber yapmadım. Yapan arkadaşlarım var, saygı duyarım. Ama ben her zaman uyaran, eleştiren haber yaptım." |
Köseli: Neden tahliye kararıma saygı gösterilmedi?
Köseli'nin savunmasında şu ifadeler öne çıktı:
"Antikacı dükkanı açmak istiyordum"“Benim Silivri’ye girdikten sonra gazetelerde okuduğum bir şey vardı ‘Darbe ne kadar sürede planlanır?' Ben darbeden öncesine baktım. Zaman’a kayyum atandığında işsiz kaldım. Antikacı dükkanı açmak istiyordum. 2016 Mart’ından Temmuz’a kadar antikacı dükkanı açmak için gece gündüz çalıştım. “15 Temmuz günü Adana’dan gelen babamla Avrupa yakasına, şirketimin açılış işlemleri için muhasebecimize gittik. Yani o gün darbe olacak, benim haberim var ama ben dükkan açmak için çırpınıyorum. O yüzden Silivri’deyim. “Birileri seçilmiş hükümete darbe planlarken ben antikacı dükkanı açarak mı bu darbeye katkıda bulunmuş oluyorum? "Kendi kendimi gözaltına aldırmaya çalıştım"“Benim tutukluluğuma devam kararı verirseniz lütfen kaçma şüphesi yazmayın. Gözaltı kararım çıktığında Bakırköy Adliyesi’ne gittim, hakkımda karar var diye polislere sordum. "'Yok, yarın gel' dediler. Ben ısrar edince TEM’i aradılar, sonra TEM geldi. Ben iki saat boyunca kendi kendimi gözaltına aldırmaya çalıştım. "Yayın toplantısına katılmadım"“Zaman’da beş yıl muhabir olarak çalıştım. Biz gazeteden Taksim’e araçla gitmek istediğimizde bile üç yöneticiden izin almamız gerekiyordu. Ben haberi yazar, teslim ederim. Gazetede çıkıp çıkmadığını okuyucuyla beraber görürüm. Bir defa bile yayın toplantısına katılmadım. "Tahliye edecek güçte olduğunuzu biliyorum"“AİHM’e başvurmadım. İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, yani sizin, beni tahliye edecek güçte olduğunuzu düşünüyorum. Adalet gelecekse sizden gelmesini istiyorum. “Neden benim tahliye kararıma saygı gösterilmedi? Cumhuriyet’ten arkadaşlar tahliye edildiler ve sevdiklerine kavuştular. Çok sevindik. Ama biz niye tahliye edilmedik? Biz o gün çok aşağılandık. Biz çıkınca Ege’den Avrupa’ya mı kaçacağız? Benim çıkınca gideceğim tek bir yer var o da ailemin köyü.” |
Çulhaoğlu: Gülen aleyhine 91 yazı yazdım
Çulhaoğlu savunmasında şöyle dedi:
“Zaman’ı, Türk Solu’nu okumadan yazmışlar iddianameyi, bana verseler daha iyi iddianame çıkarırdım. 544 sayı Türk Solu yayınlanmış, Gülen aleyhine 448 sayı yayınlanmış. 91’i benim köşe yazım. Siz sonra 15 yıl boyunca Fetullah Gülen aleyhine 91 yazı yazmış birine ‘FETÖ’nün medya yapılanması’ diyeceksiniz.” |
Ne olmuştu?
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 31 Mart'ta görülen "FETÖ medya yapılanması" davasında Atilla Taş ve Murat Aksoy'un da aralarında bulunduğu 21 kişi tahliye edilmiş, duruşma savcısı 8'inin tahliyesine itiraz etmişti. Tıklayın - Tahliye Edilen Gazeteciler Serbest Kalamadı. Savcının tahliye talebinde bulunduğu ve mahkemenin de tahliye ettiği aralarında Atilla Taş ve Murat Aksoy'un da bulunduğu 13 kişi hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı aynı gün darbe soruşturması kapsamında gözaltı kararı vermiş, bu kişiler de cezaevinden çıktıktan sonra gözaltına alınarak emniyet müdürlüğüne götürülmüştü. Burada sorgulanan şüpheliler çıkarıldıkları sulh ceza hakimliği tarafından tutuklanarak yeniden cezaevine gönderilmişti. 21 kişi hakkında tahliye kararı veren 25. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı İbrahim Lorasdağı, hakimler Barış Cömert ve Necla Yeşilyurt Gülbiçim 3 Nisan 2017'de açığa alınmıştı. Tıklayın - Atilla Taş ve Muammer Aksoy Dahil 13 Kişiyle 2'şer Kez Müebbet İstendi Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan, 13 kişi hakkında 7 Haziran'da "darbe teşebbüsü" iddiasıyla ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle iddianame hazırlamıştı. İddialarİstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan tarafından hazırlanan iddianamede şüpheliler hakkında, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlarından ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. İddianamede, şüphelilerin FETÖ'nün talimatının ardından Bank Asya'da hesap açtıkları veya var olan hesaba yüklü miktarda para yatırdıkları, bazılarının ByLock kullancısı oldukları, bazılarının FETÖ'nün üst düzey isimleri ile telefon irtibatının bulunduğu iddia ediliyor. Ayrıca şüphelilerin 17-25 Aralık sonrası Gülen Cemaati’ne yönelik operasyonlara karşı durdukları ve örgüte destek çıktıkları ileri sürülüyor. |
(EA/BK)